22. BÖLÜM

14 2 0
                                    

Gazapizm - unutulacak dünler

Hayat normale dönüyordu bizim için. Sevdiklerimiz ile birlikte kötü günlerin üstesinden geliyorduk. Egemen hastaneden çıkmış eve gelmişti. Hastaneden çıkalı 1 hafta olmuştu. Bu süre içinde bir tek ben okula gidip geliyordum. Eylül bir gün geliyor bir gün egemen ile vakit geçiyor du.
Bu süre içinde ne muratı ne yılan kız kardeşini görmüştük okulda. Ama duyduğuma göre murat rahatsızlandığı için okula gelemiyor. Kız kardeşi de ona bakıyor dedirtiyorlar dı okulda. Ama işin doğrusunu herkes bilincindeydi olayın.

Telefonumun titremesi ile cebimden çıkardım. Aynı anda mirza nın da gözü bana kaydı duran trafiği fırsat bilerek.
Tanımadığım bir numaradan mesaj gelmişti.
Mesajı açıp okumaya başladığım da sinirim tepeme çıkmıştı yavaş yavaş. Ama bunu mirza ya belirtmek istemiyorum zira bu telefonu alır masaj atanı bulur ona monta lar dı.

0535 045....

Duyduğuma göre biricik sevgili arkadaşını kardeşini dövmüşler kısmetse inşallah aynısını sana da yaparlar canım. Ama merak etme murat ve esil tekrardan tam bomba geri dönünce ne yapacaksınız. Yerinde olsam kimseye güvenmezdim. Onlar bir şey istiyorsa mutlaka alır ve yaparlar.

Sesli bir şekilde yutkunurken mirzaya belirtmemeye çalıştım. Aklı sıra beni korkutmaya çalışıyorlardı. Ama bunu kim niye atmıştı onu anlamadım.
Numara muratın değil di.
O zaman geriye bir tek esil kalıyor.
Onun böyle şeylere aklının çalıştığına emin değilim ama o yılan bakışlı dan herşeyi beklerim doğrusu.

... Gülüm iyi misin.. Mesaj kimden?...

Mirza nın sesi ile kendime gelip bir yalan düşündüm.
Hadi ama bul bir şey hazel.

Ona içten gülümsemeye çalışarak döndüm.

... Mağazalar işte indirim diyorlar...

Mirza tek kaşını kaldırıp... Aynı anda bir çok mağaza bir mesaj da birleşip mi sana mesaj atıyor.. Sen versene şu telefonu bir... Dedi.

Mirza attığım yalana daha doğrusu benim doğru atamadığım yalana inanmayıp arabayı sağa çekti ve telefonumu ben bir şey diyemeden elimden aldı.

Mesajı okurken yüzü şekilden şekile renkten renge girdi. Sonunda öfkeli bir şekilde bana dönerek bağırmaya başladı.

... Hazel senin amacın ne seni de mi kaybedeyim.. Böyle bir mesaj geliyor hala akıllanmak yerine benden saklamayı tercih ediyorsun...

İçli bir nefes alıp... Ama canım sana söylesem ne yapacaksın ki hangi sıfat ile bana bu mesajı atanın ya murat ya da esil olduğunu bildiğimiz için karşılarına çıkacaksın... Dedim.

Mirza inanmayan bakışlar işe tek kaşını kaldırıldı.

... İnanmıyorum sana hazel.. Ben bir şey yapamazsam bile can ya da özcan devreye girecekti.. Bunu da abilerin sıfatı olarak yapacaklar dı.. oldu mu?...

Mirza sinirle elindeki telefonumu sıkarken ellerimi saçıma sokup bir kaç saniye düşündüm ve başımı kaldırdım.
Elimi saçımdan çekip diğer boşta ki elinin üstüne koydum.

... Canımın içi herşeyim sen beni yanlış anladın.. Ben o anlamda demek istemedim.. Sadece sana şimdi söylesem bile sinirlenmekten başka bir şey yapamayacaksın onu diyorum.. Tamam abimlere söyleseydim onlar müdahale ederdi...

Mirza tuttuğum elime bir saniyeliğine bakıp sözlerimin üstüne bana ilk defa gösterdiği sert çehresi ile döndü.

... Bir dakika söyleseydim derken.. Yani bunu da mı söylemeyecektin .. Sen kafayı mı yedin hazel Allah aşkına.. Ne yapmaya çalıyorsun sonunda bizi delirtecek misin?.. Bu kafana buyruk işlerin canımı sıkmak ile kalmayıp beni deli ediyor hazel...

BİR AŞK VE BİR KAÇ BEDEN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin