jikook zorla evlilik

19 (m)

jimin

jungkook, arkadaşının geliceğini söyleyince anlayışla karşılamıştım. nedeni jungkook bana sürekli sex teklif ediyor en azından 2 gün rahat olabilcem.

şimdiden rahatladım ama şuan yapabiliriz değil mi? (evet arkadaşlar saf kalpli jimin hayatını kaybediyor) kocamın yanına oturdum ve öpmeye başladım çok şaşırmıştı.. sonra karşıılık vermeye başladı. ilk o hızlıca ayrıldı:

'kocacım bu bir sex teklifi mi?'

'evet kocacım' der demez kucağına aldı ve odamıza götürdü üstünü çıkardı ve benimkini çıkarmaya başladı. sadece alt pijamalarımız kalmıştı. benimkini ardından kendikini çkardı. bokserlarımızla kalmıştık. beni yatağa yatırdı ve bokserımı çıkardı penisimi ağzına alıp yalamaya başladı. bana parmaklarını uzatmadan önce kendi bokserını çıkardı

'parmaklarımı yala' dediğinde parmaklarını ağzıma alıp yalamaya başladım. elini çekti ve deliğime yolladı 

'aghkk j-jungkook ç-çok a-a-acıyor!'

'bebeğim alıştın sanmıştım'

'en son bir hafta önce birlikte olduk verdiği acıyı unutmuşum'

'aşkım istersen yarıda bırakabilirim'

'h-hayır parmağını çıkar ve kendin g-gir içime seni hissetmeyi özledim'

'peki o zaman acırsa parmağımı ısırırsın' dedi ve parmaklarını ağzıma soktu. böylece ikimizinde canı acıyacaktı. parmaklarını çekip birden içime girdi.

'ağğkkkkk jonkook ozgonom oşkom pormoğon kopmoş olobolor'   *jungkook üzgünüm aşkım parmağın kopmuş olabilir*

'o-olsun bebeğim senin acının yanında hiçbir şey' dedi.. ona güldüm. çünkü herşeyden önce beni düşünüyordu... parmaklarını ağzımdan çekti ve belime getirdi

'j-jungkook aşkım hareket e-et'

'tamam'  dedi ve hareket etmeye başladı. sonra ben kalçalarımı kaldırınca daha da hızlandı. sonra ikimizde boşalınca yan yana uzandık. uyuyakaldık.

 kalktığımda daha doğrusu kalkmaya çalıştığımda, telefonuma uzanıp saate baktım. saat akşam 8 di.. sonra büyük hırs yapıp kalktım. aşağıya inip ilk açık kalan televizyonu kapattım odamızdakinden izleyebilirdim. sonra mutfağa gidip kendime ve jungkook'a sandiviç hazırladım. yanına portakal suyu döküp tepsiye yerleştirdim. tepsiyi alıp merdivenlere yöneldim. odaya girip elimdeki tepsiyi sehpaya bıraktım jungkook'u uyandırmak için büyük çaba sarf etmiştim.. sonunda uyandı

'bebeğim?'

'koacım kalk birşeyler hazırladım' dedim ve yatakta oturur pozisyona getirmeye çalıştım. tepsiyi alıp yanına oturdum ve sandviçin bir tanesini ona diğerini kendi elime aldım. ben yemeye başladım oda elinde yemeğiyle bana bakıyordu. 

'canın yemek istemiyorsa başka birşy hazırlayabilirim bitanem'

'hayır çok açım'

'e neden yemiyorsun aşkım?'

'jimin...'

'efendim?'

'sen yedirir misin?' (ciddi birşey sandınız değil mi?)

'ooh benim koca bebeğim yemeğini yiyemiyor mu?'

'yiyemiyoyum'

'oyy ben bebişimi aç bırakır mıyım hiç?'

'bıyakıy mışın?'

'bıyakmam tabiki. gey buyaya koca bebek'

'yeey' dedi bende elindeki sandviçi alıp yavaşça ağzına soktum. ısırıp çiğnemeye başlayınca portaka suyunu alıp ağzına götürdüm. koca bebek hiçbir şeye hayır demiyor.. onuda içti. tekrr tekrar aynısını yapıyordum. o çğnerken ben aada kendi sandiviçimi yiyordum.. sonunda bitirdi. ben tepsiyi ve çöpleri mutfağa götürmeye kalkacakken popomu unutup kalkmaya çalıştım.

'aggk'

'jimin ne oldu?!'

'ahh koca bebek senin yüzünden popişim acıyor' elimi yüzüne götürdüm ve yanağına küçük bir öpücük kondurup geri çekildim. kolumdan tutup kaldırdı. sonra elimi tutup peşimden gelmeye başladı. 

'jimin'

'efendim?'

'sen nasıl bana katlanabiliyorsun?'

'kocacım, çünkü sana o kadar aşığım ki dediğin hiçbir şeye hayır diyemiyorum' 

elimi saçlarında gezdirdim. sonra bana birden sarıldı. o kadar sıkı sarılıyordu ki içim dışıma çıkıcak sandım..

'j-jungkook ç-çok sıkı sarılı- aşkım sen neden ağlıyorsun?!'

'seni çok seviyorum jimin sakın beni bırakma seninle bir bütün olmuşken kaybedersem ölürüm jimin'

'auğğ sakın ağlama sen ağlarsan ben çok üzülürüm ama.. hem nereden çıktı bu?'

'ne biliyim sen benim için tüm bu acılara ve ağrılara katlanıyorsun ve ben üzülmiyim diye tüm bunlara rağmen gülüyorsun. evlediğimizden beri çok.. çok değiştin'

'ne gibi?'

'eskiden daha sert tin şimdi ise yumuşacık bir kalbin var sevgilim'

'çünkü sana aşığım bu kelime yetmez mi?'

'artar bile..'

'ne güzel'

'kocacım~~'

'efendim?'

'çok yorgun musun?'

'uyuduğum için yorgunluğum gitti.. neden sordun ki?'

'ben.. senin çektiğin acıyı merak etmek istiyorum. benim sana olduğum gibi sana ait olmak istiyorum'

'bunun sonucu nereye varıyor jungkook?'

'bebeğim bir akşamlık seme sen olur musun?'

'ama sen dehe güzel seme oluyorsun'

'yaa bu sefer senin için acı olmuyacak gerçekten sadece biraz sıkışma hissi olucak'

'pekala'

'hadi odamıza çıkalım'

odamıza çıktık ve üstümüzü yeniden çıkardık sadece bokserlerımız vardı. yatağa çıktık bacaklarını açtı. çok şirindi

'jungkook seni bokserınla beceremem' dedim ve güldüm sonra bokserını çıkarp fırlattı bende çıkardım sonra jungkook'un penisini elime aldım. gerçekten çok büyüktü. bu penis benim içime giriyorsa ben hayli hayli girerim içine. ağzıma almaya çalıştım. bir kısmını aldım kalan yerleri yalayarak yetindim. jungkook çok rahat gözüküyordu. biraz sonra görücektim onu ben...

parmağımı ağzına yolladım. iyice yaladığını görünce elimi oradan çekip jungkook'un küçük deliğine soktum. şimdi başlıyorduk

'ağğğğğğğğğğğ j-jimin bu kadar yeter bebeğim tamam elini çek kendin gir çabucak!'

'pekala'

sanırım kendim girdiğim zaman daha çok acıycağını tahmin etmiyordu.. kafamı salladım ve penisimi kaldırıp deliğe birazını soktum 

'ooooğğhaa bbbbu çok acıtıyor'

'sakin ol aşkım daha yarısı bile giimedi'

'ç-ç-çabuk ol'

hızlıca hepsini deliğine ittim

'ağğğğ ç-ok acıtıyor jimin h-h-hareket e-et' hareket etmeye başladım ve sanırım orayı bulmuştum

'j-j-jimin o-orası bebeğim oraya doğru hareket et ahhmm' dedi bende oraya doğru vuruş yaptım birkaç vuruş sonra boşaldık ve saçlarını öpüp ona sarıldım nefes nefese kalmıştı ve gerçekten çok terlemişti... o akşam çok yoruluk ve birbirimize sarılıp uyuduk. sanırım ben bu seks işini sevmeye başladım. ne kadar canım yansada altta olmak daha güzeldi. bunan sonra jungkook'a rahat yok.. üzgünüm kocacım...