Yürüdük,yürüdük. Dondurmacıdan kakaolu dondurmalarımızı da aldık.Sonunda bir banka oturduk. Küçük beyimize bakın.Bir de bana trip atıyordu.Etrafa göz gezdirirken bir de kimi göreyim!
GICIK ÜÇLÜ !! Betül itlerini de almış havalı havalı dolaşıyordu.. Özgür'de fark etmiş olmalı ki;
-"Geldi seninkiler" dedi gülerek.
-"Aman ne demezsin. " dedim. Gıcık üçlü bizi gördü. Yanımıza gelirlerken uzaktan beni tanıyamadılar galiba ki kaşlarını yukarı kaldırıp 'kim bu' der gibi bakıyorlardı hepsi. Biraz daha yaklaşınca Merveyle Ceyda " Ohaaa " diye böğürdü. Betül ise ağzı açık beni süzüyordu.Biz de Özgür'le onları izliyorduk. Halleri çok komikti.Ceyda;
-"Güneş, sen ne kadar değişmişsin" şaşkın şaşkın bakıyordu.Hafif anlamsız gülümsedim.Merve;
-"Aynen ya ne olmuşsun böyle evrim geçirmişsin." Betül hiçbir şey söylemiyordu. Öylece beni izliyordu.
-"Napıyorsunuz burda siz ikiniz?" diye sordu Özgür'e.
-"Bilmen mi gerek" diye ciddi ciddi cevapladı Özgür. O sırada Betül acayip sinir olmuştu eminim. Yüz ifadesinden anlaşılıyordu. Az daha kahkahayı basacaktım. Bu kız Özgür'den hep böyle cevaplar almaya alışmış olmalıydı. Betül gülme durumumu farketmiş olmalı ki bana dönerek,
-"Şuna bak götü tavan yapmış hanımefendinin. Oh Özgür'ü de kaptın tabi iyice uçuyorsundur. Değişmişsin ama bi boka da benzememişsin.Sen her halinle çirkinsin kızım sok beynine. Özgür seni beğeniyor mu sanıyorsun? ha-ha Bu imkansız. Bi kere ucubenin tekisin. Okula ilk geldiğin günden beri ne pislik olduğunu anlamıştım zaten sürtük seni" dedi bana.! Bu kadar ileri gideceğini tahmin bile edememiştim. Kıskançlık, iliklerine işlemiş gibiydi. Özgürle birbirimize bakakaldık.
Sözleri üzerine çılgına dönmüştüm.Gözyaşlarıma engel olamadım.
-"Betül!! sen ne dediğinin farkında mısın! Sırf kıskançlığından bunları Güneş'e söyleyemezsin. Hemen özür diliyorsun!Çabuk! Ettiğin küfürler haddini aşıyor.Güneş bu söylediklerinin hiçbirini haketmedi. Ayrıca bizim aramızdaki ilişki seni alakadar etmez. Hadi bekliyorum.Güneş'ten hemen özür diliyorsun."
"Hayır ölsem de özür dilemem .Ayrıca Özgür, gözümden düştün!" dedi. Özgür kahkaha attı.:
-"Hahaha! Gözünde durmak isteyen kim." dedi Özgür.
Moralim çok bozuktu. Bir an önce eve gitmek istiyordum. Gıcık üçlü yanımızdan tırıs tırıs ayrıldı.
-"İyi misin" diye sordu Özgür. Ağlıyordum. Aşırı sinirlenmiştim. Ağladığım belli olmasın diye gözlüğümü taktım. Özgür'e daha fazla rezil olamazdım. Başımı omzuna koydu. O anda kalbinin atış hızını hissedebiliyordum. Saniyede 4567987613 km hızında atıyordu sanki.Aynı şekilde ben de öyleydim. Neden böyleydi ki! Kalbi benim için mi bu kadar hızlı çarpıyordu yoksa az önce sinirlenip bağırdığından mıydı? Ben bunları düşünürken artık ağlamayı bırakmıştım.Özgür'ün omuzları rahatlatmıştı beni. Kendimi o gıcığa karşı savunamamıştım.Özgür beni korumuştu. Hep böyle oluyordu.. Gözlüklerimi çıkardı. Gözyaşlarımı başparmağıyla sildi. İşte o an tekrar ağlayabilirdim. Ama bu sefer mutluluktan. ^^
-" Tamam hadi üzme kendini bu kadar bilmiyor musun Betül'ü o hep böyledir. Hem ben gereken cevabı verdim. Bundan sonra ağlamayacaksın tamam mı? " dedi acınası bir şekilde bakarken hafif gülümsüyordu.
-"Tamam ama Özgür şu anda eve gitmek istiyorum." dedim. Sesim bir tuhaf çıkıyordu. Hani boğazınız şişer de sessiz çatallı çıkar ya sesiniz.Öyleydi.
-"Peki hadi gel seni eve ben bırakayım."
-"Olur" dedim yine aynı ses tonum.
Yolda yürürken kamptan, mezuniyetten, üniversiteden falan bahsettik. Mezuniyet deyince aklıma kavalye geldi.Kavalyem kim olacaktı? Özgür kavalyem olur muydu? Tabiiki ben teklif edemezdim. Büyük bir alışveriş merkezinin önünden geçerken aynalı vitrinde Özgürle ikimizi gördüm. Çok yakışıyorduk. Gerçekten ona yakışır biri olmuştum.Özgür, vitrinin önünde durdu.Saçlarını savurdu.Sonra eliyle yatıştırdı. Özgür'e döndüm.Saçında kabarık bir yer vardı.Orayı elimle düzelttim.Özgür bana baktı.O da şapkamı düzeltti. Gülüştük. Eve varana kadar birkaç kelime etmiştik aramızda. Gerisi hep susarak geçti.Eve geldiğimizde onu içeri davet ettim ama kardeşini yalnız bıraktığını ve hemen gitmesi gerektiğini söyledi.Orada vedalaştık. Ben eve girene kadar arkamdan baktı. Çok mutluydum. İlk defa omzuna yaslanmıştım.Kalp atışlarını hissetmiştim. O da beni seviyor mudur acaba? Kalbinin deli gibi atmasının sebebi ben miydim?
MULTIMEDIA--GICIK ÜÇLÜ
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ben Farklıyım (Tamamlandı)
Teen FictionDiş telli, şişman, kısa saçlı, gözlüklü bir kızın hayatı boyunca dalga konusu olması.. Alay edenler, dışlayanlar hatta yumurta domates fırlatıp okulumuzda senin gibi çirkinleri istemiyoruz yazılı pankartlarla aşağılama... Güneş, kendisiyle dalga...