Oyun Arkadaşım |•𝘫𝘩𝘴 •|✓

3.BÖLÜM

Bugün hayatımda bir değişiklik yaparak bir işe girdim.Bir kafede garsonluk olarak işe başladım.Arkadaş bile edindim.Çok iyi bir insan.Bana küçük bir çocukmuşum gibi davranıyor ama ilgi görmek hoşuma gitti. Ya da küçük bir tebessümü yalnızlığıma kucak açtığı için hoşuma gitti.Kafenin dekorasyonu tamamen benim ruhumu yansıtıyordu.Siyah ve beyaz...

Kalbimin bir yarısı karanlıkta kalmışken,diğer tarafı içimdeki umudun ışığıyla aydınlanıyor.O umut sensin.Senin beni tanımanı bekleyerek sönüyor o ışık yavaş yavaş.

Belki karşına geçip'Ben Kyoul' diyebilirdim ama bunu yapmak istemiyorum.Zamanı gelince karşına çıkıp söyleyeceğim ve sonra çekip gideceğim. Aslında gitmek istemiyorum, bu yüzden benden kalmamı istemeni diliyorum.Senin grup arkadaşlarını da tanımaya çalışıyorum.Onlar sana benden daha yakınlar.Bende onları tanıyarak sana karşı olan bağımı güçlendiriyorum.Galiba öyle sanıyorum.Neyse...

Namjoon;lideriniz.Gerçekten çok iyi kalpli birisi,eminim sizin için her şeyin en iyisini yapmaya çalışıyordur.Hatta yapıyor.Bir gün tanışmayı çok isterdim.Her fan buluşmanızda bütün arkadaşlarını görüyorum ama bir yabancı olarak.

Jin;en büyüğünüz aranızda...Yaşına göre esprili ve eğlenceli davranması harika bir şey. Galiba ona hayranım, kıskanma en fazla sana hayranım. Sende hep yerinde duramayıp dans etmeyi severdin.Bu yüzden biraz benziyorsunuz.

Yoongi;kendime benzetiyorum biliyor musun?Bende bu geçen süreç boyunca acılarımdan kurtulmak için uyudum.Zaten uykucu olduğumu biliyorsun.Tabii beni unutmadıysan:)

Jimin;gülerken kısılan gözlerine bayılıyorum. Onu gözümde melek olarak canladırmam normal mi? Tabii senin gülüşüne aşığım o konu ayrı.

Jungkook;büyüklerine karşı çıksa da,siz üzülmeyin diye elinden geleni yapan minik bir tavşan. O mükemmel biri ve çok yetenekli. Küçük erkek kardeşim olmasını isterdim.

Taehyung;sizi güldürdüğü ve o eşsiz sesi için onu da çok seviyorum.Kare gülüşü çok tatlı bu arada her geçen gün  daha yakışıklı olmayı nasıl başarıyor?

Ve sen;seni anlatmaya kalkışsam belki beni bırakıp gittiğin için kötü bir şey söyleyebilirim.Ben bunu istemiyorum.Sana kızmak bile istemiyorum.Bazen kızıyorum kendime,seni unutamadığım için.Ama unutmak istiyor muyum?Hayır!Güzel anılarımızla yaşamak beni mutlu ediyor.En azından kendimi avutuyorum.Şimdi kafeden çıktığım için yazamıyorum.Galiba karanlık sokaktan gitmeyi tercih edeceğim.Belki sohbet ederim kaldırımlarla,bir tane daha dost edinirim kendime.Yalnızca düşünüyorum.Bugün de biraz düşünmek istiyorum...Yarın görüşürüz umudum.

'Bu kız neden bahsediyor?Nasıl unutabilirim onu. Kahretsin neden o zaman susmak zorundaydın Hoseok?! O kim acaba?Erkek mi?Hey demek o sendin?Cidden sen miydin?İlk duyduğumda afalladığım günü hatırlıyorum.Adını tekrar duymak beni eski anılara taşımıştı Kyoul ve benzemeniz bile beni mahvetmişti. O gün sadece seni düşünmekle meşguldüm.Bir şey oldu mu ki?Neden karanlık bir yoldan gidersin ki?Sen karanlığı sevmezsin!' Kafasında dolaşan sorularla kafayı yiyecekti.

"Kahretsin!" diyerek defteri kapatıp ellerini saçlarının arasından geçirdi.

"Hey,Hoseok!İyi misin?" Yanına oturan Yoongi ile başını kaldırdı.

"Bilmiyorum," dedi.Elini omzuna koyup hafif bir şekilde sıktı.

"Bu günlerde çok düşüncelisin,anlatmak ister misin?"

"Sadece geçmişle yüzleşiyorum"

"Eminim mantıklı bir çözüm bulursun, " dedi. 'Umarım Yoongi.Umarım'diye geçirdi içinden.

____

Kısa yazdığım için sorun olmuyordur umarım daha uzun yazmaya çalışacağım:)

Yazım ve noktlama hatalarım için şimdiden üzgünüm :(

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum ^^