Üzgünüm... / Mendes

3- Mercy

Shawn'dan

"Senden nefret ediyorum."

Bu tüm ilişkilerin bitiş cümlesiydi ve kafamdan bu sözcükleri çıkaramıyordum. Sanki sevdiğim kadın kafamın içinde haykırıyordu.

Lauren'ı merdivenlerin başında olanları izlerken görünce daha da sinirlendim. Üstünde geceliği vardı. Kolundan tutup "Neden buraya gelip bana azdırıcı hap verdiğini söylemedin!? Lanet olsun Lauren! Eğer beni gerçekten sevseydin, bana ve sevdiğim kadına, harika giden ilişkime bunu yapmazdın!" diyip dışarıya fırlattım.

Lauren'ı öldürsem bile olanlar değişmeyecekti. Holland benden nefret edecek, canımı yakacaktı. Onu tanıyordum. Mesela eski sevgilisi, ona yaptıklarını hatırladım da... Umarım bana merhamet eder.

Ne yapacağım hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Sadece Lauren'ı dışarı attığım ve Holland'ın çıktığı kapıya sırtımı dayamış ağlıyordum.

Çıktığı ve tekrar dönmeyeceği kapı...

Nasıl buna kanmıştım? Sabah gerçekten hastaydım. Ama Lauren gelmişti ve ona "Seninle uğraşamayacak kadar yorgunum lanet olası." demiştim. O da işte ilaç vereceğim falan diyip bana azdırıcı vermiş. Ne yapayım dayanamadım ben de! Her neyse sabahı düşünmek bile istemiyorum.

Charlie'yi aramaya karar verdim. "Selam, kardeşim." dedi. Sadece ona bir şey söyleyip kapatacaktım. " Yarın akşam ban gelir misin? Konuşmalıyız." beni onayladı ve kapattı.

~

Çalışma masamda oturup yeni şarkım "Mercy" için sözleri toparlıyordum. Şu "Umarım bana merhamet eder." sözü çok güzel gelmişti.

Elime gitarımı aldım ve söylemeye başladım.

You' ve got a hold of  me,
Don't even know your power.
I stand a hundred feet,
But I fall when I'm around you.

Show me an open door,
Then you go and slam it on me.
I can't take anymore.

I'm saying;
Baby, please have mercy on me.
Take it easy on my-

Ağlamaya başlayınca durdum. Daha fazla devamını getiremedim. Ne olursa olsun Holland'ı tekrar kazanmalıydım. Bu yüzden yarın Charlie ile konuşacaktım. Ona olayı doğru bir şekilde anlatıp yardım isteyecektim. Başka çarem yoktu.

Çaresizim...