Bu son

3.1K 203 154
                                    

Kapıyı birkaç kez tıklayıp açılmasını beklemeye başladım. Çok geçmeden Magnus kapıyı açmıştı.

Birkaç saniye bana şaşkın gözlerle bakıp sonrasında "Neden buradasın?" Demişti.

"Clary ve Jace..."

"Sevgili oldular biliyorum, Clary bana her şeyi naklen anlatıyor."

"Izzy yeni birisiyle görüşüyor, Underhill de sevgili yaptı."

"Etrafındaki herkes birisini buldu ve sen de yalnız kalınca yanıma mı geldin?"

"Etrafımdaki herkes mutlu, benim aksime."

"Aynen öyle, şimdi gelip seni mutlu etmemi filan bekleme sakın. Gidip başkasının yatağına gir, benden bu kadar Alec."

Kapıyı kapatacağı sıra elimle hızlıca onu engelledim.

"Onun için gelmedim."

"Ne için geldiğini önemsemiyorum Alec. Haklısın tamam mı? Sen cidden risk almaya değmez birisin ve ben de kendimi kandırmaktan sıkıldım. Burada olmanı istemiyorum, zaafımı kullanmanı ve yine kalbimi kırıp çekip gitmeni istemiyorum. Yoruldum ben senin bu tavrından, yo-rul-dum."

Kapıya temas eden elimin titrediğini hissettim. Haklı olması yüzünden cevap bile veremiyordum.

"Şu an o cümleye ihtiyacım var."

"Söylememi engelledin Alec ve şu an söyleyecek bir ruh halinde değilim."

Kapıya yaslı elimi hareket ettirip yavaşça onun yüzüne yerleştirdim.

"Söylediğin anda gideceğim; sadece duymak istiyorum."

Kafasını hayır dercesine salladığında bir anlık boşluğunu fırsat bilip içeriye girdim. Büyü yapmaması için anında iki bileğini tutarken onu yavaşça duvara sabitlemiştim.

"Söyle hadi." Dedim kulağına doğru fısıldayarak.

"Ciddi anlamda sorunların var senin. Dengesiz herifin tekisin. Şimdi rahat ver bana!"

"Söyle ve anında gideyim."

"Tamam bak söylüyorum, seni sevmiyorum Alec. Artık sevmiyorum. Ve inan bana bu dengesiz hallerin devam ettiği sürece kimse seni sevmeyecek ve hayatın boyunca yalnız kalacaksın. Sevgiye açsın biliyorsun, öyle de kalmaya devam edeceksin."

"Doğru söylüyorsun, beni sevmediğin kısım hariç hepsi doğru."

"Tamam şimdi gidebilir misin?"

"Hala cevabımı almadım."

"Alamayacaksın da."

Bileklerini tek elimle tepede birleştirip diğer elimi serbest bıraktım ve bedenimi ona yaslayıp sinirle yüzüne soludum.

"Yalan söylemeye devam edersen iyi şeyler yapmayacağım."

"İstediğini yap." Demesiyle elimi yavaşça pantolon kısmına attım ve kemerini çıkarmaya başladım. Sinirle gözlerime bakarken kemeri zor da olsa çıkarmıştım.

Sonrasında elimi yavaşça pantolonundan içeriye yolladım ve baksırı üstünden onu okşamaya başladım.

Bir şeyler söyleyecek gibi olduğunda ise dudaklarımla onu susturmuştum.

Bunları yapma nedenim sadece o iki kelimeyi duymak değildi, bu sadece işin bahanesiydi.

Onu özlemiştim.

"Alec... kes şunu." Dedi benden zor da olsa dudaklarını uzaklaştırarak. Ama bu sefer de boynuna yönelmiştim.

Sanırım anlık bir olay oldu ve bileklerini turan elim gevşedi. Sonrasında hızlıca beni kendinden uzaklaştırmak için ittirdi.

Good Distraction (Malec)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin