KARANLIK

SİNEMA

Nahide Babaşlı-Saydım

Umarım beğenirsiniz😘 sizi çok seviyorum. Multimedyadaki kapak fotoğrafını siz beğendinizmi?
Neyse hadi başlayalım👇👇👇

Sabah erkenden kalkıp kısa bir duş aldım. Temiz iç çamaşırlarımı giyip altıma tayt üzerimede yarım swit tşört giyindim. Evet bugün beden vardı. Oyüzden rahat giğinmiştim. Saçımı maşayla dalgalandırıp öndeki saçlarımı arkaya yatırdım. Büyük boy aynamın karşısına geçip eyeliner ve dudak parlatıcımı sürdüm.(aylaynır'ı yanlış yazdıysam siz düzeltirsiniz) çantam saten hazırdı bu yüzden çantamı alıp aşşağıya indim.

Annemlerin yanına gidip ikisinin yanğınada sulu bir öpücük kondurdum.
"Şöyle öpmesene kız" kızgınlığı tabikide yapmacıktı. Yani şaka amçlı. Babamdan harçlık kopartmam için sırnaştım.
"Benim yakışıklı babam bugün nasılsın?" Diye sorduğumda hemen sırıttı
"İyiyimde busefer ne isticeksin bakalım?" Diye sordu. Bak kızını nasılda iyi tanıyo.
"Yoooğğğk canım ne isticem yani azıcıcık harçlık versen yeter yani" dediğimde gülerek elini cebine attı. Yuh biz ne ara bukadar zengin olduk lan. Yani zenfiniz. Siz şimdi zenginsiniz ozaman neden annen işleri yapıyo? Diye sor aksınız diğmi?

Babam anneme çok ısrar etmişti sen yorulma diye ama annem istememişti. Nekadar saf bir aşk...

Babam 500TL verdiğinde yanağına sulu bir tanedaha öpücük kondurdum. Ne yani yuh demeyin. Herzaman gidip babamdan para istemiyorum. Param bitince istiyorum.
"Hadi ben çıkar" deyip bordo kadife spor ayakkabılarımı ayağıma geçirdim ve müzik eşliğinde okula gitmeye başladım🎶🎶🎵🎵🎵🎵🎵🎶🎵🎶🎙🎹🎸🎷🎧🎻🎺🥁

Sınıfa çantamı bırakıp kantine indim. Selin orada oturmuş telefonuyla uğraşıyordu. Hemen ona gözükmeden sıraya girdim.
"Mehmet abi 2 kahveyle 2 karam verirmisin?"
"Hemen geliyo" dedikten sonra kahveleri yapıp bana verdi.
"Teşekkürler" diyip Selinin yanına oturdum.
"Bak sana ne aldımm?" Diyip karamı gösterdim. Çünkü biliyordumki dünki şeyden dolayı bana kızıcaktı.

Yüzüme baktı ve şaşıracağım şeyi bana söyledi.
"İstemiyorum" gözlerimi büyültüp konuşmaya başladım
"Sen ve Karam ve istememek. Kızım kıyametmi geliyo ne diyosun sen?" Deidim. Başka ne diyebilirdimki?! Selin Karam tutkunuydu.
"Bak dünki şeyse gerçekten özür dilerim" yüzü kızardı. Neden kızardı?! 😱😵 yoksa bu-bunlar.....
"Siz ne yaptınız dün anlatsana" diye sorduğumda utançla konuşmaya başladı.
"Hi-hiç bir şey nolduki?" Diye kekeleyerek sordu.
"Sen ve Karam istememek pek normal bir şey değil"devam ettim.
"Neyse Can'a sorarım gelince arkadaşça neler yaptınız" gözlerini büyültüp konuşmaya başladı.
"Hayır yani niye soruyosun? Oturduk film izledik okadar hem sen ne yaptın Kayrayla arkadaşça?"

Ayağa kalktık ve sınıfa çıkmaya başladık. O sırada anlatmaya başladım.
"Beni kocaman bir lunaparka götürdü. Ama hiçkimse yoktu bende sordum oda dediki 'senin için kapattım' dedi. Sora hepsine bindik ama Kayranı yükseklik korkusu olduğu için dönme dolaba binemedik" dediğimde hem sevinçten hemde şaşkınlıkla çığlık attı. Koridordakiler bize bakarken bir şey demeden yukarı çıkmaya devam ettik. Herkez önüne döndüğünde konuşmaya başladı.
"Gocaman çocuk hemde Meriçle senin için kavga etti. Buna cesaret ediyorsa neden yükseklikten orktuki?" Desiğinde yaptığım şey aklıma geldi. 32 diş sırıtırken yaptıklarımı anlatmaya başladım.
"Bende onun arkasından gözlerini kapattım. Dediki 'nereye' bende 'sürprüz' diyerek onu dönme dolap'a bindirsim."
"Eeeeğğ nasıl bir tepki verdi?"
"Gözlerini kapadı" dediğimde sınıfa gelmiştik bile. Meriç herzamanki yerinde oturup arkadaşlarıyla konuşuyordu. Yerimize oturduğumuzda Can kapıdan içeri giriyordu.

Sinsice sırıtıp Selinin kulağına eğildim.
"Ben sıkıştım tuvalete gidiyorum" deyip Selinin konuşmasını dinlemiyip ayağa kalktım. Can yanımdan geçerken yanağıma makas attı.
"Naber fıstık?"
"İyi" dedim ve tuvalete doğru ilerledim. Tuvalette bir şey yapmicaktım sadece bahane olsun diye söylemiştim.

Elimi yıkayıp saçımı düzelttim. Gömleğim azıcık kırıştığı için belimi düzelttim ama düzeltirken etek azıcık yukarı çıkmıştı. Saten kısaydı şimdi iğice kısalmıştı. İç sesim araya girdi.
'Amannn boşver. Nolucak sanki?' Doğru konuşuyordu ama buzamana kadar neredeydi.
'Sen neredeydin buzana kadar?' Diyip kızgınca sordum. Beni kâla almayıp konuştu.
'Kafamı dağıttım biraz' dediğinde gözlerimi devirdim ve tuvaletten çıktım. O sırada Kayra yanıma geldi.
"Naber?" Ona döndüm.
"İyiyim sen?" Derin bir nefes alıp verdi.
"İyi bende" ikimizde sınıfa girdik.

Meriçe gözüm kaydığında sinirlice soluk alıp veriyordu. Bundan korkmadım değil. Selin önde Can arkada otururken Selinin yanına oturdum. Kayrada Can'ın yanına geçti. İyi anlaşmışlardı herhalde. Seline yaklaşıp kulağına sadece onun duyabileceği bir şekilde fısıldadım.
"Noldu?! Nededi?! Ne konuştunuz?!" Sorularımı ona yönelttiğimde sinirli bir şekilde suratıma baktı.
"Sen neden beni yalnız bırakıyorsun?"
"Ya toletim gelmişti işte" yaklaşıp gönlünü almaya çalıştım.
"Bugün sinemaya gidelimmi hem bak ben ısmarlicam bir dahada seni yalnız bırakmicam söz" yavru köpek bakışlarımı Seline attığımda azda olsa yumuşamış gibiydi.
"Bakma şöyle"
"Gelicekmisin"
"Aburcuburlarda senden" buna rağzıydım çünkü ben berkide düşünmeyip yalnış bir şey yapmıştım.
"Tamam" dediğimde önüne döndü.
Selinin ağzından;
Nida gittiğinde Canla yalnız kalmıştık. Aslında Canla dün akşam bir şey yaşamamıştık. Sadece öpüştükten sonra ikimizde ayrılıp odama gitmiştik. Sonrada uyumuştuk. Bunu hatırlayabiliyorum az çok ama kesinlikle öpüşmek dışında bir şey yapmadık. Can bana dönüp
"Dün akşam" durdu. İkimizde durduk. Ne diyebilirdikki? Bu şey ikimizinde isteğiyle olmuştu yani öpüşmemiz. Derin bir nefes aldı.
"Yani bak gerçekten özğr dilerim. Öpüşmemiz dışında hiçbir şey olmadı walla-" sözünü keserek lafına atladım.
"Bana açıklama yapmak zorunda değilsin. Her şeyi az çok hatırlıyorum ve" durdum. Derin bir iç çektim.
"Ve yani aramızda başka şeyler olsa bile bu doğru olmaz tamammı? Biz yakın arkadaşız ve arkadaşlar birbirlerine böyle davranmazlar" bukadardı. Düşüncelerim berki dediklerimden farklı şeyler söylese bile ağızım yalnızca bunu diyebiliyordu.

Hiçbir şey demeden arka sıraya geçti ve öylece oturdu. Bende her şeyi berbat etmemek için sessizliğimi korudum.

Nida geldiğinde kendini affedirmeye uğraşıyordu. Bende daha fazla üstelemeden sinema teklifini kabul etmiştim. E o ısmarkıyo ne demişler?
'Nerde beleş oraya yerleş'

2. Dersin sonuna gelmiştik ve kafam çatlamak üzereydi. İki ders Matematik olurmu yaaağğğğ. Nidağ'yı dürtüp kulağına fısıldadım.
"Kanka bune yağ? İki ders Matematik olurmu!? Başım çatladı yeminlen" diye fısıldadım. Oda bıkkınlıkla bana döndü.
"Kardeşim sabret 4 dakika 34 saniye kaldı" dedi.

Evet saniyeleride sayıyorduk! Tahtadakileri deftere geçirmeye başladım. Kolum ağrımıştı artık çünkü bu canım en sevdiğim! Matematik öğretmenimiz bize sabahtan beri yazdırıyordu! Can ve benim konumu Nida'ya söylemek istemiyorum çünkü.... Biz yakın arkadaşıyız anlarsınızya kanka gibi. 'Selin kanka dediği çocuğa gözmü takmış?' Diye düşünebilirdi. Yada ben öyle sanıyorum.
"Kaç dakika kaldı?" Can kulağıma eğildi.
"2" dedi ama ben bunu Nida'ya sormuştum. Ve sessiz sormuştum. Pekiya nasıl dudu.

Yavaşça kafamı arkaya çevirdiğimde beni umursamayıp önüne döndü.

Zil çaldığında sesli bir oh çektim. Ama bunu hoca duymuştu.
"Birileri dersin bitmesine çok sevinmiş bakıyorumda!" Dediğinde utançla başımı öne eğdim.
◇◇◇◇◇◇◇◇

Okulun bitiş zili çaldığında Nidayla aşşağıya indik. Evlerimiz azıcık uzaktı yani. Dört mahalle ileride oturduğum için ben ondan daha çabuk eve varmış oluyorum.

Evimin önüne yaklaştığımızda Nida'nın yanağına bir öpücük kondurarak konuşmaya başladım.
"Ben hazırlanırım,sende hazır olduğunda beni ararsın buluşuruz" iki adım gerilerken gülümsedi.
"Tamam ben sana haber veririm" dediğinde el sallayarak eve doğru ilerledim.

Merhabaaaa♡♡♡♡♡♡
Nasılsınız? Bende iyiyim. Kusura bakmayın bağzı yerlerde yazım yanlışı olabilir çünkü telefondan yazıyorum. Sizi çok seviyorum. Vote ve yorumlarınızı atmayı unutmayın. Sizleri çook seviyorum. Lütfen hikâyeyi paylaşınki daha büyük bir aile olabilelim.

Seviliyorsunuz💋💋😘