13

1.7K 126 32
                                    

"Hey, bugün arkadaşlarımla buluşacağım, sende gelmek ister misin?"

"Kimlerle ve nerde?"

"Liseden arkadaşlarımla ve arkadaşımın evinde. Bence gel eğleniriz"

"Peki, sen istiyorsan gelirim finnie"

1 saatin içinde duş aldım ve kıyafetlerimi giymiştim. Gitmeye hazırdık.

***

Eve vardığımızda finn kapıyı çaldı, kapıyı açan kişi sarışın dik saçlı ve çok enerjik birisiydi.

"Selam gençler. Sonunda gelebildiniz. Hadi içeri girin"

Bizi içeriye aldığında salonda oturan 1 erkek ve 1 kız vardı.
Onlarla selamlaştıktan sonra koltuğa oturduk.

Jack:
"Sen lia olmalısın, ben jack. Finn senden çok bahsetti, seninle tanışmak için sabırsızlanıyorduk"

Bunları söyledikten sonra benimde suratım kızarmıştı.

Finn:
"Hı evet. Abartma istersen jack"

Jack:
"Doğru değil mi ama?"

April:
"Bende april. Hayal ettiğimden daha güzelmişsin. Seninle iyi anlaşacağımıza inanıyorum"

Kız çok tatlı birisydi, saçları kumsal rengindeydi ve tamamen düzdü. Oldukca uzun ve zayıf birisiydi.

Lia:
"Bende. Peki böyle oturup beklemeyeceğiz değil mi?"

Luke:
"Kız haklı! Aklıma süper bir fikir geldi! Şişe çevirmece oynayalım"

O an herkes sızlanmaya başlamıştı.
Luke denilen çocuk ise kahverengi saçlıydı ve baya komik birisiydi.

Luke:
"Aklınızda başka fikir varsa siz söyleyin o zaman" diyip surat astı.

April:
"Aslında güzel olabilir. Ben şişe getireyim"

Ayağa kalkıp şişe getirmeye gitti. Geldiğinde tekrar oturdu ve hepimiz daire şeklinde yere oturmuştuk.

Jack:
"Ben başlıyorum!"

Şişeyi eline aldı ve çevirdi.  Jack > finn geldiğinde soruyu sordu.

"D, C ?"

"C"

"O zaman... Amuda kalkarak ve su içerek 'ben ineğim' diyeceksin"

"OHA! Ebesi'nin... Şeyi yani"

"Yapmak zorundasın"

"Of be tamam"

Finn, ayağa kalktı ve duvarın önüne geçti. Elinde bir bardak su vardı. Hepimiz onu seyrediyorduk.

Ellerini yere koydu, tam ayaklarını kaldıracakken tekrar'dan ayağa kalktı ve t-shirt ünü pantolonu'nun içine soktu.

Finn
"Önlemimizi alalım"

Hepimiz kıkırdadık.

Tekrar amuda kalkmaya çalışınca luke ayaklarından tuttu.
Bardağı aldı ve ağzına götürdü. İçtikten sonra yere bir kaç damla su dökülmüştü sonra da 'ben ineğim!" diye bağırdı.

Hepimiz kahkaha atıyorduk. Jack ise bunu videoya çekmişti.

Finn:
"Beynime su kaçtı!"

Bir kaç dakika sonra tekrar'dan yerimize oturduk. Bu sefer de finn çeviriyordu. Finn > april

Finn soruyu sormuştu.

"D, C ?"

"D"

"Peki. Aramız'dan en çok sevdiğin kişi kim?"

"Hepinizi seviyorum ama"

"Ama bir kişi söyleyeceksin"

"O zaman... Jacki seviyorum. Çünkü eğlenceli birisi"

Aprıl ile jack göz göze gelmişti, ikiside kızarmıştı. Birden 'OOO' sesi yüzseldi.

"Ne yaa? Arkadaşca seviyorum tabi ki"

Hepimiz güldük.

Tekrar çevrilince luke > lia

Bana soruyordu.

"D"

"Peki hiç birisiyle öpüştün mü?"

Birden gülümsemem soldu. Benim hiç sevgilim olmadı, dolayısıyla öpüşmedim ama o gece ben finn ile öpüşmüştüm, daha doğrusu dudaklarımız temas etmişti. Belki 'hayır' diyebilirdim, sonuçta kimse ne olduğunu bilmiyordu olanları.

"Hayır, öpüşmedim"

Finne göz ucuyla baktığım da onun da gülümsemesi silinmişti. Olanları hatırlıyor fakat söylemiyordu.

Eve gidince hepsini ona sorucaktım.

I'm not Normal /F. W.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin