18. bölüm : ''Beklenmedik Hareketler Bunlar''

626 39 5
                                    

Bölüm şarkısı ; Alex Band - Only One

İnsanı yaralayan tek şey gerçektir.

 

Aslı’nın bu sözleri karşısında şok olmuştum. Sinirden ağlayacaktım resmen. Ama hayır, o sürtüğe ezik gibi görünmek istemiyordum. “Bir dakika bir dakika ya, ne geçen gecesi? Ne diyorsun sen?” dedim kızın üzerine doğru yürüyerek. Kevaşe, okuldayken attığında bütün okulun inlediği kahkahasını attı. Ardından bana doğru yaklaştı. Aramızda çok az bir mesafe kalmıştı. Yani şimdi buradan kafayı gömsem, kız salon penceresinden çıkıp parende atarak doğaya karışırdı. O derece. İyice yaklaştıktan sonra, “Güzelim sen Kaan’ın götünde değilken o benim götümdeydi.” dedi. Bir kız bunu nasıl söyleyebiliyordu? Hayır yani, her ne kadar tescilli orospu olsa da bu sözleri kendisine nasıl yakıştırabilirdi ki bir kız? Gerçi Aslı’nın olmayan namusu umurunda değildi. Bu sözleri kalbimi acıtmıştı. Yani benim yokluğumda Kaan, bu şıllıkla gönül eğlendirmişti ha? Hem de birlikteyken sık sık bu kızdan nefret ettiğini dile getiren Kaan?! O sinirle gözüm dönmüştü. Gözlerimin içine alayla bakan Aslı’ın boya küpü suratına okkalı bir tokat geçirdim. Neye uğradığını şaşıran kız, yere yığılmıştı. Yanağını tutarak ağlamaya başladı. Kaan beni geri çekmeye çalışıyordu, ona öyle bir baktım ki kollarımı bıraktı, geri çekildi ve çaresizce izlemeye başladı. Yere düşen Aslı’nın yanına yaklaştım ve eğildim, “Az önce ki buraya geldiğin içindi,” dedim en alaycı sırıtışımı göndererek. Kollarını sıkıyordum, adeta acıyla ciyaklıyordu. Kollarını hızla bıraktığımda aya kalktı ve ben ona bir tokat daha atmaya hazırlanırken o bana bir tane attı. İnanamıyordum. Bu kız bana tokat mı atmıştı şimdi? Ama neyse ki benimki kadar sert değildi. Yere bile düşmemiştim. Hafifçe sarsıldıktan sonra kaçmaya hazırlanan Aslı’nın kolundan kavradım ve bileğini çevirerek sırtına getirdim. Acıyla kıvrandı. “Oyun daha bitmedi cici kız.” diyerek kahkaha attım. Ağzı mühürlenmiş gibiydi. Hiç bir şey demiyordu. En sonunda “Kaan’ı benimle hayal etmek çok mu koydu bebeğim?” dedi. Bir kahkaha attı. Şimdi karşı karşıyaydık. Tam o bir hamle yapacakken, bir tane daha tokat attım ve bu sefer baya sert düşmüştü. Az öncekinden daha sert bir tokattı. Kendime inanamıyordum! Hayatında kimseye ciddi anlamda el kaldırmamış ben, nasıl bunları yapabiliyordum?! Yerde kıvranan Aslı’nın yanına gittim ve elimi uzattım. Bu kız sürtüklüğünün oranı kadar da aptaldı! Elimi tutup onu kaldıracağımı sandı. Ki öyle yaptım. Elini tutup onu kaldırdım ve “Bu Kaan’ı ayarttığın içindi, ve şimdi suratına inecek olan da tam bir orospu olduğun için!” diye bağırdım ve çekilmesine fırsat vermeden yüzüne bir tane yumruk geçirdim. Tokat değil bakın, y u m r u k! Kız “Ah!” diye bağırıp yere düştü. Yüzünü çevirdiğinde ağzından ve burnundan kan geldiğini gördüm. Kaan bunu farkedince beni geri çekmeye çalıştı, “Mira lütfen sakin ol öldüreceksin kızı!” Öldüreceğim demek ha? Bana karşı onu savunuyorsun demek? Bekle daha bitmedi! Yerde suratı kan içinde iki seksen uzanan Aslı’ya bir tekme geçirdim. Tam baldırına! Kız yine acıyla inledi, “Bu da ukala olduğun içindi.” diyerek sırıttım. Beni çekmeye çalışan güçlü kollar hissettim arkamda. Kaan’a bağırdım; “Bırak beni yoksa daha kötü şeyler yaparım!” Mecburen bırakmıştı yoksa bu sinirle neler yapacağımı ben bile bilemiyordum! Kaşla göz arasında ayağa kalkmış bana doğru gelen Aslı’ya bir yumruk daha geçirdim ve kulağına doğru eğilerek, “Bu da okuldaki bütün kızların sevgililerini ayartan bir rütbeli orospu olduğun içindi!” diye fısıldadım. Bana ters ters baktı, kapıya doğru koşarken “Bunların hesabını ödeyeceksin Mira Özden!” diye bağırdı ve çıkıp gitti. Onun gitmesiyle, bende kapıya yöneldim. Hayır hayır, kızın peşinden koşup onu dövmeye devam etmeyecektim. Sadece Kaan’ın evinde daha fazla durmak istemiyordum. Duramazdım. Çantamı alıp hızla kapıya ilerledim, Kaan arkamdan koştu ve kolumu tuttu. Güçlü kolları bu sefer beni durdurmaya yetmişti. Önce kapı kapandı ve ardından Kaan’ın öfke ve acı dolu sesi duyuldu.  “Gidemezsin!”

Kaan beni kucağına alıp salona getirip koltuğa atmıştı. Bir dakika ya , onun buna ne hakkı vardı şimdi! Sinirle bağırdım, “Beni burada tutmaya hakkın yok!” diye bağırdım. Ama kaan elleriyle ağzımı kapattı ve daha önce hiç duymadığım ses tonuyla konuştu. “Kes sesini ve beni dinle.”

Konuşmama fırsat vermeden anlatmaya başladı. “Aslı, senle ayrıldıktan sonra bana taktı. Yani ben ona takmadım. O bana taktı. Sürekli mesajlar atıyor, yoluma çıkıyor hatta evime bile geliyordu. Ayrıca herkese de çıktığımızı falan söylüyordu. Yani bildiğin psikopat amk! Benim onunla hiçbir alakam olmadı, olamazda! Bunu nasıl düşünebilirsin Mira? O kızla yatacağıma Simge’yle oynaşırım daha iyi!” diye bağırdı. Simge, okulun en geri zekalı kızıydı. Millet hakkında dedikodu yapar, aptal aptal şeyler ortaya atardı. Ayrıca çok da çirkindi. Her ne kadar Aslı’yla birlikte olmamış olabileceğine sevinsem de, bu sözleri yine de beni sinirlendirmiş ve kalbimi acıtmıştı. Suratına bir tokat geçirdim. Ne yaptığımı bende bilmiyordum. Şuan gözüm dönmüştü. Bana, bana asla bir kızla yatma fikrinden bahsedemezdi! Bu kişi Simge bile olsa! BAH SE DE MEZ Dİ ! Yanağını tutarak başını yana eğdi, bana kötü bir söz söyleyeceğini düşünürken o tam aksine bir harekette bulundu. Beni kendine doğru çekti ve dudaklarıma yapıştı. Öpücüğüne karşılık vermiyordum, ama kafamı sıkıca tutup dudaklarımı dudaklarına bastırdığından geri de çekilemiyordum. Yaklaşık 4 dakika sonra kafamı bıraktı ve bana iyice yakınlaşarak gözlerimin içine baktı. “Eğer bir gün biriyle ilişkiye girersem, bu sen olacaksın ve o zaman evlenmiş olacağız.”

Medya ; Aslı.

Not : Değerli okuyucularım lütfen okuyan herkes yorum yapmasa bile tek bir tuşla vote butonuna bassınlar. Oylar çok önemli, okuyan herkes bir kerecik bassa elinize yapışmaz ya? .s Her neyse, yorumlarınızı da bekliyorum lütfen. ^^ Fikir,yorum,eleştiri her şeye açığım. :*

Bütün Kızlar Toplandık!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin