Kuzey Vurgunu [texting]

4.6

Dört Ay Önce:

Elindeki viski bardağını sallayarak içindeki kehribar rengindeki sıvının hareketlerini takip ediyordu. Mavi gözleri kanlanmış, sarı saçları darmadağın olmuştu. Omuzları çökmüş, öylece elindeki bardağı inceliyordu.

Yanına gelip oturan kadının suratına bile bakmamış, kadının söylediklerine cevap bile vermemişti.

Sadece kalp ağrısını düşünüyordu. Bunu hak ediyor muydu, tartışılırdı. Ona göre yanlıştı, yanlış olan şey aşk değildi. Bunun kendisine koşulsu şartsız güvenen kıza karşı olmasıydı.

Senelerdir ne yapacağını bilmiyordu. En yakın arkadaşı gibi davranmak kolay değildi. Kız kendisine yaklaştığında hızlanan kalp ritmini nasıl düzene sokacağını hiçbir zaman öğrenememişti mesela, kızın bunu duymaması için çok uğraşmıştı.

Bardağın dibindeki sıvıyı kafasına dikerek bardağı barmene uzattı. Barmen kaşlarını çattı. "Abi, sen çok içmedin mi?"

"Parasıyla değil mi?" diyerek cüzdanından bir yüzlük çıkarttı ve barmenin önüne koydu. "Doldur sen."

"Bak, cidden-"

"Bir şey olmaz bana," diyerek omuz silkti. "Doldur sen."

Barmen bardağa içki doldurarak sarışın adamın önüne ittiğinde sarışım adam bardağı kafasına dikmiş ardından barmene tekrar doldurması için işaret yapmıştı.

Yanına oturan, yirmilerinin ortalarında gibi duran adam koyu kahverengi saçlarını karıştırdı ve barmene döndü. "Bana konyak doldursana."

Barmen konyağı adamın önüne bıraktığında adam yan tarafında oturan sarışın adama dönmüştü.

"Ne oldu?" diyerek içkisinden ufak bir yudum aldı. "Ne derdin var?"

Sarışın adam kafasını çevirerek adama kısaca baktı. Ardından barmene bitirdiği bardağı tekrar doldurmasını işaret etmişti. Barmen bardağı doldurduğunda esmer adam yineledi.
"Ne derdin var da bu haldesin?" Durdu, kaşlarını çattı. "Tahmin edeyim, aşk olayları. Ne oldu, sevgilin seni aldattı mı?" Alayla güldü. "Seni aldatan birisi için burada kahroluyorsun yani?"

"Aldatma falan yok," diyerek içkisini kafasına dikti. "Sevgili de yok."

"Ayrıldığınız için mi böyle söylüyorsun?"

"O, hiçbir zaman benim sevgilim olmadı."

"Durum daha kötüymüş," diyerek güldü. "Platonik yani. Neden? Yakışıklısın da. Hayırdır, sarışın mı sevmiyormuş?"

"Siktir olup gitsene."

"Pekâlâ, asabi," diyerek konyağından bir yudum daha aldı. "Sadece sana bir şey söylemeye geldim. Üç dakikalığına bile olsa kafanı dağıtabilirsin, biliyorsun, değil mi?"

Sarışın adam gözlerini önündeki bardaktan alarak esmer adama çevirdi. Herhangi bir şey söylememişti.

Esmer adam konyağın parasını bırakarak oturduğu tabureden kalktı ve barmene başıyla selam vererek bardan ayrıldı. Arabasına bineceği sırada "Tamam," diye bağıran bir ses duyduğunda sırıttı. "Sikeyim, tamam."

•

Kuzey Aksoy;

Gözlerimi yanımda oturan Vera'ya çevirerek derin bir nefes aldım. Bizimkilere sevgili olduğumuzu söyleyecektik ama nasıl söyleyeceğimiz hakkında hiçbir fikrimiz yoktu.

Bana kalsa direk söylerdim fakat Bahadır'ın çenesinden korkuyorduk.

"Ne?" dedi, elindeki buzlu kahveden bir yudum alan Bahadır. "Bu sessizlik ne?"