💛💛💛💛💛💛💛

2.8K 241 1.1K
                                    

Seungmin masanın üzerindeki tabağı alıp duvara fırlattı.

Jg: ABİ SAKİN OL!

Sm: OLAMIYORUM!

Jg: En azından ne olduğunu anlat!

Seungmin Jeongin'e sarıldı.

Sm: Seni asla oraya götürmeyeceğim.

Jg: Yine mi aradılar?

Sm: Arayan onlar değildi. Babam aradı.

Jg: Ne dedi?

Sm: Seni akıl hastanesine götürürsem eve döneceğini söyledi.

Jg: Babanı seviyorsun. Neden istemedin ki?

Sm: Seni daha çok seviyorum.

Jg: Ben şu cam kırıklarını toplayayım.

Sm: Tamam. Ben de yardım edeyim.

Beraber etrafı toparlayıp koltuğa oturdular.

Jg: Şimdi iyileşiyorken beni oraya götürme. Ömrümü küçücük bir odada tıkılıp kalarak geçirmek istemiyorum.

Sm: Söyledim. Seni oraya asla götürmem.

Jeongin Seungmin'in kucağına oturdu. Seungmin de kollarını kucağındakinin beline doladı.

Sm: Bunu istediğine emin misin?

Jg: Şuan ikimizin de sakinleşmeye ihtiyacı var.

Sm: Haklısın.

Jeongin dudaklarını Seungmin'in dudaklarına bastırdı.

Çok stresli olduklarında böyle yapıyorlardı.

Seungmin Jeongin'e karşılık verdi. Koltuğa yatırıp üzerine çıktı. Elini Jeongin'in tişörtünden içeriye soktuğunda kapı çaldı.

Sm: Ben bakarım.

Seungmin kalkıp kapıya baktı.

Chan ve Hyunjin gelmişti.

Jeongin gülümseyip Hyunjin'e sarıldı.

Jg: Hoşgeldin.

Hj: Moralin bozuk gibi. Bir sorun mu var?

Jg: İyiyim sorun yok.

Hj: Anlatacaksın biliyorsun değil mi?

Jg: Evet.

Sm: Hoşgeldin hyung.

Ch: Hoşbuldum. Şey diyecektim. Iıı...

Sm: Biraz dolaşalım mı? Temiz hava almaya ihtiyacım var.

Ch: Tamam.

Sm: Jeongin ben çıkıyorum. Kendine dikkat et.

Jg: Tamam abi.

Seungmin çıktıktan sonra Hyunjin eve girdi. Jeongin'i öpmeye başladı. Öpüşleri çok sertti.

Uzun bir süre öpüştükten sonra ayrıldılar.

Hj: Bunu özlemişim.

Jg: Ben de. Otursana.

Hj: Tamam.

Hyunjin oturup Jeongin'i kucağına çekti.

Hj: Anlat bakalım. Neyin var?

Jg: Babam abimi aramış. Abim beni akıl hastanesine götürürse babam geri gelecekmiş.

Hj: Peki Seungmin ne demiş?

Jg: Beni oraya asla götürmeyeceğini söyledi. Sayende iyileşmeye başladığımı hissediyorum. Oraya gidip tekrar eskiye dönmek istemiyorum.

Hj: Oraya gitmeyeceksin. Hep senin yanında kalacağım. Kimse seni benden alamaz.

Jg: Gitmeme izin verme.

Hj: Vermeyeceğim sevgilim.

Hyunjin Jeongin'in boynunu öptü. Ama geri çekilmek yerine ıslak bir öpücük daha kondurdu. Sonra hafifçe dilini sürttü.

Hj: Sanırım seni istiyorum.

Jg: Şimdi olmaz.

Hj: Neden?

Hyunjin sessiz ve cezbedici bir şekilde konuşuyordu. Arada bir de burnunu ve dudaklarını boynuna sürtüyordu.

Jeongin ise aşırı derecede tahrik oluyordu.

Jg: Ç-çün-kü reş-reşit değilim. Ama boşver.

Jeongin'in son cümlesiyle Hyunjin Jeongin'in boynunu emmeye başladı. Jeongin gözlerini kapatıp sadece Hyunjin'in dolgun dudaklarını hissetmeye odaklanmıştı.

Dudaklar yavaşça boynundan uzaklaştığında gözlerini açtı.

Hj: Bundan emin değilim. Şuan yapamayız. 18 yaşını bekleyeceğim.

Jg: Hyunjin ben hazırım.

Hj: Bebeğim abin beni öldürür.

Jg: Abimden korkuyor musun?

Hj: Birazcık.

Jeongin Hyunjin'in kucağında daha rahat bir pozisyon aldı.

Jg: Tamam o zaman. On sekiz yaşıma geldiğimde de senden ayrılmak istemiyorum.

Hj: Doksan sekiz yaşına geldiğinde bile seni bırakmayacağım.

Jg: Bırakırsan döverim. Uyuyalım mı?

Hj: Olur. Benim de uykum vardı.

Beraber koltuğa uzandılar ve sarılarak uyudular.

_______

İlham kıtlığı yaşıyorum. Her zamanki halim işte.

Bir sonraki bölümle ilgili isteklerinizi belirtirseniz beni çok mutlu edersiniz.

Kendinize iyi bakın💛💛💛



Ugly (Hyunİn)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin