Güneşin ışıkları odamı bir lamba kadar aydınlatmıştı gözlerimi açtığımda içeri dolan ışık yüzünden yaşarmışlardi.
Hemen banyoya girip duşumu aldım saat sabahın 6'sıydı ve bugün okulun ilk günüydü hemen üzerime buraya gelmeden önce aldığım çizgili tulumu mu giyip aşağı indim .
Dilara ve babaannem kahvaltı hazırlıyorlar dı, kapıdan onlara bakıp günaydın diye bağırdım ikisinde dalmış olacaklardı ki korkup bana dönmüşlerdi. Hemen kahvaltımı yapıp , Ateşi aradım beni bugün o bırakacaktı ilk günümdü sonuçta yanlız bırakmak istemedi hem zaten orası onunda okuduğu okuldu en azından çabuk öğrenirdim kampüsü . Arabayla 19 dakika mesafedeydi okulum kapıdan girişte bile bir ihtişamı vardı, o eskimiş taş duvarlar beni tarihin en kuytularına sürükleyecek gibi duruyordu, kapıdaki görevlilere öğrenci kartımızı gösterdikten sonra otagara arabayı park edip dekan'ın odasına doğru yürümeye başladık resmen okul tüm ihtişamı ile karşımda duruyordu.
Dekan'la biraz sohbet edip kendi kampüs alanına geçecek'ken , bir erkek sesi duymuştum Ateşe sesleniyordu , yanımıza koşarak yaklaştı ve Ateşe sarıldı ikiside sanki çocukmuşcasına birbirlerine değişik hareketler yapmaya başladılar. Arkadan iki kız ve bir erkek daha bize yaklaşmaya başlamıştı sanırım bunlar Ateşin yakın dostlarıydı , hepside yanımıza geldiğinde kızlar önce beni süzüp sonra ateşe teker teker sarılıp bana yöneldiler, Ateş'te farketmiş olacak ki hemen beni yanına çekip tanıttı işte benim küçük kuzenim burada mimarlık bölümünde falanlar filanlar gülmemek için zor tuttum kendimi ama çok tatlıydı gerçekten arkadaşlarının yanında daha sevimli bir Ateş oluveriyor'du.
Hepsiyle tanışıp kendi kampüsüme yürümeye başladım , kapıdan girişte doğru yerde olduğumu anlamıştım her yerde bölümümün baştacı olan mimari eserler bulunuryordu sanki İstanbul'un tüm tarihi evleri , yapıları buradaydı.
Sırama yerleşip dersin başlamasını bekledim çok kız yoktu sınıfta neredeyse yarısı erkekti kapıdan girdiğimde hepsi bana bakıp gülümsemişlerdi ve gerçekten çok ürkütücüydü , en azından tanışmıştım sonuçta 4 yıl onlarla birlikte olacaktım mecburdum sonuçta, sonra içeri gözlüklü bir kız girdi etrafa korkan gözlerle bakıyordu erkekleri görümce kafasını yere eğip en ön sıraya oturmuştu beni bile farketmemişti.
Bu korkak kızı biraz rahatlatmak amacıyla gidip yanına oturdum , yavaşça kafasını bana çevirdi ,erkek olduğumu zannetmişti herhalde çünkü çok yavaş hareket ediyordu beni gördüğünde gülümseyerek elini uzattı "Merhaba ben Aslı " dedi.
Bende gülerek hemen elini tuttum"Merhaba bende Merih tanıştığıma çok memnun oldum Aslı" demiştim .İlk dersimiz tanışma faslıyla geçmişti aynı lisedeymiş gibi isimlerimizi sormuştu hoca , herkes şaşırmıştı ama burası hem okul hemde bölüm olarak ciddi bir yerdi.
Mimarlığın en güzel bölüm olduğundan bahsedip hepimizi tebrik etmişti hocayı sevmiştim ama biraz çatlak biriydi.
Teneffüs olduğunda Aslı çıkmak istememişti, bende hemen ateşin yanına gitmiştim zaten oda ni bekliyormuş elinde kahvey'le beni gördüğünde hemen yanıma gelmişti. Arkadaşları hakikaten çok çatlak insanlardı hepsi birbirinden zeki ve komik insanlardı.
Sabah tam tanışamamıştık şimdi tanışma zamanı demişti içinden genç kız.
Genç kız Ateşin arkadaşlarıyla çabuk kaynaşmıştı halbuki herkesle hemen samimi olan birisi değildi. Kızlardan birinin ismi Edacan idi genç kıza sevgiyle yaklaşmıştı.
Sanki genç kız önceden tanır gibi kanı kaynaşmıştı bu güzel kıza , omuzlarında kumral saçları vardı genç kızın , burnu ise küçücüktü belli belirsiz çilleri'de vardı ama en güzel yeri disleriydi sanki bir tavşanı animsatiyordu ama ona çok yakistirmisti.