Eve doğru yürürken, Yoongi caddenin aşağısına doğru azalan sesleri duydu. İnce uzun sokak lambasının altındaki Jimin ve tuhaf orta yaşlı bir adam gözüne ilişti, görünüşe göre tartışıyorlardı."Bana dokunma!" Jimin'in çığlığının yankısını duydu.
Birkaç adım daha atıp yine de uzakta dururken, Yoongi gölgelerin arasında sessizce dikildi. Ortaya çıkıp bölmek uygun görünmüyordu, bu yüzden gizli alanında kalmaya devam etti. Bekledi. Dinledi.
Konuşma, rahatsız edici bir yöne doğru gitti ve yeterli bilgisi olmadan bile, Yoongi durumu açıkça anladı.
Tüyleri ister istemez diken diken oldu ama müdahale etmek için hareket etmedi. Jimin kendini iyi savunuyordu, ve onu tanıdığı yüz yıllar sonrasında, Yoongi Jimin'in geri çekilmeyeceğini biliyordu. O yüzden bekledi.
Jimin eve girdiği an, Yoongi duvarın yanından hızla ayrıldı ve hızlı adımlar ile hala Jimin'in arkasından bakan adamı kolundan yakalayarak en yakın sokağa sürükledi.
"Bu da n-sen de kims—"
"Kapa çeneni." Yoongi adamı ıslak duvara çarptı, bir eliyle de ağzını sıkı-sıkı kapatmıştı.
Yaşlı adam, sırtı sert ve kaba zemine çarptığında inledi.
"Dikkatli dinle. Jimin şimdi benimle." Yoongi homurdandı, nefesi sis gibi ortaya çıktı ve diğerinin yüzünün cephesine yayıldı. "Onu bir daha aramayacaksın. Beni duyuyor musun? Seni üç millik bir yarıçap içinde yakalarsam, hayatının geri kalanını parmaklıkların arkasında geçirdiğinden emin olurum. İnan bana, 50 yılı aşkın hukuk tecrübem var."
"—saçmalık!" Adam, yüzünü Yoongi'nin elinden zorlu bir şekilde kurtardıktan sonra tükürdü. "En fazla yirmilerinin ortasındasın. Senin gibi bir karidesin bana ne yapmamı söylemesine izin vermeyeceğim."
"Ah hah, bunu kendi kendine söylemeye devam et karides." Yoongi kıs kıs güldü.
"Saygısızlık ediyorsun velet—" Adam yumruk atmak için saldırıya geçti.
Yaklaşan yumruktan sıyrılan Yoongi, ona saldıranın yakasına parmaklarını dolayarak onu duvara geri itti. "Tamam, 2 şeyi açıklığa kavuşturalım. Bir, buradaki asıl velet sensin ve iki, bu saygı meselesi değil. Açıkçası, benden daha fazla kaybın var. Düşünsene. Karın, uğraştığın pisliği bilseydi nasıl tepki verirdi?"
"Sen..."
"Siktir git." Yoongi adamı bir kenara attı, ama bundan önce dizini adamın kasıklarını ezmek için havaya kaldırmıştı.
Adam yere düştü, elleri yaralanmış özel bölgesini kavramak için harekete geçmişti.
"Unutma~ üçmillik yarıçapı." Yoongi yürürken ıslık çaldı.
Her ne kadar sakin görünse de, içi tedirginlikle gümbürdüyordu. Jimin'in gitmesine izin vermek zaten çok zordu. Ama şimdi peşindeki sapıkla, Yoongi onu kendi gözetiminin altından çıkarmakta hiç de özgüvenli değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
fated. ✓
Short Story"bir daha asla." dedi yoongi kendi kendine, jimin'in küllerini okyanusa dökerken. "bu sonuncu olacak." © atlantis_princess 2017 yoonmin fanfic'i.