0.6

184 7 1
                                    

Gözlerim yuvalarından çıkacak gibi oldu. Ulaşa az daha bir araba çarpıyordu! Araç aniden fren yapmasaydı, Ulaşa çarpmıştı!

"Ulaş!"

Endişeyle bağırdığımda bütün gözler Ulaşa sonra bana dönüyordu. Koşar adımlarla Ulaşın yanına vararak ona sarıldım.

"Sana birşey olucak diye çok korktum." Ona sarıldığımda o da bana sarılmıştı. Ona araba çarpsaydı şuan ne halde olurdum bilemiyorum! Şu kısacık zamanda, ne kadar yer kaplamıştı gönlümde.

Gülüşüyle, bakışıyla, koruyup kollayışıyla, iyi niyetiyle, o güzel gözleriyle...

Sayacağım o kadar özelliği var ki insanı kendine bağlayabileceği nitelikte. Ulaş, sen mükemmel bir adamsın.

"Bölüyorum ama artık yoldan çıksanızda bizde ilerlesek!"

Şuan yolun ortasında durmuş sarılıyorduk, birçok insanda gitmek için sabırla bizi bekliyordu.

"Çok özür dilerim kaptırdım kendimi." Diyerek Ulaşın elinden tutup onu bulunduğumuz yerden uzaklaştırdım.

Boş bir bank bulup oraya oturduğumuzda, başımı Ulaşın omzuna yasladım. Biraz zaman geçtikten sonra omzunun ağrıdığını düşünerek kafamı çektim. Ulaş oturduğu yerden kalkarak beni elimden tutup kaldırdı.

Çimlere oturduğumuzda o dizlerime yattı. Bunun verdiği huzuru başka ne verebilirdi ki?

Ellerimi saçlarına götürdüğümde ne kadar yumuşak olduklarını hissettim. Her teli bana huzur veriyordu. Bir an bile olsa onu kaybetme korkusu gerçekten ürkütücüydü.

"Bakıyorumda ben öleceğim diye aklını yitiyordun."

"Ya Ulaş! Napayım korktum işte, hem benim başıma böyle birşey gelse sen korkmaz mısın?"

"Kızım öyle söyleme."

"Yaa öyle oluyor insan işte."

Uzun süre yine sessizlik hakim olduğunda ben konuşmaya devam ettim.

"Baranla ne zorun var?"

"Ne zorum olacakmış onunla?"

"Arkadaşlığımı kesmemi isteyecek kadar ne yaptı sana? Berkana birşey demiyorsun."

"O herifin sana olan davranışlarını fark etmiyor musun İrem? Besbelli sana aşık!"

"Ne! Bu gerçekten saçma. Baran benim yüz yıllık arkadaşım onun bana dostluktan başka birşey beslediğini düşünmüyorum."

"Sen öyle sanmaya devam et o zaman."

Bir hışımla yanımdan kalktığında tam anlamıyla boşluğa düşmüştüm. Ne güzel huzurlu huzurlu oturuyorduk.

Yerim kalkıp banka tekrar oturduğumda yanıma Baran geldi.

"Yalnız mısın?"

"Sence?"

Yanıma oturduğunda ona nasıl davranacağımı bilmiyordum. Sonuçta Ulaş onun bana aşık olduğunu söylemişti bana pek inandırıcı gelmesede ona olan tavrım normal olarak değişiyordu.

Ben düşünce alemimle cebelleşirken sessizliği bozan kişi Barandı.

"Hiç konuşmuyorsun."

"Öyle mi?"

Baran aniden bana döndüğünde neye uğradığımı şaşırdım. O kadar yakındık ki burunlarımız birbirine değiyordu. Bu beni rahatsız ettiğinden uzaklaşmaya yeltendim, o sırada Baran kolumu sertçe tutup beni durdurdu.

"Ne yapıyorsun Baran!?"

Bana cevap vermeyip aniden dudaklarıma kapandı. Patlayan flaş gözümü alırken ne olduğunu anlayamadım. Baran hızla yanımdan uzaklaştıktan sonra ne hissettiğimi bilmiyordum.

Bütün gün boyunca Baranın bu yaptığını, Ulaşın haklı çıktığını düşündüm. O benim uzun zamandır arkadaşım ve bu yaptığı beni hem şaşırtmış hemde korkutmuştu!

Eve gidip sıcak bir duş aldıktan sonra rahatlamak için yatağıma girdim. Kapı çalınca açmak için zar zor kalktım.

Kapıyı açtığımda karşımda gördüğüm kişi Ulaştı.

"Ulaş!" Aniden ona sarıldığımda bana karşılık vermemişti. Geri çekilerek

"Noluyor?" Diye sordum.

Telefonunu çıkarıp

"Bu ne?" Diye kızgınca bir şekilde sordu. Gösterdiği fotoğrafa baktığımda şaşkına uğramıştım!

Şimdi ne yapacağım?

Karadenizli SevdamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin