Yağmur damlaları yüzüme minik damlalar haline düşerken tekrar derin bir nefes aldım.Üzerimdeki gri eşofmanın kapşonu yüzümü gizliyordu.Yoksa dışarda tüm insanların yaptığı gibi rahat koşamazdım.Gazeteciler rahat bırakmıyordu kesinlikle.Yağmurun minik damlaları hacmini büyütüp iri damlalar haline dönüşmüştü.Yüzüme düşen her bir damla ince,cılız bir ses çıkarırken aynı zamanda hafif bir sızlamaya da neden oluyordu.Tempomu arttırıp daha hızlı koşmaya başladım.
Tamam bu durumda başıma ne gelirdi bilmiyorum ama bu hızda koşarken en azından biriyle çarpışmamayı umuyordum.Ta ki bu yağmurda sırf gösteriş olsun diye minicik şort ve askılı bir badi giymiş kadının aniden durmasıyla işler karıştı.
Önce kendimi durdurmaya çalıştım.Beynim komut veriyordu ama aptal bacaklarım bir türlü durmuyordu.Daha sonra ellerimi öne uzatıp üzerine düşmemek için onu ileri itecektim ki olan çoktan oldu.Altımdaki beden çığlık atarken hızlıca üzerinden kalktım.Ellerim betona sürtünmeden dolayı soyulmuştu.Onun dışındada başka hasar yoktu zaten.
Bakışlarımı kadına çevirdiğimde bacakları soyulmuş ve kanıyordu.Hızlıca eğilip kucağıma aldım daha sonrada hemen bir kaç adım ötedeki banka otutturdum.Kadın ağlamayı bırakıp yüzüme bakınca aheste aheste gülümsedi.Etrafıma bakıp peçete ve su alabileceğim bir yer var mı diye bakındım.Bir kaç metre ötede sosisli satan bir adam görünce hızlıca ayağa kalkıp oraya doğru yürüdüm.Banktaki kız arkamdan nereye diye bağırmaya başlamıştı.
Peçete ve suyu alıp geri banka döndüğümde kız yağmurdan ıslanıp adeta ıslak köpeklere dönmüştü.Aptal kadınlar her zaman aptal olduklarını gözüme sokuyorlardı. Üzerimdeki kapşonlu eşofmanı çıkarıp kıza giyindirdim. Daha sonra tek kelime etmeyip peçeteyi su ile ıslatıp bacaklarını temizledim.
Kafamı kaldırıp kadına baktığımda hülyalı hüyalı bana bakıyordu.Su ve peçete ile işim bitince suyu içmesi için kadına uzattım.Şişeyi elimden alıp kapağını açtı ve ağzına götürdü ben suyu içeceğini sanarken dilini şişenin çevresinde gezdirdi.
Dilini arsızca şişenin içine sokup çıkarırken.Jr Christopher çoktan ayaklanmıştı.Tam o sırada kadın dilini durdurup şişeyi banka bıraktı ve gözlerini tam arkama kilitledi.Merakla arkama dönüp baktığımda dudaklarım yavaşça açıldı.
Önce kendime baktım, üzerimde bordo tişört, gri önü deyimi yerindeyse çadır olmuş bir eşofman ve bacaklarımın üzerinde bir bacak.Daha sonra kadına baktım,üzerinde benim eşofman üstüm, altında mavi bir şort, bacakları benim dizlerimin üzerinde ve yanakları yaptığı şey yüzünden kızarık.
Başımı tekrar arkama çevirince uzun simsiyah saçlarını tepeden topuz yapmış, siyah eşofmanlarıyla karşımda duruyordu.Önce yanımdaki kadının yüzüne daha sonra benim yüzüme baktı uzun uzun daha sonra soğukça gülümseyip başını iki yana salladı.Ve ben daha ne olduğunu anlamadan hızlıca yanımızdan uzaklaştı.
Dizlerimdeki bacakları hızlıca iteleyip ayağa kalktım.Ellerimle saçlarımı çekiştirirken bir yandan da ''Lanet olsun'' diye bağırıyordum.''Lanet olsun, Lanet olsun sürekli aynı şey oluyor kızı tavlamaya çalıştıkça hata yapıyorum.'' Kadını arkamda bırakıp hızlıca arabama doğru koşmaya başladım.
******
''Ahhh evet tanrımm daha hızlı'' Parmaklarımı saçlarına geçirip kafasına ben yön vermeye başladım.Saçlarından tutup aletimin başına kadar çekip hızlıca sonuna kadar itiyordum.Penisimi tamamen ağzına alabilen nadir sürtüklerden biriydi.''Ahh evet dişlerini hissetmek istiyorum''
Şirkette, odamdaki deri koltukta oturuyordum.Dizlerimin dibindeki fahişe ise beni bir türlü getiremiyordu.Saçlarından tutup hızlıca çekitim.Penisim ağzından çıkmıştı.Bu aptal sürtük beni ağzıyla boşaltamıyorsa, başka yerleriyle boşaltmak zorundaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acı Tutku Aşk +18
Genel Kurgu"+18 İçerik içermektedir." Bu hikaye acıdan, tutkudan ve biraz da aşktan ibarettir... -Tüm hakları saklıdır.