1.

5.2K 318 394
                                    

Babası her gece olduğu gibi o gece de Jisung'a masal anlatmak için odasına geldi.

Js: Şimdi hangi hikayeyi anlatacaksın?

Bbsı: Bugün peri masalı anlatacağım.

Jisung ses çıkartmayınca babası Jisung'un yanına uzandı ve masalı anlatmaya başladı.

Bbsı: Çok uzun zaman önce, başka bir boyutta çok güzel bir peri prenses yaşarmış. Bu prensesin hizmetkarları hae daim ona sadıklarmış. Bir gün bir hizmetkar prensese ihanet etmiş. Yıllarca hapsedilmiş şeytanı, Dybbuk* u çıkartmış. Dybbuk, bütün krallığı yıkmaya başlamış. Prenses bu duruma bir el atmalıymış. En sadık hizmetkarı olan Minho'yu çağırmış ve ona danışmış. Minho Kodama'lardan* yardım istemek için adaya gitmiş. Ama bir sonuç alamamış. Çünkü Kodama'lar da Wendigo'yu* çağırıp bizim boyutumuza gönderirsek düzeleceğini söylüyorlarmış. Tabi Minho bunu kabul edemezmiş. Hoşlandığı çocuk bu boyutta yaşıyormuş çünkü. Minho onun yerine başka çözümler düşünmeye başlamış. Sonra aklına gelen fikirle prensesin yanına gitmiş. Wendigo'yu serbest bırakmışlar. Ama Minho'nun himayesindeki koruyucu periler Dünya'daki her insanı korumak için yanlarında duruyorlar. Eğer bir tanesi korumaktan vazgeçerse Wendigo gelip o insanı yer. Minho şuan sevdiği çocuğu korumak için yanında duruyormuş. Ve çocuk ona inandığını söylediği gün ortaya çıkacakmış.

Js: Baba onlar mitolojik yaratık. Bu da bir masal. Periler gerçek değil. Hepsi bir efsane. Sen de buna inanıyor musun?

Bbsı: Bazen inanmak gerekir Jisung. Ben yarın erken çıkacağım. Gelince de pastanı keseriz.

Js: Tamam baba. İyi geceler.

Bbsı: İyi geceler oğlum. Unutma onu görmek istiyorsan ona inandığını söylemelisin. Koruyucu perini görüp görmemek senin elinde.

Babası Jisung'u yanağından öpüp odadan çıktı.

Js: Pff. Periymiş. Çok inandım evet.

Jisung yastığa başını koyup gözlerini kapattı.

Hemen ardından tekrar açtı.

İçinde kuşku düşmüştü.

Peri masallarına hayatı boyunca inanmayan Han Jisung neden şimdi inanmak istiyordu ki?

Js: Denemekten zarar gelmez. Değil mi?

Derin bir nefes aldı.

Js: Koruyucu perim, sana inanıyorum.

Bir süre durup etrafa baktı. Hiçbir şey olmamıştı. Göz devirip uyudu.

Sabah uyandığında değişik hissediyordu. Normaldi çünkü bugün onun doğum günüydü. Babasının çıktığını biliyordu. Bu yüzden aşağıya inip kahvaltılık gevrek çıkarttı ve yemeye başladı.

Odasından tıkırtılar geliyordu. Ama bu da cam açık olduğu içindi. Umursamayıp kahvaltısını yapmaya devam etti.

Biraz sonra belinde duran bir çift el gördü.

Js: Baba erken gideceğini söylemiştin.

Jisung ses alamayınca teleşlanmıştı.

Eller Jisung'un belinden geçip karnında birleşti ve sıktı.

Mh: Bana inandığını söyledin.

Jisung hızla yerinden kalktı.

Js: K-kimsin sen?!

Mh: Koruyucu perinim. Sen de Han Jisung'sun.

Jisung masanın ortasında duran vazoyu alıp Minho'ya fırlattı.

Js: GİT EVİMDEN!

Mh: Jisung, bunu yapamam.

Minho vazoyu havada tutup tezgaha bıraktı. Jisung bu sefer de boş kaseti atınca Minho tekrardan tuttu ve onu da koydu.

Js: SANA İNANMIYORUM GİT EVİMDEN DEDİM! PERİ MASALLARINA DA İNANMIYORUM! HİÇBİRİ GERÇEK DEĞİL!

Minho gözlerini kapatıp yutkundu.

Mh: Sadece beni dinle lütfen. Sana her şeyi açıklayacağım.

Js: HAYIR!

Jisung bu sefer de bıçak atınca Minho tutamadı ve karnına saplandı.

Jisung katil olacağı için endişelenirken Minho sakindi. Bıçağı yavaşça çıkarttı ve kenara koydu. Karnındaki yarayı da sihirle kapattı.

Mh: Beni dinle Jisung.

Js: D-dinliyorum.

Mh: Başta şunu söylemek istiyorum. Peri masallarına inanmalısın ufaklık. Çünkü ben gerçeğim. Babanın sana dün anlattığı masal da gerçek. Wendigo Dünya'da ve seni korumam gerek. Sen Dünya'yı kurtarabilirsin. Eğer kabul edersen bu gece seni kendi boyutuma götüreceğim. Prenses ile tanışacaksın. Bunun için 18 yaşını beklemem gerekiyordu.

Js: W-wendigo şu mit-mitolojik yaratık olan mı?

Mh: Evet.

Js: Hakkımda her şeyi biliyorsun. Benim de bilmeye hakkım var sanırım. Adın ne?

Mh: Adım Minho. Hikayedeki.

Hikayeyi hatırlamasıyla Jisung'un gözleri büyüdü.

Js: Y-yani... Sen... B-ben-benden mi hoşlanıyorsun?

Mh: Aynen öyle. Şu an seni öpmek için neler vermezdim.

Minho Jisung'u masayla arasına sıkıştırdı. Sonra dudaklarına doğru eğildi. Minik bir öpücük kondurup uzaklaştı.

Mh: Geceyi bekle Jisung. Yola çıkmamıza az kaldı.

_____

Aklıma şirinler geldi xkdnfnxn

Evet ilk bölümden ilk öpücük.

Ha bu arada.

Dybbuk: Yahudi mitolojisinde iblis. Şimdiye kadar bilinen en kötü şeytan. Dybbuk inanışa göre iyi ve güzel insanların ruhlarına kendisini kilitleyerek yaşamını sürdürür. Nereye giderse gitsin orada yıkım ve kargaşalara sebep olduğu söylenir.

Kodama: Japon mitolojisinde sevimli ve barış dolu ruhlardır. Ancak birisi bir Kodama'yı öldürürse ömrü boyunca lanetlenir.

Wendigo: Amerika'lı yerlilerin inandığı bu canavar, insan eti yemesiyle ünlüdür.

Peri masallarına inanın.

Kendinize iyi bakın💛💛💛




Fairytale "MinSung" Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin