• Are You Human Too? Π Min Yoongi •

Y | 4 ※ Unspoken Race

Medyadaki videodan nunchakunun nasıl kullanıldığını görebilirsiniz ⛓

***

"Bahsedilmeyen Irk"

Son zamanlarda -özellikle de son 3 gündür- bir şeyden tamamiyle emin olmuştum.

Hayatım gittikçe daha anormal bir hale geliyordu.

Bulduğum zincirli kitap, kitapta bahsedilen Gizli Irk, büyülü silahım, Namjoon'un alışık olmadığım tavırları, hayatımı mahvetmek isteyecek kadar işsiz olan Changkyun, gizemli Min Yoongi ve gizemli dövmesi... En başta ise ailem izakisu olmasına rağmen normal insan olarak doğan ben.

Merak ettiğim çok fazla şey vardı.

Biraz düşününce, nunchaku adlı silahıma büyü yaptıran kişinin babam olduğunu varsaymıştım. Silahı ilk gördüğümde aklıma zincirli kitabın gelmesi ve o silahı almak için büyük bir istek duymuş olmam, düşüncelerimi bu yöne çeviriyordu.

Babam benden ne istiyor olabilirdi? Tamamlanmamış bir işi vardı da benim tamamlamamı mı istiyordu?

Sanırım bunu ancak kitabın yazarı ile tanışabilirsem öğrenecektim.

"Ne düşünüyorsun?"

Gözlerimi dalgınca diktiğim ve elimde oynadığım nunchakudan çekip, okul bahçesindeki bankta yanıma oturan Namjoon'a baktım.

"Düşüncelerimi okuyabildiğini sanıyordum."

"Tuhaf olan da bu zaten." dedi geriye yaslanıp uzun bacaklarını ileri doğru uzatarak. "Artık düşüncelerini okuyamıyorum. Sanki araya bir duvar girmiş gibi, eğer zorlamaya çalışırsam başıma ağrı giriyor."

Gözlerim istemsizce elimdeki nunchakuya kaydı.

Minha, nunchakunun içindeki tek büyünün bağlama büyüsü olmadığını, başka büyüler de olduğunu fakat yoğun enerji yüzünden onları ayırt edemediğini söylemişti.

Babam büyücü birine beni kötü olabilecek etkenlerden koruması için bir tür büyülü tılsım, yani büyülü bir silah yaptırmış olabilir miydi?

"Bu yüzden sordum ya," dedi Namjoon, beni tekrardan gerçek dünyaya döndürerek. "Ne düşünüyorsun?"

Geriye yaslanarak derin bir soluk verdim. "Çok fazla şey."

※※※

Eğitim konsolunun önünde, bir dövüş hareketini yapabilmek için yaklaşık yirmi dakikadır nunchaku ile cebelleşiyordum.

Videoyu defalarca kez izlesem de, kaçırdığım bir nokta vardı. Eğitmenin yaptığı dövüş hareketi sanki çok kolaymış gibi görünüyordu ama yapmaya çalışınca gerçekten zor olduğunu anlamıştım. Üstelik sürekli kendime vurmuştum, muhtemelen sağ omzum moraracaktı.

"Yanlış yerden tutuyorsun."

Arkamdan gelen sese dönünce, Min Yoongi'nin bana attığı 'tam bir umutsuz vakasın' bakışlarına maruz kaldım.

"Silahı zincire yakın olan yerden tutmalısın ki bunu en başta öğrenmiş olman gerekirdi. Ayrıca pozisyonun da yanlış."

Dik dik ona baktım. Her halt konusunda iyi bilgiye sahip olması sinir bozucuydu. "Şimdi de başımıza nunchaku ustası mı kesildin?"

Bana doğru yaklaşıp nunchakuyu elimden aldı ve birkaç kez elinde evirip çevirdi. Etkileyici bir akrobatikliği olduğunu inkar edemezdim. Üstelik nunchaku hafif bir silah da değildi.