Bölüm 13: Cehennem ateşi (ZÖA #4)

136 38 31
                                    

Acıma failine, tetiği bir daha çeker..

--

Elisabeth'den..

---

Gözlerim acı bir baş ağrısıyla ve dilimdeki tarif edilemez kurulukla açıldığında kendimi yatağımda bulmuştum, ama dün..dün ne olmuştu? En son era'yla..şarap içmiştik!

Sonrasında ise utanç dolu anlar sillesiydi. Kendime iyice geldiğimde aklıma şu soru gelmişti..dün gece tam olarak ne oldu da ben buraya geldim? Tamam, en son era'nın üstüne çıkıp hormonlarıma sahip çıkamadığımı biliyorum. Ama beni buraya kim getirdi? Annem mi? Sanmam..yataktan kalktığımda geri oturmam bir olmuştu, fazlasıyla kana susadığımda başım dönmeye başlamıştı. Duvarlardan tutunarak aşağı inmiştim ve mutfağa geçerek su doldurup içmiştim. Fakat geçmemişti, annabell neredeydi?

"Annabell?" Cevap alamayınca tekrar sormuştum biraz korkar bir tonda

"A-annabell? B-beni korkutuyorsun." Telefonumu almaya gittiğimde ani bir çığlıkla yere çökerek başım daha da dönmeye başlamıştı

"Aaah! Noluyor be?! Nerede bu telefon?" Sonunda telefonu bulup annabell'i aramaya kalktığımda onu kendi ellerimle alice'e bıraktığımı hatırlamıştım. Başımın ağrısını umursamayarak kapıyı açmıştım ve karşımda siyah kısa saçlı, gri gözlü, siyah derin dekolteli kısa bir elbise giymiş bir kız görmüştüm. Pekte normal kadınsı olmayan sesiyle sessizliği bozmuştu

"Merhaba."

"Merhaba da...sen kimsin?"

"Senin çok özlediğin biri elisabeth." Adımı söylediğinde bir an afallamıştım

"Adımı nereden biliyorsunuz?"

"Dedim ya, sen beni çok özlüyorsun."

"Başım ağrıyor, odaklanamıyorum kusura bakmayın. Neyi ima ediyorsunuz?"

"Vah sana yazık oldu. Güzelim zekan gitti." Kaşlarımı çatmıştım

"Ne diyorsun sen be?! Ben kızdım mı çok iyi dövüşürüm ona göre!" Diyip bileğime bakmıştım, fakat medusanın kırbacı yoktu. Nasıl olurdu bu ya?!

"Haha! Bir ölüm perisini medusanın kırbacıyla mı yeneceksin yani? Olmayan bir medusanın kırbacıyla? Ahah!" Biraz düşündüğümde banshee ırkının aslında bir ölüm perisi olduğunu hatırlamıştım. Tabii ya! Bu da düşman banshee idi!

"Çekil git! Sen düşman banshee'lerdensin!"

"Ciddi misin? Özlüyorsun diyorum, ölüm perisiyim diyorum daha ne diyeyim be kızım! Ben banshee'yim! Hani senin içinde olup da sonradan era'nın bedenine girmek zorunda kalan banshee!"

"Senin burada ne işin var?! Ayrıca neden era'nın içinde gelmedin?"

"Neden beni içeri almıyorsun? Beraber kız kıza iki lafın belini kırarız he."

Diyerek kıkırdamıştı

"İki lafın belini kırmak mı?"

"Aa, bilirsin işte. Arada sırada türk kadınların da bedenine girmişliğim vardır..bizim dilimizde dedikodu! Hahahah!"

Ona geçmesi için işaret ettiğimde koltuğa oturarak sessizliği bozmuştu

"Eee? Sorularını alayım?"

"Neden başım bu kadar ağrıyor ve dönüyor?"

"Teknik olarak bakarsan dün gece dibe vurdun, teorik olarak bakarsan bu ilk içişin ve çok sert seviştin."

Lunar Kiss (Negatif Öpücük)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin