7.

1.3K 157 152
                                    

Kraken'in darbesiyle kıyıya savrulmuşlardı. Griffin çoktan uçup gitmişti. Jisung baygın şekilde yerde yatarken Minho da yeni yeni ayılıyordu.

Jisung'u o halde görünce içi parçalanmıştı Minho'nun.

Koşarak yanına gitti.

Mh: Jisung uyan sevgilim. Lütfen uyan.

Jisung'un yaralarını iyileştirip göğsüne bastırdı.

Js: M-Minho. Ne oldu?

Minho Jisung'a daha sıkı sarıldı.

Mh: İyi misin?

Js: Evet iyiyim. Minho yaralısın sen!

Jisung hızla oturur pozisyona geçti ve Minho'nun yaralarını inceledi.

Js: Nasıl oldu bu?

Mh: Uzun hikaye. Sonra anlatırım. Gitmemiz gerek.

Js: Neden kendi yaralarını da iyileştirmiyorsun ki?

Minho Jisung'un üzerine eğildi.

Mh: Belki senin yapmanı istiyorumdur.

Js: Nasıl yapacağımı bilmiyorum.

Jisung'un elini tutup alnındaki yaraya götürdü. Kendi elini de kalbine koydu.

Mh: Kalbinin derinliklerine bunu istemen gerek. Sonrasını sihire bırak.

Jisung elini yaranın üzerinde nazikçe gezdirdi.

Js: OLDU!

Jisung anın sevinciyle Minho'nun üzerine atladı. Minho geriye düştü ve anlık olarak dudakları birbirine deydi.

Mh: Çok yanlış bir pozisyonda durduğumuzun farkındasın değil mi?

Js: Ha? Aaa... Şey... Özür dilerim.

Jisung kalkacakken Minho Jisung'u tişörtünden tuttu ve yerlerini değiştirdi.

Mh: Şimdi oldu.

Js: O-o-old-du mu?

Mh: Seme benim güzelim.

Js: Neden sensin?! A-aaa!

Mh: Sende seme olacak boy mu var?

Js: Olmasına gerek mi var?! Benim Changbin hyungum var bir tane Felix hyungtan kısa ama seme o!

Minho Jisung'u öptü.

Mh: Sende seme olacak tip de yok.

Js: Olabilir! Ama sende de yok!

Jisung'u bu sefer daha uzun öptü.

Mh: Benden daha pasifsin.

Js: Nerede pasifmişim ben be!

Mh: Tamam semesin.

Js: Niye seme işim be! Sensin seme! Az önce ne dedim ben?

Mh: Yaa~ çok tatlısın! Seme olmamı kabul ettin~

Js: Ama of ya! Peki madem. Kıçımızın acısına katlanacağız artık.

Minho tekrar Jisung'u öptü. Ama bu sefer ayrılmayı değil devam etmeyi seçti.

Jisung Minho'nun saçlarının arasına elini daldırdı ve arsızca karıştırmaya başladı.

Minho tişörtünün içinden Jisung'un belini okşuyordu.

Nefes almak için uzaklaştılar.

Mh: Gitmemiz gerek.

Js: Gi-gitmesek.

Mh: Tamam o zaman gitmeyelim. Ne yapalım?

Minho iyice Jisung'un üzerine uzandı.

Js: Ç-çok yak-yakın-nız.

Mh: Yeterince yakın değiliz. Mesela dudaklarımız falan deyse. Sonra sana dokunsam. Dudaklarım göğsünden aşağıya doğru yola çıksa. Olmaz mı?

Js: B-bilmem.

Mh: Bence olur... Hatta çok güzel olur.

Minho sırayla Jisung'un yanağını, dudaklarını, boynunu ve hafifçe açık duran omzunu öptü.

Jisung nefes nefese kalmıştı. Minho'nun öptüğü her yer yanıyordu. Hatta sadece öptüğü yerler değil, bütün bedeni alev alev yanıyordu.

Minho Jisung'un üzerinde kayarak yüzüne doğru yükseldi.

Mh: Senin de rızan olmalı.

Birden Minho'nun hafif açık duran beli, Jisung'un, Minho'nun üzerinde kaymasımdan dolayı karnına kadar açıkta kalmış bedenine deydi.

İkisi de kirpiklerinin uçlarına kadar titremişlerdi.

Mh: İstiyor musun?

Jisung derin bir nefes aldı.

Js: Evet.

*****

Minho hiç uyumayıp kollarının arasında huzurla uyuyan sevgilisini seyretmişti.

Js: Minho uyu artık. Yorgun olduğunu biliyorum.

Mh: Değilim. Ama sen istedin diye uyuyacağım.

Js: Sarıl bana.

Minho Jisung'a dönüp elini çıplak beline sardı.

Jisung da başını Minho'nun boyun girintisine gömüp köprücük kemiğini nazikçe öptü ve Minho'nun gittikçe ısınan bedeni eşliğinde tekrardan uykuya daldı.

Minho her ne kadar yorgun değilim dese de Jisung'un kokusuyla mayışıp uykuya daldı.

______

Merhaba!

Bu bölüme de hiç yaratık ekleyemedim. Neden bilmiyorum.

Smutu ilerki bölümlere saklıyorum.

Baya uzun zamandır yb gelmiyordu. İyi oldu ya!

Peri masallarına inanın.

Kendinize iyi bakın💛💛💛




Fairytale "MinSung" Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin