Dark ᴶᴶᴷ

20.19

Gri na dakikalarca dikili kaldığı yerde Yoongi'nin dediklerini duymuyor, uzun zamandır hissetmediği kalbinin atmaya başladığı andan beri etrafla ilgilenmiyordu.
Donuk bakışlarını saraya çevirdiğinde Jungkook'u terasta görememişti. Adımını attığında sendelese de ardından koşar adım saraya doğru gitmişti.

Merdivenleri çıktıktan hemen sonra büyük odanın önüne gelip beklemeden içeri girdi. Jungkook'u yerinde göremeyince odadan çıkıp duraksadı. Odasında olabileceğini düşünürken çoktan merdivenlerin yarısına gelmişti. Merdivenleri hızlı çıktığından nefesi tıkanmış, hâlâ alışamadığı kalbi hızını artırmıştı.

Son katı da çıktıktan sonra Jungkook'un odasının önüne gelip nefes nefese içeri girdi. Jungkook'u yatağında uzanır bir şekilde görünce yatağa doğru ilerleyip dip tarafında durdu.

"Ne demek oluyor bu?"

Çatık kaşlarla sorarken hâlâ nefes nefeseydi.

"Ne ne demek oluyor?"

Gri na histerik bir şekilde sırıtırken bakışlarını kaçırıp başını eğmişti. Ardından tekrar bakışlarını Jungkook'a çevirdi. "Bilmemezlikten geldiğini biliyorum."

Jungkook sırıttıktan sonra kapalı olan gözlerini açıp, yatakta doğrulup oturur bir pozisyona geldi.

"Giderek zekileşiyorsun.. ama kalbinin neden atmaya başladığını anlayamayacak kadar aptalsın."

Gri na kaşlarını çatıp karşısındaki bedene bakmaya devam etti. "Kararını değiştirmene neden olan şey ne? Ne değişti?"

Jungkook ciddileşip yatağından kalkıp fazlaca geniş olan odada turlamaya başladı.

"Hiçbir şey. Sadece öyle istiyorum."

"Öyle istiyorsun? Sana sözlerini hatırlatayım mı Jungkook?"

Jungkook arkasını dönüp kaşlarını çatarak Gri na'ya baktı. "Aklında bana ait olan bir çok söz var. En çok hangisine takıldın?"

Gri na gözlerini devirip derin bir nefes aldı. Jungkook'un zihin okuma gücü yüzünden konuşmasa daha iyiydi. Madem söyleyeceklerini biliyordu boşa ağzını yormazdı.

" 'Karşılıklı olmayan bir aşk hiçbir şeyi yapamaz' en çok takıldığım sözün bu. Benim kalbim atsa neye yarayacak ki? Söylesene Jungkook. Teklifini kabul ettiğimde sen beni sevme çabasına girdin mi ki? Beni sevebilecek misin?"

"Niye beni seviyormuş gibi konuşuyorsun?"

"Hayır, sadece merak ediyorum. Mi ri'ye beni sadece çıkarların için kullandığını, hiçbir değerim olmadığını ve bir köleden ibaret olduğumu sen söylemiştin. Bunlara rağmen beni sevebilecek bir yüzün var mı merak ediyorum."

Tuhaf bir şekilde Jungkook'un o gün söylediği sözler Gri na'yı kırmıştı. Değer vermediği birinin sözleri onu neden kırıyordu merak etmedi değildi. Dolmaya başlayan gözleriyle Jungkook'a arkasını dönmüştü. Ağladığını görüp yanlış anlamasını istemiyordu.

"Benden etkilenmeye başladığını biliyorum, Gri na. O gün sözlerimin seni kırdığını.. biliyorum."

Gri na hemen arkasından gelen sesle tüyleri diken diken olmuştu. Her şey allak bullaktı. Bir şey anlayamıyordu. Öne doğru bir adım atıp arkasını dönüp Jungkook'a baktı. Eğer adım atmadan direk dönseydi onunla burun buruna gelecekti. Düşüncesi yutkunmasına neden olurken bakışlarını Jungkook'un yüzünde gezdirdi.