Chanyeol elindeki paketleri arkasına saklayarak Baekhyun'un odasına girdi. Yerdeki küçük masada minik perileriyle çay saati yapan oğlan, odasına birinin girdiğini ayak seslerinden duyarak kapıya dönmüştü.
Hyung'u ona gülümsediğinde sandalyesinden heyecanla kalktı ve yanına koştu.
"HYUNG!"
Chanyeol kendisine gümbürtüyle gelen oğlanın bedenine sarılmasına izin verdi ancak elleri dolu olduğu için ona sarılmadı. Baekhyun kendisinden uzun bedene minik ellerini dolamış, yüzünü onun göğsüne bastırmıştı. Boyu ancak oraya yetiyordu.
"Çay içmek ister misin, Stella'nın fimcanını kullanabilirsin." Yüzünü kaldırarak alttan ona bakarken heyecanla sormuştu.
Chanyeol başıyla onayladığında küçük beden hızla çay saati yaptığı masaya koştu. Zaten sevmediği peri olan Stella'yı fincanın içinden çıkardığında, Chanyeol gülmüştü.
"Perilerin fincanın içinde mi oturuyorlar?"
Baekhyun kendisine soru sorana bakmazken masa örtüsünü ve düzeni bozulmuş bardakları dikkatle düzeltiyordu.
"Çok küçüklerdi ben de fimcanlara oturttum onları. Hem içerisi sıcaktır hyung."
İşini bitirdiğinde başını kaldırıp uzun olana gülümsedi. "İşte, buraya gelebilirsin."
Chanyeol kendisi için gösterilen sandalyeye ilerledi ve elindeki paketleri saklarken oturdu. O sırada Baekhyun perilerinden birinin, fincanın içerisinde ters duruyor olduğunu fark edip güldü.
"Hyung bak içeride balık arıyor." Gülüşünü sürdürdü ve başını tasvip etmezcesine sağa sola sallarken, ters duran periyi düz çevirdi. Ardından işaret parmağını ona doğrultup ciddiyetle açıkladı. "Balıklar çayda yaşamazlar. Onlar su içer."
Chanyeol onun öğretmen tavrına ve hemen ardından gelen açıklamaya gülerek paketlerini masanın üzerine kaldırdı. Baekhyun'un dikkati o tarafa çekildiğinde, Chanyeol de onun için olan pembe tacı çıkarmıştı.
Küçük olanın gözleri bir anda hevesle parladığında, elindeki fincanı dahi unutarak pembe tacı izledi.
Pembe tüylüydü ve kedi kulakları vardı. Üstelik kulakların üzeri ışıltılı taşlarla süslenmişti.
"Benden istemiştin, annemle alışverişe gidince aldım." Chanyeol biraz utanarak tacı ona uzattı. Baekhyun hyungunun gözlerine dahi bakmazken heyecanla adımladı ve kendisine uzatılan tacı dikkatle aldı. Kısa bir an sessizce inceledi. Elindeki şeyi o kadar beğenmişti ki, minik kelime dağarcığında onu tanımlayacak bir şey bulamıyordu.
"Bu tıpkı beni prenses gibi gösterir." dedi. "Ama erkekler prenses olmaz ben senin bebeğin olacağım hyung."
Elindeki tacı özenle başına taktı ve ipeksi saçlarını basit bir hamleyle düzelterek hyunguna baktı. Chanyeol onun tacını takışına hayran kalmıştı. Bir şekilde onu yaparken asil ve güzel duruyordu.
"Güzel oldum değil mi? Stella mı daha güzel ben mi?"
Uzun olan onun güzelliğini heyecanla izliyorken hemen yanıtladı. "Sen tüm perilerden daha güzelsin."
Baekhyun duyduğu şeyi çok beğenmişti ve hyunguna adımladı. Onun yüzünü minik elleriyle kavrayarak, gözleri kısılana kadar güldü. Hemen ardından hyungunun burnuna dikkatle bir öpücük kondurdu.
Chanyeol onun annesinin gelmesinden ürktüğünden yüzünü geriye kaçırdı ve konuyu değiştirmek adına poşetten siyah Batman'li beresini çıkardı.
"Bak kendime de bunu aldım."
Siyah bereyi Baekhyun'a göstermek için başına taktığında, Baekhyun onun çok yakışıklı olduğunu düşünmüştü. Diğerinin ışıl ışıl gözlerine ve güzel kirpiklerine bakıp hevesle tacının tüylerine dokunurken mırıldandı.
"Kocaman gözlerin var tıpkı çikolata gibi renkleri."
Chanyeol gülümsemişti. Baekhyun hızla el çırptı. "Yanağında boşluk var çok güzelsin hyung."
Uzun olan gülümsemeye devam ederken sordu. "Berem nasıl oldu?"
Baekhyun siyah bereyi anlamsız bulduğundan kısa bir süre inceledi. Hemen ardından dolabına koştu ve adımları odada şirin patırtılar oluşturuyorken çekmecesini açtı. En sevdiği pembe bereyi bulduğunda mutluluğunu belli eden bir ses çıkararak onu almıştı.
Chanyeol elindeki pembe bereyle kendisine geleni gördüğünde amacını çoktan anlamıştı. Onun gönlünü pembeye kaptırdığını bildiğinden itiraz etmedi ve küçüğün hevesini alması adına bekledi.
Hyungunun yanına gelen Baekhyun, küçük elleriyle diğerinin beresini çıkartıp, özenle saçlarını düzeltti. Sonra elindeki pembe bereyi ona takmaya çalıştı. Küçüğüne yardım eden Chanyeol, kısa süre sonra pembe bereyle kalmıştı.
Baekhyun geri çekilerek eserine baktı ve el çırparken cıvıldadı. "Tıpkı kocam gibi oldun."
Hemen sonra hyungunu şirin bulduğu için yanaklarını sıkmaya başlamıştı.
