Camdan süzülen yağmur damlalarının birleşip büyük bir damlayı meydana getirmesi, sevdiğimiz insanlarla beraber olup bir olduğumuzun en somut kanıtıydı bana göre. Hepimiz buluttan yağan ufak bir damlayken, sevdiğimiz kişilerin varlığıyla daha da güçleniyor ve daha da sıkı tutunuyorduk hayata. Bir zamanlar benim de sevdiğim, güvendiğim ve bir oldukça güçlendiğim insanlar vardı çevremde. Onların varlığıyla huzur bulur, kokusuyla iyileşirdim. Başımı her yastığa attığımda, onların varlığına şükrederdim.
"Zehra, şu kolileri taşımama yardım eder misin?"
Okuldan arkadaşım Tülin'in sesiyle kendime gelmem bir oldu. Çünkü uzun bir süredir dışarıda yağan yağmuru seyrediyordum.
"Elbette yardım ederim." diyerek, camın önünden uzaklaştım. Öğretmenler masasının üzerinde duran kolilerden birini alıp, öğretmeni olduğum sınıfa doğru yürümeye başladım. 2 yıldır bu okulda öğretmenlik yapıyordum ve işimi de çok seviyordum. Çocuklarla birlikte olmak, geçmişte yaşadığım acılarımı bir nebze de olsa hafifletmeye yetiyordu.Kolilerin içinde bulunan kekleri tüm çocuklara dağıttıktan sonra, onları anaokulunun bahçesine çıkardım. Servislerine bindirdikten sonra, benim de artık eve gitme vaktim gelmişti. Teyzemle birlikte yaşadığımız ev, okuldan sonraki en sevdiğim ikinci mekandı. O olaydan sonra, teyzem beni kendi himayesi altına almıştı. Beni büyütüp, bu günlere getirmişti. Onun hakkını asla ödeyemezdim.
Eve doğru yürürken evde hiç ekmek kalmadığı aklıma geldi ve her zamanki gittiğim markete giderek iki tane ekmeği poşete koydum. Ardından kasaya doğru yürümeye başladım. Tam o anda kasanın yanında duran gazetelik üzerime devrildi.
"Hanımefendi iyi misiniz?" Diyerek yanıma gelen görevli çocuk beni yerden kaldırmak için elini uzattı.
" ïyiyim" dedim, ve uzattığı eli tuttum. Çocuk çok telaşlanmıştı. Ara arda özür dilemeye başladı ve ben de her defasında önemli olmadığını, böyle kazaların çok normal olduğunu söyleyerek içini rahatlatmaya çalıştım. Sonunda iyi olduğuma emin olan görevli çocuk son kez özür dileyerek gazeteleri toplamak için yere doğru eğildi. Ben de ona yardım etmek için yere doğru eğilmiştim ki, gazetedeki ilanı görmemle kaskatı kesilmem bir oldu. Birkaç saniye boyunca kendime gelmeye çalıştım. Çünkü ne zaman o insanların soyadlarını görsem, kendime gelmem bir hayli uzun sürüyordu. Kendime geldikten hemen sonra, yerdeki gazeteyi aldım ve ilanı okumaya başladım.Tabii ben o ilanı okurken, hayatımın en sarsıcı en felaket günlerinin o ilan sayesinde başlayacağından haberim bile yoktu....
Merhaba arkadaşlar, hikayemizin ilk bölümünü yazmış bulunmaktayım. Sizleri ilk bölümden sıkmak istemediğimden dolayı kısa tutmaya çalıştım. Ruhsal betimlemeler yer vermeye çalıştım. Çünkü hikayemizin roman tadında olmasını istiyorum. Hikaye, genel olarak Zehra'nın anlatımıyla devam edecek ama ara sıra Ömer Bey'in de ağzından bir şeyler okuyacaksınız. Bir kusurum olmuşsa şimdiden affoluna. Kötü ya da iyi her türlü eleştiriye açığım. Sık sık bölüm atmaya çalışacağım. Olayları, en temelinden alıp yavaş ilerlemeyi düşünüyorum. Musmutlu günler... 😄😄
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Büyük Aşklar Ïntikamla Başlar
أدب الهواةKelebek misalidir aşk; anlamayana ömrü günlük, anlayana bir ömürlük!! ??