Bölüm 3: İlk arkadaşlık

295 61 110
                                    

bu bölüm
@sinemkucukmami
adlı kullanıcıya ithaf edilmiştir :)

=============

Banshee'nin bakış açısından..

==========

Uyandığımda penceremin kenarından sızan güneşin gözlerimi almasıyla uyanmıştım. Her tarafım ağrıyarak kalktığımda, saat 08:00'dı. Okulun başlamasına '10', servisi kaçırmama sadece '8' dakika vardı. Hızlıca kendime gelerek tuvalete gitmiştim teyzemler etrafta koşturmama biraz bozulsalar da pek bişey dememişlerdi, tekrar odama geçip pijamalarımı çıkardığımda her zaman giydiğim kıyafetim gözümün önüne gelmişti. Elim ona gitse de bu sefer sweatshirt giymeyecektim. Dolaptan siyah bir tişört, onun üstüne siyah deri ceket ve altıma gri'ye kaçan renkte bir pantolon. Makyaj masama baktığımda saatin 08:05 olduğunu görmüştüm, tanrım kronostan zaman dersleri almalıyım! Zamanın nasıl geçtiği belli olmuyor! Dudaklarıma pembe rengi rujdan sürmüştüm ve gözlerime siyah eyeliner çekmiştim. Saatime tekrar baktığımda bu sefer 08:08'di yani servis gitmişti

-Hass*ktir!

Küfür savurarak çantamı almıştım ve hızla kapıdan dışarı çıkmıştım teyzemler ne olduğunu anlamadan, ama kapıyı açık bıraktığım için en büyükleri yani jessy teyze arkamdan söylenmişti

-Hadi ama! Bari kapıyı kapat banshee!

Ona cevap vermeden kanatlarımı  heyecanla açmaya yeltendiğimde insan giyeceklerinin banshee kanatlarına dayanamadığını hatırlamıştım. Demir kapıdan son hız çıktığımda okul servisini  önümde görmem bir olmuştu! Masmavi olan gözlerim iyice açıldığında ölüm çığlığı atarak ilerliyordum, etrafımdaki camlar kırılıyordu fakat ben sanki hızlanıyordum. Tüm nefesimle bağırarak ilerlemiştim, sustuğumda okulun yanına gelmiştim. Son hız okula girerken tarih öğretmeniyle karşılaşmıştık, o da giriyordu ben de. Nefes nefese konuşmaya çabalarken bayan luly bana şaşkınlıkla bakıyordu, yüzümde anlamsız bi sırıtış vardı

*M-merhaba..b-bayan luly."

"Enah? Neden bu kadar...ah tabi ya sen derse geç kalmamak için bu kadar koştun. Şimdi daha iyi mi nefesin?"

Ölüm çığlığını hızlanmak için sadece bir kere kullandığımdan aşırı paslanmışım öğretmenim, bu yüzden nefesim aşırı zorlandı ama bunu söyleyemem değil mi? Off!

"Evet evet iyiyim teşekkür ederim! Bu arada biz kaç aldık projeden?"

"Çok detaylı araştırma yapmışsın enah. Tebrik ederim seni, ikiniz de 100 aldınız."

Saf gibi sırıtırken birden öğretmenin yanında olduğum aklıma geldi, ben de ona yer vererek geçmesini sağlamıştım. Sonra da era'nın yanına geçmiştim, bugün için planım çoktu

"Hey era, yüz almışız senin sayende! Gerçekten

"Yüz mü?! B-bu harika!"

O kadar bağırmıştı ki herkes bana bakmıştı ve sonra gülüşmeler araya girmişti bende dahil, ortam sessizleştiğinde era bana gülümseyerek bakıyordu

"Senin adına sevindim."

"Neden?"

"Kapşon yok."

"Evet aslında giyecektim ama vaktim çok az olduğu için bunu giydim." Ona sırıtarak baktığımda öğretmene dönmüştüm, ara sıra iyi çocuk aslında.

aklımda ise başka sorular vardı. Telekinezi sadece bir şeyleri uçurmakla mı sınırlıydı? Era'ya sorsam, muhtemelen "neden soruyorsun?" diyecekti. Bu işi kütüphanede halletmem lazımdı, sadece teyzemlerin verdiği bilgilerle yola çıkmak istemiyordum. Zil çaldığında necronomicon'u yanıma alarak sınıfın kapısından çıkmıştım. Bu düşünceler eşliğinde kütüphaneye vardığımda kahverengi meşe raflarda bazıları tozlu bazıları ise yeni kitaplar olmak üzere ilk önce "T" harfinden başlayan kitaplara göz atmıştım

Lunar Kiss (Negatif Öpücük)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin