19

7 2 0
                                    

İçeri Parte girdi...

Sessizce uzun süre baktı bana."Hiç bir kere olsun yüzüme bakmadın o zamanlarda."dedi usulca.

Yattığım yerden doğruldum."Üzgünüm Parte.Trio varken seni hiç kategorime almadım.Ama cidden...Üz-"

"Üzülme sakın.Benim gibi birine değmez."

Tek kaşımı kaldırdım."Senin gibi biri?"dedim anlamadığımı belli ede ede.

"Fark ettin mi?Senin zihninde bendim katil.Ama şimdi o sarışından şüphelendin."

Buruk bir kahkaha attım."E bana mesaj geldi.Hâlâ senle mi oyalanayım?"

Bu sefer o buruk bir kahkaha attı."Demek mesajcıya güveniyorsun."

"Evet" dedim imâlı imâlı.

Bir anda koltuğa çöküverdi.Başını geriye yasladı."Niye böyle?"dedi bıkmışçasına.

"Senden şikayetçi olsaydım böyle olmayacaktı."dedim yine imalı imalı.

"Olmayacaktı."

"Şikayetçi olabilirim istesem."

"Olma,olma!Ben Defado'yu isteyerek öldürmedim ki!"

"İsteyerek öldürmedin ha?Niye öldürdün madem?"

Gözünden akan yaşı sildi."Kullanıldım.O yap dedi yaptım.Git dedi gittim."

"O kim?"

"Katil..."dedi ve tuttuğu nefesini verdi."Gitmeliyim Fostaigo.Ait olduğum yere."

"Hey dur!Ait olduğun yer,katil,kullanılmak!İnan zerre bir şey anlamadım.!"

Sakince başa aldı her şeyi.

"Ben katil değilim.Asıl katil o mesajcı.Evet aklından geçiriyorsun sana niye katilim dediği mi.Sen zarar görme diye.O katil senin adına beni tehdit etti.Beni sürekli sana not vermem için,takip etmem için kullandı.Hatta ben o dedi diye Defado'yu öldürdüm.Ama her yaptığımdan pişmanım.Ait olduğum yere gidip cezamı çekeceğim.Kendimi yine kaçtığım yere,beni kaçırana geri bırakacağım."dedi ve gitti.

Arkasından katil kim diye delicesine bağırsamda beni duymadı.

Ve evet...Katil,Parte'yi kaçırmıştı ve onu bir yerde tutuyordu.Ait olduğu yer,o yerdi işte.En dokunanı da sırf bana artık her şeyi anlatmak için ordan kaçmayı bile göze almasıydı.

Ait olduğu iki yer vardı artık.Belki de gidince göçücekti bu dünyadan öldürecekti onu katil.Belki de hâlâ orada kalacaktı.İşte ait olduğu iki yer vardı.Öbür dünya veya tutulduğu yer...

İçeri bir polisin girmesiyle kendime geldim.

Diğer polisin dediği gibi,karakoldan gelmişti ve olaylar karşısında beni sorguya çekecekti.

Polisin nefes almasına bile izin vermeden daldım lafa."Yuse'den şikayetçi değilim."dedim.

Polis ise hiç bozuntuya vermeden "Emin misin?"diye sordu.

"Hiç olmadığım kadar."

"Peki.Ben gideyim o zaman."dedi polis ve çıktı.

Derin bir nefesin ardından bağıra çığıra içeri giren Yuse'yi fark ettim.

Ve de ardında bir genci...

"Bu kim Yuse?"

Yuse arkasına baktı ve genci omuzlarından tutup önüne çekti.
"Bu genci sarışınla beraber hastanenin hemen çıkışında bir şeyler konuşurken gördüm.İkisi ayrılır ayrılmaz bunu tuttuğum gibi getirdim."

Alaycı bir gülüş şekliyle "Bir şey biliyor musun?"diye sordum gence.

"Bir şey mi bilmem gerekiyor?"dedi genç.

"Gerekiyor genç adam.Sarışınla ne konuştun?"

Yuse'nin bu sorusunun ardından hiddetle Yuse'ye döndü genç."Size ne,ne konuştuğumuzdan?"

"Hey!"diye bağırdım."Haddini bil."

Genç diyecek kadar küçük ama yetişkin diyecek kadar da laf sokucu biri olan genç,bir adım ileri çıktı."Bilmezsem?"

Bu sefer de Yuse öne çıktı ve duvara saplı olan bıçağı gösterdi."Sarışının şu bıçağı duvara sapladığı gibi seni duvara saplarım lan!"dedi.

Genç bayağı şaşırarak "O bıçağı Awnluk mu sapladı?"diye sordu.

Yuse ile aynı anda"Awnluk?"dedik.

"Sarışın."dedi genç."Bende Autwon.Oğlan kardeşiyim."

"Anlat yoksa..."diyecektim ki,içeri Awnluk girdi.

"Birileri kardeşimi mi tehdit ediyor?"

Autwon hemen sokuldu ağabeyine."Ağabey,bunlar kafayı yemiş!Seninle konuştum ya ben, o sıra şu geldi ve beni buraya getirdi.Şimdi de bana ne biliyorsun diyorlar!"dedi Yuse'yi parmağıyla göstere göstere.

"Hadi gel Autwon,onlar kötü insanlar değil.Sana zarar vermemişler baksana!"dedi Awnluk,Autwon'un aksine.

Autwon ise hâlâ diretiyordu."Nereye ağabey!Beni tehdit ettiler,gidecek miyiz ağızlarının payını vermeden?"

"Gideceğiz Autwon,gideceğiz.Bizimkilerin ait oldukları yere gideceğiz."dedi Awnluk.Daha sonra kulağına eğildi kardeşinin."Biz onların ağızlarının payını her daim veriyoruz."dedi.

Tabii bunu söylerken fısıldasada biz,ne dediğini duymuştuk.

Awnluk ve Autwon'un ardından Yuse çıktı odadan lavaboya gitmek için.

Az önce de Parte 'ait olduğum yere' dememiş miydi?

Awnluk katildi belkide...

Parte gibi,ablamı,dayımı,Rang'i kaçırmıştı.Onlar kendi elinde olduğu için onlara 'bizimkiler'diyordu belki.

Ve de...Ait oldukları yerde,daha önceden düşündüğüm gibi,onları tutsak ettiği yer olmalıydı.

Titreyen telefon sesimle tekrardan kendime gelirken bildirimi açmak için telefonumu kavradım.

Bir mesaj vardı.Bizim klasik mesajcıdan veya notçudan.

"Yuse,lavaboya gitmişti değil mi?"

İşte!O pis mesajcı,Yuse'yi de kaçırmıştı...

Olaya Tanık Olanlar (BİTTİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin