-Stefan sakin ol hemen Seres'i çağırıyorum bekle hemen geleceğim.
Bir elini kaldırdı yavaşça. Zor bela kısık sesle:
-Gitme.
-İyi değilsin saçmalama.
Tam kapıya adım atacağım sırada kapının ardından sesler duyuldu. Bu Seres'in sesiydi.
Kapıya vurdu üç kere.
Seres: İris. İçeride misin? İris?
-Buradayım.
Dedim ve kapının kilidine uzandım. Kilidi açtım, kapıyı açmaya yeltendim ama açamadım. Tekrar kilidi açmaya çalıştım yine kapı açılmadı.
-Seres, bu kapı açılmıyor.
Seres: Biliyorum çünkü içeriden değil dışarıdan kitlenmiş.
- Aç o zaman şu kapıyı.
Deyip Stefan'a baktım. Zor olsa da oturur vaziyete geçmişti. Can çekişir vaziyette bana baktı. Ahh onun bu çaresiz bakışlarından nefret ediyorum. Yanına gittim tam dokunacakken kendimi çektim.
-Daha iyi misin?
Kafasını sallamakla yetindi. Kapıya sertçe tekmeler savuran Seres en sonunda menteşeleri yerinden sökmüş ve kapıyı kırmıştı. Hemen ışığı açıp yanımıza geldi.
-İyi misiniz?
-Ben iyiyim de Stefan'a bir şey oldu.
Seres cebinden çıkardığı bir çubukla Stefan'ın kulağının arkasına bir şey yaptı ve daha sonra o çubuğun lazer gibi ışığını yakarak alnından, sanırım sıcaklığını ölçtü. Ya da soğukluğunu mu demeliydim?
-Sana dokunacağım.
Dedi Seres ve Stefan'ın alnına dokundu. Gözleri büyüdü. Ura açık kapıyı tıklatarak içeri girdi.
Ura: Şuan ortam güvenli. Siz iyi misiniz?
Derken Ura, Önce bana , Seres' e ve en sonra Stefan 'a baktı. Sonra şaşkınlıkla tekrar bana baktı.
Ura: Nesi var?
Bilmiyorum işareti yaptım dudaklarımı bükerek. Seres lafa atıldı.
-Bu pek normal değil. Vücut soğukluğu insan ısısıyla aynı derecelerde. Şuan dokunsan yanmaz.
-Nasıl? Ciddi misin?
Dedim ve aniden Stefan'a elimi uzattım. O sırada bileğimden yakaladı beni Stefan. Ve öldürücü bakışıyla Seres'e baktı. Bileğimi yere doğru attı.
Boğazını temizledi. Şuan bambaşka bakıyordu buzdan adam bize.
-O aklındakileri unut Seres. Öyle bir şey olmadı.
Gözlerini devirdi Stefan. Seres lafa atıldı hemen :
-Başka açıklaması ne olabilir bu durumun?
- Bilmiyorum. Ama öğreneceğim. En yakın zamanda.
Ayağa kalktı ve yerdeki tişörtünü üzerine geçirdi. Beraberinde eldivenlerini ve pelerinini de alıp odadan çıktı. Sonra tekrar geldi. Pelerinini omzunun üzerine atmış eldivenlerini giyiyordu.
-Bu eve girmeye cesaret ederken sizi uyutması çok kolay olmuş anlaşılan.
Dedi ve sinirle kırık olan kapıya vurdu. Seres'in gözlerinin içine bakarak odadan ayrıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOĞUK NEFES
Fantasía"Kalabalıklar içerisinde geçen yalnızlıkla, aslında hiç alışılmamış bir dünyada bulacaksınız kendinizi. Asıl savaşın sizin içinizde mi? Yoksa dışarıda mı olduğuna karar verme vakti. Şimdi her şeye karşı güçlü olmak için, her türlü duyguyu hissetmek...
