Nefret ettiğim fizik hocamız sınıfa girdiğinde oyun oynamakla meşguldüm. Sen ise tavuk çiziklerinden yapıyordun, yine.
"Evet gençler, bugün proje ödevlerinizi dağıtacağız. Sun Tae, lütfen gelip beyaz kağıtlardan birini seç ve her sıraya bir tane bırak."
Sun Tae 'nin ikimizin olduğu sıraya kağıdı bırakırken parmaklarını bileğime sürmesi tüylerimi diken diken etse de gözlerin üzerimde olduğu için sesimi çıkaramamıştım. Çünkü bana bakıyordun ve sesini duymak falan istemiyordum.
"Herkes yanındaki ile ortak proje yapacak. Performans notu olarak kullanacağım için dikkatli yapın."
Anımda bakışlarım sana dönmüştü. Gözlerin gözlerim ile kesişince yüzümü buruşturarak kafamı çevirdim. Seninle bir şeye ortak olmaktan nefret ediyordum.
"Sen yap ödevi. Ben seninle yapmam."
Yüzünde alaylı bir sırıtma oluştu. Sanırım ilk defa seni gülümsemekten başka bir şey yaparken gördüğümden şaşırdığımı inkar edemem.
"Tamam, hocaya da tek başıma yaptığımı söylerim o zaman. Sonuçta fiziği kötü olan ben değilim."
"Sadece ben yapayım?"
"Beraber yapın dedi."
"Ben seni istemiyorum?"
"Ben istiyorum?"
Gözlerimi kısarak eğlenen suratına bakmıştım. Bu sefer bacağımdan nefret etmeyi umursamadan sert botlarımla bacağına tekmeyi basmıştım.
"Kes sesini."
Acıyla bacağını tutmuş ve gözlerini kapatmıştın.
"Cidden... özel üretim huysuzsun."
Senden, lanet olası fizikçiden, performans ödevlerinden ve seninle bir şey yapmaktan nefret ediyorum.
