Jg: Hyunjin yemek yiyelim mi?... Hyunjin...
Hj: Hmmm?
Jg: Acıktım ben.
Hj: Kalkıyorum.
Hyunjin zor da olsa koltuktan kalktı. Jeongin'in yanına gidip sıkıca sarıldı.
Jeongin de Hyunjin'e karşılık verip başını omzuna koydu.
Jg: İyi görünmüyorsun.
Hj: Değilim zaten.
Jg: Neyin var?
Hj: Bilmiyorum. İçimde kötü bir his var.
Jg: Anladım. Eminim boşuna böyle hissediyorsundur.
Hj: Umarım sevgilim. Hadi mutfağa geçelim.
Hyunjin ve Jeongin mutfağa gidip yemek hazırlamaya başladılar.
O arada Jeongin'in telefonu çaldı.
Jg: Telefona bakıp geliyorum.
Hj: Tamam güzelim.
Jeongin telefonu açtı.
"Alo kimsiniz?"
"Ben Seungmin."
"Kimin telefonu bu?"
"Chan hyungun."
"Abi sesin hiç iyi gelmiyor. Bir sorun yok değil mi?"
"İyiyim meleğim. Sadece bugün biraz geç geleceğim. Haberin olsun diye aradım."
"Tamam abi. Ama kendine dikkat et olur mu?"
"Tamam. Telefonu Hyunjin'e verir misin?"
"Tamam abi. Görüşürüz."
Jg: HYUNJİN! ABİM SENİNLE KONUŞMAK İSTİYOR!
Hj: Buradayım sevgilim. Bağırmana gerek yok.
Hyunjin telefonu kulağına götürdü.
"Efendim Seungmin."
"Hyunjin...kardeşime iyi bak olur mu?"
"Neden böyle bişey dedin ki şimdi?"
"Ben... (burada ne anlattığını sonra söyleyeceğim nihahahaha!) Ama bunu Jeongin'e uygun bir dille anlat."
"T-tamam. Ama zamanı gelince."
"Kapatmam lazım. Tekrar söylüyorum. Jeongin'in yanından ayrılma."
"Ayrılmam. Kapatıyorum."
Hyunjin telefonu kapatıp kenara koydu. Jeongin merakla Hyunjin'e bakıyordu.
Jg: Abim ne dedi?
Hj: Sonra anlatırım. Yemek yiyelim.
Jg: Tamam!
Jeongin önden mutfağa gidince Hyunjin'in yüzü düştü.
Bunu Jeongin'e nasıl açıklayacaktı?
Zor da olsa mutfağa gitti.
Jeongin mutfakta soğan doğruyordu ve gözleri yaşarmıştı.
Hj: Jeongin...
Jg: Efendim?
Hyunjin Jeongin'in gözlerini gördüğü anda söylemekten vazgeçti. Kim bilir ne çok ağlardı...
Hyunjin başka bir konu aradı.
Hj: Ağladın mı sen?
Jg: Evet. Soğanlar çok duygusal bişey anlattılar da.
Hj: Öyle mi? Bana da anlatsınlar da beraber ağlayalım.
Jg: Onların yerine ben anlatayım. Bir gün bir evde mutlu bir çift yemek hazırlıyormuş. Sonra küçük olanın abisi kardeşini aramış. Abisinin sesi kötü geliyormuş. Çocuk da endişelenmiş tabi. Sonra abisi çocuğun sevgilisiyle görüşmek istemiş. Sevgilisi almış telefonu konuşmuşlar falan. Sonra telefon kapandığında çocuk da merak etmiş ne olduğunu. Ama sevgilisi ona bişey anlatamadığı için çocuk da meraktan çıldırmış.
Hj: Jeongin önemli bir konu deği-
Jeongin birden dudaklarını Hyunjin'in dudaklarına bastırdı. Kısaca öpüp geri çekildi.
Jg: Dökül.
Hj: Bebeğim sana zamanı gelince söyleyeceğim.
Jg: Abim için endişeleniyorum Hyunjin. Bunu bilmek benim hakkım değil mi?
Hj: Tabiki hakkın. Ama-
Jg: Ama ne? Bunu bana söylemek zorundasın.
Hj: Zamanı geldiğinde söyleyeceğim dedim. Tamam mı?
Jg: Abim iyi mi peki?
Hyunjin ne cevap vereceğini bir süre düşündü.
Hj: O iyi.
Jg: Yalan söylüyorsun değil mi? Hyunjin yalvarırım söyle!
Hj: Bebeğim şimdi olmaz. Tekrar rahatsızlanmanı istemiyorum.
Jg: Ben iyiyim. Söyle artık.
Hj: Hayatım, Seungmin...
______
Merak edin eheheheh
Silyaaaammmm!
Sizce Seungmin'e ne oldu???
Gribim ve okuldayım...
Neyse.
Kendinize iyi bakın💛💛💛
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ugly (Hyunİn)
FanfictionÇok fazla tutulmayan minnoş çift Hyunİn ficidir. Keyifli okumalar...