UMUT KAYA - MEVSİMLER GEÇERKEN
MİRZA KARACABEY
Her geçen saniye yüreğime basan ağrı nefes almamı zorlaştırıyordu. Her gece gördüğüm rüyadan uyanınca böyle oluyorum. Göğüs ağrısı ve nefes alamamak.
Uzandığım yerden kalkıp oturur pozisyona geçtim. Ellerimi saçıma atıp arasına soktum. Gözlerimi kapatıp ciğerimin son köşesine kadar gidip derin bir nefes aldım. Gözlerimi tekrar açarken nefesimi bırakıp elimi saçımdan çektim ve yana dönüp yataktan çıktım. Komidinin üstünde duran sigara paketinden bir dal çıkarıp çakmağı aldım ve ayaklarım çıplak zemine bastırıp odanın içinde bulunan balkona ilerledim.
Kapıyı açıp soğuk zemine bastım. Efil efil esen rüzgar vücuduma çarparken üşümeye başlamıştım ve bu benim zerre umrumda değildi. Elimdeki sigarayı dudağıma yerleştirdim sağ elimi siper edip sol elimle çakmağı çaktım ve başımı hafif yana yatırıp sigarayı yaktım.
Yanan sigaradan derin bir nefes alıp dudaklarımdan çıkarıp iki parmağımın arasına aldım gökyüzüne başımı kaldırıp zehirli dumanı dudaklarımdan dışarı saldım. Esen rüzgar ile havaya karışıp ilerledi.Gözlerimi gökyüzündeki yıldızlara takılı kaldı bir müddet. Güzel gözlüm efsunum orda mısın? Beni görüyor musun? Eğer orada isen gör halimi sensizlik beni ne hale getirdi. Tek dostum olan sigaraya biraz daha sarıldım. Sana sarılamamak çok kötü ama senin yerini doldurmayan sigaraya sarılmak biraz daha Çakır keyif.
Gözlerimi kapatıp derin bir nefes alırken sol gözümden düşen bir damla yaş yanağımda yol oldu. Gözlerimi tekrar açarken sağ gözümden bir damla düştü. Sigarayı dudaklarıma tekrar yerleştirip derin bir nefes aldım ve dudaklarımdan dışarıya saldım. Sigaranın olduğu elimi indirmeyip tersi ile yanağımı sildim.
Buradan erkekler ağlamaz diyene sesleniyorum. Sevdiğini kaybedince oyuncağını kaybetmiş çocuk gibi ağlıyoruz.
Ve bu göz yaşlarını başkası değilde kendimiz silince işte o zaman yüreğimizde bir yara açılıyor ağlamamıza neden olan yaranın yanına.
HAZEL
Nefes nefese uyanırken rüyamdan, uzandığım yerden oturur pozisyona geçerek derin derin nefes alarak kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Her zaman yaşadığım durum olunca artık kendi kendimi ben sakinleştirmeye başlıyorum.
Ellerimi gözlerime atarak avuç içlerim ile ovaladım. Ellerimi gözümden çekerek yorganıma attım ve üstümden kaldırdım. Yatağın yanındaki duran tekli koltuğun üstündeki hırkamı aldım üstüme geçirdim ağır ağır.Yataktan kalkıp yerdeki panduflarıma ayağıma geçirdim komidinin üstünde duran telefonumu elime aldım. Kilidini açıp saate baktığımda yine alarmdan önce kalktığımı gördüm. Alarm uygulamasına girdim alarmı kapatıp hırkamın cebine attım.
Ayaklarımı hareket ettirip önce odamda bulanan banyoya girdim. Aynanın karşına geçip ilk olarak kendime baktım.
Ölü bir ruha benzerken ayakta durup nefes olan ölü olmuştum.
Elimi gecenin kasvet veren gökyüzünü andıran siyah saçlarıma atarak karıştırdım. Gözlerimi aynadan çektim musluğu açıp elimi yüzümü yıkadım. Banyodaki işimi bitirip odadan çıktım.
Başımı sağa çevirerek koridorun sonundaki odanın kapısına baktım. Henüz erken bir saat olduğu için abim kalkmamıştır.Merdivenlerden ağır ağır inerek mutfağa girdim. İlk olarak çayın suyunu koyup buzdolabına ilerledim. Kahvaltılıkları çıkarıp hemen arkamdaki masaya koydum. Dolabın kapağını kapatıp kapağındaki fotoğrafa baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR AŞK VE BİR KAÇ BEDEN
ChickLitGözlerin gözlerime değince anladım senin benim, benim senin için olduğumuzu. Acıdan kavrulan bedenime su dökmeye mi geldin yoksa. Gerçekler canımı acıtırken kalbim de kapanmayan bir yara vardı. Halbuki bu yarayı senin şifalı elin, aşık bakışların, h...