-17-

787 70 24
                                    

Yoongi sessiz bir şekilde aralık kapıyı açtı. Tamamen düzenlenmiş odalarını üstünkörü süzdükten sonra gözü tek şeye takılmıştı. Hoseok kurumuş kıyafetlerini dikkatlice katlarken son zamanlarda diline takılmış olan vokal şarkının melodisini mırıldanıyordu.

İçeri adımlarken henüz birkaç adım atmıştı ki Hoseok katladığı kazağı sert bi şekilde diğerlerinin üstüne koydu. Odaya giren kişiyi tahmin etmek pek zor değildi. Yoongi, ne zaman özellikle gürültü yapmamaya çalışsa mutlaka solukları hızlanırdı.(Birbirini soluklarından tanıyan Sope ❤️)

Umursamayarak katladığı kıyafetlerini düzeltmeye devam etti. Burnundan hızla verdiği nefesler ve sıktığı dişlerinden kasılan çenesi sinir boyutunu gözler önüne seriyordu.

Yoongi fark edildiğini anlamıştı. Birbirlerini soluklarından tanıyacak kadar yakınlardı, çoktan fark edilmesi gerekiyordu üstelik. Ancak Hoseok görmezden gelmişti. Ağır adımlarla dibine kadar ilerleyerek gözlerine bakmaya çalışan Yoongi'yi ilk defa bu kadar ciddi bir şekilde yok sayıyordu.

"Kızdığını biliyorum."

Omuzunun üstünden derin nefesler alarak sakinleşmek için duraksayan Hoseokun kulağına fısıldadı. Tüyleri diken diken olsa da kırgınlığı her şeyden ağır basar duruma gelmişti. Alıngan olduğunu biliyordu, yine de... Ah, hadi ama canım, kim olsa alınırdı!

"Hatta kırıldığını..."

Hoseok daha fazla dayanamamış olacak ki yatak ve Yoonginin arasında sıkışmış bedenini bir anda sıyırdı. Odadan çıkmak için yelteniyordu ancak Yoonginin pes etmeye hiç niyeti yoktu. Tek seferde kavradığı kolunu sertçe çekerek kaçırıp durduğu göz teması için iyice yaklaştırdı kendine.

Hoseok ani hareketle afallasa da en ters bakışlarından geri adım atmıyordu. İnadı tutmuştu işte, Yoonginin burnunun biraz olsa sürtmesi işine yarayacaktı. Yine de Yoonginin sinirden yoğunlaşan gözlerinin, kendi gözlerinin derinliklerindeki kırgınlığı apaçık görebildiğinin farkındaydı. İster sert baksın, ister boş,nafileydi.

"Arkanı dönüp gidemezsin, Hoseok."

İyice sıktığı dişleriyle kolunu kurtarmak için çabaladı ama Yoongi oldukça kuvvetliydi. Üstelik sinirliydi de. Hoseokun, odada verdiği tepkinin kaynağını anlamasını bekliyordu. Biliyordu aslında ama nedense bilmemezlikten gelmiş gibi görünüyordu.

"Yüzüne bakmamı bekleme, Yoongi."

"Bu kadar yükseleceğini tahmin etmemiştim. Ayrıca değil sıradan bir temas, tesadüfen de olsa başkalarının sana dokunmasını istemiyorum."

Hoseok bir gün içerisinde daha ne kadar şaşırabileceğini hesaplamaya çalıştı. Yedi yıldır beraber olup kardeş gibi bağlandıkları birinden kıskanıyordu onu! Yoonginin kıskanç olduğunu biliyordu, sadece şu durumda bu kadar yükselmesini sağlayacak fitilin sebebinin Taehyung olması saçmaydı.

"Kardeşimden kıskandığının farkında mı-"

"Yıllar geçtikçe kardeşlikten öte duyguların oluştuğunu adın gibi biliyorsun, Hoseok."

Yoongi farkındaydı elbet. Birbirleri hakkında ne kadar çok şey biliyorlarsa o kadar çok zayıflaşıyor, zaaflanıyorlardı. Hayır diyemiyor, görünce enerji doluyor ya da özellikle ilgilenerek ona karşı merakını ve endişesini gideriyordu.

Jealous-sweet/ NamJinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin