Insan hayattaki en büyük bedeli yaşarken öder,bunu açıkça biliyoruz.Ama sunu unutuyoruz her zamanki gibi kalbi ..Ağzımızdan çıkan sözler bize kırıcı gelmez bazen biliriz ,ama kimisi de var ki vicdanınin sesini dinlemiyor bazıları ise dinlemediği için pişmanlık duyar.
Bu sabah ki güneş her zamankinden farkliydi havanın derecesi 30°olsada insanı bezdirmiyordu elimi yüzümü yıkamak için lavaboya gittim o gozlerimin altındaki kararmalar dün gibi duruyordu eskisi gibi bakamıyordum baktigimda ise kendimi yabanciliyordum.Dusunceli bir şekilde hazırlanıp kahvaltıya indim ,küçük kız kardesim sofrayı hazirliyordu onu bu halde görmek bazen beni üzüyor bazende gözlerimden yas getirtecek duruma sokuyordu.
+Günaydın finduk
-Günaydın balim bir daha kendi kendine mutfağa girme oldu mu beni bekle beraber hazırlayalım diyerek oturdum sofraya .
O bana annemi hatırlatıyordu kokusu her şeyi 12 yaşındaydı ama sanki annem yanımdaymış gibi hissettiriyordu.Ikındı vaktiydi ,evrak yetistiricegim diye zamanın nasıl geçtiğini fark edememistim midem zil çalıyordu,Gözdeyle beraber sahilde ki köfteciye gittik.Dönüşte Ferhat ile karşı karşıya gelince gözlerim dolmak üzereydi hazmedemiyordum bana yaptıkların,sağ elimle gömleğimi sımsıkı sıkarak ordan hızla geçtik;
+Sakin ol lütfen ..o yobaz biri bunu sende biliyorsun.
-BIliyorum.O beni hak etmedi ama ben onun yaptıklarını hakk ettim gibi davranıyor gömlek degistiri r gibi ..neyse neyse umursamıyorum ama bi yandan ona çok teşekkür ederken bir tarafım da onla olanları yasadiklarimi hatırladıkca midem bulanıyor bazende istiğraf ediyorum .Sen de ki bu merhametin ve saflık yüzünden nelerle karşılaştığını az çok biliyorum gerisi ni duymak bana da ağır gelir dayan geçici şimdi o guluyorke n sen günahlarının kefaretini oduyorsun unutma allah sana hak ettigin mutluluğun iki katını vericek ..***
--gece 02.28 geçiyordu kardeşimin uyumasını beklerken ne cabuk geçmişti zaman ,kendi kendime düşüncelerle mücadele ediyordum geceleri.Hizli bir şekilde odamin penceresinin önüne oturdum hava bozulacak gibiydi ,hava da bulut yoktu ama fırtına şehirdeki o ağaçlardaki yaprakları savuruyordu.Gozlerimi kapattım kisa süreliğine ,faydası olmayan çıkışı belli olan bir turlu cikmayi beceremeyen bir yerdeydim .Telefonuma bildirim gelmiisti ;"kapıyı aç :Hattun ".
10 15 dk sessizce gökyüzünü izledik;
+Bana bakmayı kes ,ne yüzle geldiğini anlamıyorum beni mi merak ettin yoksa -
-"Ben sadece seni sevsemde senden uzak kalmam gerektiğini düşünüyorum "dedi gözlerimin içine bakarak ..
Benden uzak dur hayatımı mahvettigin yetmemis gibi gecenin 3 u buray a gelmişsin git burdan kapıyı açtım çünkü allah'ın misafirisin;
+Şul-
-Kes ve burdan git sessizliğim i bozmak istemiyorum.
Peki gidiyorum dedi sessizce,ben sana neden karşı koyamıyordum ki onca yaptıklarından sonra diye içten ıçe..SEVMEK VE ASKI KARISTIRDINIZ .Kimisi nefsi için uğraştı kimisi ise sevmeyi aşk sandı.Siz aşkı kolay unutuyorsanız o aşk değil sevgi.
Artı yüklü bulut ile eksi yuklu bulutun sonu gibidir aşk.