"Olmaz dedim, Nazlı, yah! Çok kısa bu, Yavuz keser beni!" (Bahar)
"Kızım, doğum günü yahu! Bir şey olmayacak, sonuçta 18 yaşına geliyorsun, özgür birisin artık!" (Nazlı)
"İstemiyorum, Nazlı, anla ya!" (Bahar)
"Ay, Nazlı, boş ver, kocasının hormonları başına çıkacak diye korkuyor, anla!" (Eylem)
Su'yla Ailin Eylem'in dediğine kıs kıs gülerken, Bahar gözlerini pörtletti. Nazlı iki saattir bir bordo elbiseyi giydirmiyordu Bahar'a.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"E-Eylem! Saçmalama!" (Bahar)
"E, o zaman ne, Bahar? Giysene şu elbiseyi ne güzel işte." (Su)
"İstemiyorum, istemiyorum." (Bahar)
"Kızım, bir şey olmaz ya! Zaten göreceğini görmüştür çoktan, şimdi giy bunu." (Eylem)
Bahar dudaklarını ısırdı: "Şey... Biz hala birlikte olmadık."
"Oha! Çüş...",- dedi Nazlı gözlerini irice açarak.
"Bahar? Bir problem yok, değil mi?" (Ailin)
"Yo-yok. Bilmiyorum... İleri gitmedik, herhalde küçük olduğumu düşünüyor..." (Bahar)
"Yavuz abi var ya, şu Hande gittikten sonra hayatını Masal için yaşadı, bir kere bile kızını bırakıp gece geçirmedi. Vücudunun heveslerine bakmadı be adam, başkalar gibi "erkeğiz sonuşta" demedi, bahane aramadı. Adamın dibi be o. Şimdi de sevdiği kadına, nikahlı karısına dokunmuyor, küçük diye, Valla, pes." (Nazlı)
"Abartma, Nazlı! İnsan sevdiğine dokunmak dahil bakmaya bile kıyamıyor." (Su)
"Ay, sen çok mu aşıksın bizim Feyzominator'a?" (Eylem)
"Eylem abla!" (Su)
"İyi, tamam, boş verin! Bahar, giy şu elbiseyi, Valla bu gece sizin!",- dedi Nazlı göz kırparak.
"Saçmalama, Nazlı! Bi de ben Yavuz'dan korktuğumdan giymiyorum değil ya... Evet, Yavuz kısa giyme dedi, yasakları, kuralları var... Ama onu dinlemeye de bilirim... Sadece... Sadece 17 yıl boyunca bana kimse hiç bir şey öğretmedi, Nazlı. Bak bu kötü adam, bu iyi kişi, bu iş kötü, bu iş kötü demedi. Kışın ayazında "kalın giyin, üşütüceksin" demedi. Yazın sıcağında üzerine krem sür demedi. Yıkanmak için suyu böyle ayarla demedi. Yemek böyle yapılıyor diye öğretmedi. Su, ateş, gaz çok tehlikeli şeyler demedi. Gecenin bir saatinde dışarı çıkma demedi. Yalnız yürüme demedi. Derslerine odaklan demedi. Kimse destek vermedi, kimse bana bu hayatı öğretmedi, kimse beni düşünmedi, Nazlı... Şimdi... Şimdi ise beni düşünen, beni merak eden, benim için korkan, bana bir şeyler öğreten, en önemlisi beni seven birisi var. Bende bu duyguyu tatmak istiyorum. Birinin öğretmesi, yasaklaması nasıl oluyormuş... O yüzden Yavuz'u ikiletmek istemiyorum... Onu dinlemek ve sevmek istiyorum." (Bahar)
