Gece uyku tutmamıştı sabaha kadar uyuyuyamamıştım sakarda benim gibiydi onuda uyku tutmamıştı . Saat sabahın 5'iydi yatağımdan kalkıp direk banyoya girdim güzelce bir duş alıp dışarı çıktım. Annemle ne zamandır konuşamıyordum telefonu elime aldım zaten orda şuan akşam saatleriydi rahatça konuşabilirdik. İki üç defa çaldıktan sonra annem hemen konuşmaya başladı "bebeğim Merihim nasılsın bitanem ahh ne kadar özlemişim bebeğimin sesini ,çok merak ettim kızım seni ne zamandır konuşamıyoruz sizi aradık ama ikisinde de ulaşamadık iyisin demi bir sorun yok bebeğim? demişti.
Derin bir nefes alıp "Ah anneciğim bende seni çok özledim hiçbir sorun yok merak etme sadece telefonumda bazı sorunlar çıktı o yüzden bende sizi sürekli arayamadım kusura bakmayın ne olur" demiştim halbuki telefonum sapa sağlamdı şuan utancımdan yanaklarım kıpkırmızı olmuştu,Merih sen yalan söylemezdin ne oldu şimdi dedim içimden.
Annem derin bir nefes alıp " neden söylemiyorsun bebeğim Babana söylerdim ben, hemen hallederdik birşeye ihtiyacın olduğunda Emrah'ın yanına gidebilirsin biliyorsun bitanem bizi merakta bırakma birdaha"."Peki anne özür dilerim sorun yok zaten Ateş halletti herşeyi hem ben onun için aramadım seni görmek istiyorum bilgisayarı aç hadi bekliyorum".
Bilgisayarı ayarlayıp pantalonumu alıp giymeye başladım birden annemi karşımda görünce gülerek el salladım oda ekrana yaklaşıp "Bebeğim çok zayıflamış'sın ahh yemekleri kim yapıyor Pakize Sultan'ın yemeklerini ihmal mi ediyorsun yoksa? "diyip gülümsemişti."Hayır anne düzenli yiyorum yemeğimi belki koşuşturmaktan zayıflamış olabilirim ama hala aynı kilodayım "diyip koltuğa oturdum.
Ne kadar özlemişimtim, gözlerim yaşarmıştı ama ağlamayacaktim ,anneme hediyeler için teşekkür etmiştim ama bilgisayarı elime alıp gökyüzünü gösterdim yandan önüne eğilip yıldızlarım ve sen beni yanlız bırakmıyorsunuz meleğim her zaman benimlesiniz demiştim. Gözleri doluk doluk olmuştu ama çaktırmıyordu ," tabikide"diyip gülümsedi.
1 saat kadar konuşup gelmeleri için söz bile almıştım babama selam söyleyip kamerayı öpücüklere boğup kapattım.Aşağı indim kahvaltı hazırdı eve yeni bir yardımcı gelmişti babaannem için hem yemek yapıyor hem temizlik yapıyordu Dilara'da bu koca evin işlerinden kurtulmuştu zaten pek birşey yapmıyordu sadece benim başımda bekliyordu.
Biraz yiyip kalkmıştım babannemin elini öpüp kapıya yürüdüm Dilara'da arkamdan geliyordu. Kapıyı açtığımda Sarp zebellah gibi simsiyah takım elbisesiyle dikilmiş beni bekliyordu , aniden açınca korkmuştum ama belli etmemeye çalıştım. Dönüp Dilarayı'da öptüm elinden çantamı alırken "keşke sende gelsen benimle en azından kafa dengisin korkuluk gibi başımda beklemiyorsun" deyip gözlerimi kıstım "ama şöylede yapabiliriz dönüşte seni çok güzel biryere götüreceğim ben gelmeden hazır ol" demiştim Dilara gülmüştü bana sarılıp elleriyle "biryere gitmemize gerek yok ben senin her zaman yanındayım merak etme" diyordu.
"İtiraz istemiyorum Dilara"diyip el salladım, arabaya binip kemerimi bağlamıştım söylediğim sözlerden etkilenmemişti beş karış suratıyla arabaya bindi.
Yavaş yavaş gidiyorduk daha fazla böyle gidersek derse geç kalacaktım zaten çok eksiğim vardi zor kapatmıştım arayı birdaha geç kalıp geri kalamazdim. Sarpa dönüp yüzüne baktım bana bakmıyordu yola odaklanmıştı çok ciddi ve düzgün kullanıyordu , birgün kemerimi takmayı unuttuğum için beni azarlamıştı bile neymiş benim gibi küçük bir kızla uğraşmak gereksizmiş zaten çok inatçıymışım hiçbir şeyi kolaylaştırmıyormuşum benden daha önemli işleri varmış falan filan aklıma geldikçe sinirleniyordum , Ateş duysa seni o diğer zebellah adamlara verirdi görürdün o zaman kaba herif seni.Oflayarak "gerçekten çok dikkatli kullanıyorsun ama bir salyangoz'dan daha yavaşsın altındaki araba seni haketmiyor Sarp , bence bu işten vazgeç "demiştim.
Beni duymuyordu kendi halinde yola bakıyordu, arabaya bağlanıp telefonumdan değişik bir müzik açmıştım sesi sonuna kadar açıp cama döndüm.
Yemin ederim yanımızdan geçen 35. arabayı sayarken içime darlık gelmişti.
"Tamam artık yeter bu kadar bence,elimle işaret edip ah işte buda 36 bizi geçip giden 36.araba bizde böyle sanki hiç acelemiz yokmuş gibi gidelim çok güzel azcik bassana zebellah, kablumbağa bile senden hızlı gider bu ne böyle her işin iyi ama araba kullanmak sana göre değil dostum dümdüz yolda bile böyleyken" demiştim.