KARANLIK

Hayal Kırıklığı

Multimedya=Can

Ayağı kalktım ve bağıra bağıra içimdekileri döktüm.
"Sen sen benim kucağımda başka kız içinmi ağlıyorsun ha! Bundan sonra bana karışma tamam mı?! Hem sen beni niye öptün? Madem sevgilinin ölüm yıldönümünü bardaki orospularla ne işin var haa!"

Diye bağırdım sonrada konuşmasına izin vermeden koşmaya başladım. Arkamdan ismimi bağırdığını duydum ama onu dinlemeden koşmaya başladım. Çok geçmeden telefonum çalmaya başladı. Gözlerimdeki yaşları elimin tersiyle sildim.

Eminim ki makyajım akmıştı. Çantamdan telefonumu çıkardığımda kimin aradığına bakmadan açtım
"Efendim"
Selinin sarhoş sesi geldi. Konuşamasada!
"Nidağğ nerdeson? Bi biz barın onundayız"
Söylediklerinden sadece barın önünde olduklarını duymuştum.
"Tamam geliyorum"

Deyip bara doğru yürümeye başladım.

                     *****
Barın önüne geldiğimde Selin ön koltukta oturmuş camdan dışarıya sarkarak kahkahalar atıyordu. Onu takmadan arka koltuğa bindim başımı cama yaslayarak dizlerimi koltuğun üzerine uzattım.

Can arabayı çalıştırdığında Selin hala birşeyler mırıldanıyodu.
Düşünmeye başladım.
BENİM KUCAĞIMDA BİR BAŞKA KIZ İÇİN AĞLIYORDU!
BENİM KUCAĞIMDA
BENİ ÖPERKEN BAŞKA KIZI DÜŞÜNÜYORDU!
BANA BAKARKEN ONU DÜŞÜNÜYORDU!
O KİMDİ?!

Bir tarafım diyorki:
'Acaba o kimdi? Yada neden bunu sana söyledi?'
Öbür yanım:
'Belki sana güvendiği içindir'
Deyip bahane arıyo du!  Ama beynim ona karşı gelerek
'Ozaman neden öptü? Hemde ileri giderek?'
'Belki de artık Nidayı seviyordur'
'Belkide sarhoş olduğu içindir. Nida yerine onu hayal ettiği içindir'
Diyerek gerçekleri yüzüme vurdu.

Araba durduğunda geldiğimizi anlayarak toparlandım ve gözlerimi sildim.
"İyi geceler" deyip arabadan çıktım ve eve yürümeye başladım.

Selinden;

Nida indiğinde yalnız kalmıştık. Cana baktığımda yola bakarak benim evime sürüyordu. Telefonumun çalmasıyla ikimizinde dikkati telefona kaydı.

Arayana baktığımda Mert arıyordu. Mert bi arkadaşımdı. Telefonu açıp kulağıma götürdüm.
"Efendim?" Sarhoşluğumu elimden geldiğince belli etmemeye çalışıyordum.
"Selin napıyorsun?" Gecenin bir saatinde bunun içinmi aramıştı yani. Gözüm cana kaydığında kaşlarını çatmış bizi dinliyordu.
"İyi oturuyorum sen?"
"Selin kendimi iyi hissetmiyorum bana gelirmisin? " dediğinde Can ani bir firenle durdu.

Şaşırarak ona baktığımda elimden telefonu alıp hemen kapattı.
"Napıyorsun yaa!"
Dediğimde burnundan soluyordu.

Neden bukadar sinirlenmişti ki?!
Evet Merte arkadaşım dediğime bakmayın. Eski erkek arkadaşım.
Can farketmeden sinirle beni kucağına aldı! Ağzım açık onu izlerken kıpırdanıyordum çünkü bırakmasını istiyordum.
"Ya bıra-"
Konuşmamı engelledi!

Dudaklarıyla! Çok sert öpüyordu. İç sesim yine devreye girdi.
'Yarın birşey hatırlamicaksın öpsene kızım doya doya'
Mantıklı.
Karşılık verdim. Arabanın camları siyah olduğu için dışarıdan gözükmüyordu. Bu yüzden çekinmeyerek bacaklarımı açtım ve iyice kucağına oturdum.

Ellerimi ensesine atarak kendimi ona bastırdım. İkimizinde ağzından zevk inleyişi çıktığında utanmayarak erkekliğine sürtündüm...

Öpüşmemiz gittikçe ileri gittiği için ikimizde ayrıldık. Nefesimi zar zor alıyordum.
'O senin arkadaşın! Ne Yaptığınızı sanıyorsunuz siz!'
Diyen iç sesimi onaylayarak kucağından kalktım ve kendi yerime geçtim. İkimizde dakikalarca konuşmadık sadece öyle yola bakıyorduk. Arabayı çalıştırdı ve eve doğru sürmeye devam etti.