15

17 3 0
                                    

O not neydi öyle...

Bir an için cümleleri sesli okuyuverdim.Tüm gözler bana dönünce kıyırtmak için "Ah!Yine mi bir şaka?"dedim.

Katil oysa eğer neden kendini açıklama gereği duymuştu?Acaba onu bulabilme ihtimalimi düşünmemiş miydi?

Ya da hayatını daha mı çıkmaza sokmak istiyordu?

Kafamı masaya gömmüş boş gözlerle etrafımı süzüyordum.Belki katili bulurum diye...

Rang'i aramak için dışarı çıktım.

Telefonumu ikinci çalışında açtı:

-Efendim?
-Rang!Bana bir not daha geldi.
-Dur bir dakika.Gece kafeye gittin,noldu?
-Gittim masaya oturdum...Bir adam geldi...Beni takip etmişti ki cüzdanımı verdi...Bir an sonra 'Dayın elimde' dedi bende tabii çığırdım,adam da gitti.
-Yok artık.Nasıl da tüm olaylar birbirine bağlandı.Peki yeni gelen not?
-Yeni notta seni şu an görüyorum.Merhaba ben katil falan yazıyordu.
-Bence katil değil o notu yazan kişi.
-...
-Ya katil olsa neden ben katil diyerek kendini ele versin?
-Doğru ya.O zaman biri benle dalga geçiyor.
-Hemde ne dalga!

Telefonu kapattım.İyi de niye biri bana oyun oynuyordu ki ?

Ben bunları kurgularken telefonuma bir mesaj geldi.

"Ablan da elimde.Ne yapacaksın şimdi?"

Bilinmeyen bir numaradan gelen bu mesaj artık tepemi attırdı.

Rang'e bir mesaj yolladım."Akşam bizde ol.Kesinlikle gel ama."

Cevap yazdı."Bâş üstüne."

Mesai bitiş zamanı gelsede,bizim patron çıkmadan kimse şirketten ayrılamazdı.

O sırada karşımda taksiye binmekte olan patronumu gördüm.

Yine sinirden kızarmıştı."Parte!Yarın şirkete adım atma bak gör ne oluyor?"diye bağırıyordu.

Kimdi bu Parte?

Bende bir taksiye binerek evin yolunu tuttum.

Eve girdiğimde mutfağa girdim."Defado,neler oldu bilemezsin?"

Defado gözlerini kocaman açtı."Noldu efendim?"

Bir çırpıda bana gelen notu,Rang'le olan konuşmamızı ve ardından gelen mesajı anlatıverdim.

O,Ağzı yarı açık yüzüme bakarken bense odama geçtim ve uzandım.

Tabii ki yine Trio'nun günlüğü elimdeydi.

Her gün bir şeyler oluyordu ve ben artık dayanamıyordum.

Saat daha yedi bile olmadan uykuya hazırdım.Ama uyumaya değil.

Uyuyamadım mecburen.

Bir an için düşündümde 5 yıl katili arayıp aramayacağımı kurgulayacağıma,direk olayın peşine düşseymişim belki de şu an katili bulur hapse tıkatırdım.

O sırada Defado koşar adımlarla odama çıktı.

"Efendim,size söylemeyi unuttum.Ablanız gibi,dayınız da bir ara buraya geldi.Daha sonra bir gece,ablanız gibi o da çekip gitti."

Kafamı dizilerdeki ağır biçim sahneleri gibi ona çevirdim."Aklına yeni mi geliyor?"

"Aslında daha önce size söyleyecektim.Fakat dayınız rahatsız olunca gidince falan söyleme gereksimi duymadım."

"Bir saniye dayım kaçırıldı.Ki sana dayım rahatsız yalanını kim uydurdu?"

Bana telefonundan bir bilinmeyen numara gösterdi."Bu numaradan gelen bir mesajla..."

"Aynı.Bana da bu numaradan mesaj geldi!"diye bağırmaya başladım.

Durdum bir ara ve Defado'ya baktım."Sen ne diyecektin?"

"Ablanızda,dayınızda ortadan aynı şekilde ayrıldılar.Birileri bizi..."

Cümlesini bitiremeden kapı çaldı.Kapıyı açmaya inerken kolundan tuttum."Evet.Birileri ya da biri bizi takip ediyor.Baksana evimizi,numaramızı her şeyimizi biliyor lanet olsun!"

Dediğimi başıyla onayladı Defado.Sonra kapıya bakmak için aşağı indi.

Gelen Rang'ti.Defado ile neler konuştuğumuzu anlattım."Bence var ya şuan izleniyoruz biz."dedi Rang.

"Saçmalama.Her yer kilitli.Kim,nereden izleyecek bizi?"

"Ah Fostaigo!Masumca düşünme.Niye şu an izlenmiyor olmayalım ki?"

"Dedim ya işte.Her yer..."

Cümlemi kesen ne Rang ne de Defado'ydu.

Telefonuma gelen öldürücü bir mesajdı.

Mesajda yazanı bir de sesli okudum.

"Rang'i tebrik et benim için.Çünkü haklı o.Üzgünüm izleniyorsunuz!"

Olaya Tanık Olanlar (BİTTİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin