Good Distraction (Malec)

Aşk sarhoşuyuz

Olanların akşamında Jace ile bir şeyler içmeye çıkmıştık ve ikimiz de içkiyi biraz fazla kaçırmıştık.

"Bak nasıldı biliyor musun onunla olmak? Böyle geçen sürede hiçbir şeyi önemsemedim."

"Ben Clary ile niye hiç yatmadım ya? Sen bile Magnus'la yattın."

"Hem de iki kez." Dedim parmaklarımla göstererek ama o an 3 yaptığımı fark edip elimi indirdim.

"Ben de keşke Clary ile iki kez sevişsem. Hatta 3 kere de olabilir..."

"Dudakları çok güzel, onu öperken böyle dudaklarını parçalamak istiyorum."

İçkimin bittiğini fark edip barmenden bir içki daha istedim.

"Siz beyler çok içmediniz mi?"

"Ben hala Jace'in moron bakışlarını görebiliyorum, bence yeterince içmedik."

Barmen bize iki içki daha koyarken Jace eline telefonunu almıştı.

"Napıyorsun?"

"Clary'i arayacağım."

"Oğlum saçmalama, sarhoşsun."

"Ayıkken arayamam zaten." Dediğinde çok mantıklı gelmişti.

"Haklısın, devam et."

Telefonu kulağına götürdü ve birkaç saniye sonra konuşmaya başladı.

"Clary nasılsın? Saatin farkında mıyım? Saat kaç ki?"

"1'e geliyor."

"1'e geliyormuş, daha çok erken."

"Gece yarısı 1" dedim ekleyerek.

"Clary kapamadan önce bir beni dinle. Şimdi ben yanlışlıkla senin üstüne düştüm ya bugün. O an böyle çok şey oldum böyle hormonlar filan uçtu bende. Beynimle düşünemedim çünkü genelde sana yakın olunca böyle... değişik şeyler oluyor bana. Demem o ki, sevişsek çok hoş olmaz mı sence de?"

Al işte gerizekalı...

"Aa , yüzüme kapadı."

"Çok iyi gidiyordun gerizekalı ama son anda batırdın."

"Kızlar açık sözlü erkekleri sever sanıyordum."

"Seninki sapıklık boyutuna ulaşmış. Neyse bence ben de Magnus'u aramalıyım. Benim de ona söylemem gereken şeyler var bence."

Cebimden telefonu çıkarıp rehberden Magnus'u buldum ve arama yaptım.

Birkaç çalış sonra telefon açıldı ve kulağıma bir kadın sesi doldu.

"Alec?"

"Sen kimsin? Magnus'un yanında ne işin var senin?"

"Magnus mu? Alec ne saçmalıyorsun sen?"

"Beni nereden tanıyorsun? Magnus'u ver çabuk, ona iki, üç, beş çift lafım var."

"Alec ben Mary, enstitüden."

"Mary? Senin ne işin var Magnus'la."

"Sanırım bir yanlışlık oldu."

Telefon ekranıma baktığım zaman Magnus yerine Mary'i aradığımı fark etmiştim.

"Mary şimdi şey olmuş, benim elim kaymış ben seni aramışım yanlışlıkla. Bu aramızda kalsa çok memnun olurum."

"Sorun değil, aramızda."

Telefonu kapadığım zaman Jace kahkahalar ile gülüyordu.

"Ben sapığım sen salaksın."

"Dur bak bu sefer düzgün arayacağım." Dedim ve telefondaki Magnus Bane yazısına tıkladım.