15

5.5K 435 328
                                    

Duyduğum şırıltı sesleri kulaklarımı tırmalarken huysuzca yastığı kafamın üstüne geçirdim ve mırıltılı sesler çıkardım. "Bu da ne, nedir bu gürültü?"

Uykulu ve sersem bir halde söylediğim bu sözler kulağıma ulaşırken, bu evde tek başıma yaşamadığım ve Hoseok ile beraber olduğum geldi aklıma. Dün gece onun kolları arasında uyumuştum ve beni yatağıma taşımış olmalıydı.

Gözlerim hızla açılırken doğruldum ve dönüp yatakta oturur pozisyona geldim. Pencereden bakınca çoktan günün aydığını söyleyebilirdim. Seslere dikkat kesildiğimde ise Hoseok'un banyoda duş aldığını tahmin etmek zor değildi.

Art niyetli düşüncelerim beynime doluşurken gözlerimi ovuşturdum ve hızla ayaklandım. Hoseok duş alırken bedeninde akan suyu kıskanmıştım ve bu garip hissetmeme sebep oluyordu.

Dudak büzerek odamdan çıktım ve kesilen su sesleriyle beraber banyoya doğru adımladım. Erkenden Hoseok ile beraber hastaneye gitmeliydik ve evde sadece bir tane bulunan banyoyu ben de kullanmalıydım.

Ve tüh zamanım yoktu, yani Hoseok'a rica edip onun yanında yıkanabilirdim belki, bir ihtimalle? Koridor bitiminde vardığım banyonun kapalı kapısını hafifçe tıklattım. "Hoseok, işin bitti mi? Benim de duş almam gerek de."

Kem küm ederek söylediğim sözlerden sonra dudağımı ısırdım. Hayal ettiklerim olanaksızdı ancak denemekte fayda vardı. Ben Hoseok'tan cevap beklerken banyonun kapısı açıldı ve bir adet bornozlu Hoseok içinden çıktı.

"Sana da günaydın Yoongi-ah. Benim işim bitti sen yıkanabilirsin, bense o sırada bize kahvaltı hazırlarım ve ardından gideriz, olur mu?" Tatlı gülümsemesini bana sunarken tuttuğum nefesimi saldım ve gülümseyerek başımı salladım.

"Çok iyi olur Hoseok. Seni seviyorum." Dayanamayıp duştan yeni çıktığı için yumuşacık, puf puf olan yanaklarına dudaklarımı bastırdım ve kıkırdayarak banyoya girdim.

Artık sevgiliydik ve bu tür şeyleri yavaş yavaş aşacaktık ancak ben biraz hızlı davranmak istiyordum çünkü tanıştığımızdan beri bu çocuk beni fena etkiliyordu.

Düşüncelerimden sıyrılmamı sağlayan kapı kapanma sesi ile Hoseok'un gittiğini ve banyoda tek başıma olduğumu anladım. Hızlıca soyunup duş kabinine girdim ve keyifle yıkanmaya başladım.

-

Hoseok ile hasta durumlarını bilgisayardan incelerken Hoseok'un boynuna yüzümü yaklaştırmış kokusunu içime çekiyordum.

Evde kahvaltı yapıp çıkmış ve keyifle sohbet ederek hastaneye gelmiştik. Şimdi ise Hoseok sandalyeye oturmuş gözleri monitöre dikilmişken ben hem ona eşlik ediyor hem de arkadan onu sarmış ona sırnaşıyordum.

"Yoongi rahat dur. Okuyamıyorum!"

Hoseok kendini geri çekmeye çalışırken gülerek saçlarına öpücük kondurdum ve doğrulup ona döndüm, ardından masaya yaslanıp Hoseok'un ellerini klavyeden çekip tuttum. "Biz artık sevgiliyiz hem rütbelilerimiz bugün hastanede değil, ne var yani iki öpüşüp koklaşsak?"

Kıkırdayarak tuttuğum ellerini öpüp okşadım, o ise başını iki yana salladı. "Eve gidene kadar bana sırnaşma sevgilim. Hastanedeyiz ve uygun olmaz." Ayaklanıp burnuma minnacık bir öpücük kondurduktan sonra geri çekildi ve ilerlemeye başladı.

Beni çıldırtmak istiyordu, biliyordum ve ben onu dinlemeyecektim. Arkasından saçlarımı karıştırıp doğruldum ve peşinden gittim.

"Hoseok yarın öğleden önce alışverişe çıksak mı? Biliyorsun yılbaşı yaklaşıyor ve evi süslememiz lazım. Hem yılbaşında ne yapacağımıza karar veririz, ben Jin ve diğerlerinin de gelmesini istiyorum."

Doctors | SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin