"Benim de aklıma gelmezdi." dedim.
"Senin için bir görevim var." dedi Asena.
Görev demek WSSU'dan kurtulmak demekti benim için. Hem Diana'nın elinde temiz kıyafetler, kostümüm ve katanalarım vardı. O yüzden
"Seni dinliyorum." dedim hemen doğrulup oturarak.
"Belki bilmiyor olabilirsin ama 4. Dünya Savaşının bittiği yıl kazara patlayıp bütün Güney Amerika Kıtasındaki yaşamı bitiren bomba aslında WSSU'nun daha büyük bir şeyi gizlemek için kullandığı bir hikayeydi." dedi dişi kurt.
"Bütün kıtayı yok eden bir bombanın varlığından daha büyük ne olabilir ki?" dedim şaşkınlıkla.
"Yabancı metalden yapılma bir meteor." dedi cevap olarak. "Katanaların ve benim zırhım da o metalden yapılma."
"Benim kılıçlarım 11. yüzyıl Japonya'sından geliyor. O metalden olmaları mümkün değil. Tabi eğer sürtünme ve atmosfer teması metale zamanda yolculuk yaptırmadıysa." dedim yine şaşkınlıkla.
"WSSU kurduğu üç araştırma merkezini gizlemek için Güney Amerika Kıtasının tamamına ağaç dikti. Ama bunlardan birisi iki gün önce samuray gibi giyinmiş biri tarafından saldırıya uğradı. Ben ve Helios oraya gitmemize rağmen onu durduramadık. Bize göre onu ancak üçümüz durdurabiliriz." dedi ve lazerleri kapatıp katanalarımı ve kostümümü verdi.
Hemen giyindim ve ortasında dikdörtgen bir masa bulunan ve duvarlara karşı karşıya iki tane televizyon yerleştirilmiş bir toplantı odasına girdik. Odada ablam, sarı zırhlı çocuk -sanırım Helios'tu kendisi- ve Dragon sandalyelere oturmuşlardı. Ben de masanın karşı ucuna, Dragon'un karşısına oturdum. Kısa bir sessizlikten sonra
"Duydum ki bana ihtiyacınız varmış." dedim sessizliği bozarak.
"Ne kadar aciz olduğumuzu anla!" dedi Dragon.
"Ama beni öyle kolay kullanamazsınız. Bazı şartlarım olacak. İlki görev sonrası WSSU peşimi bırakacak. Eğer peşimde WSSU armalı birini bile görürsem öyle bir siber saldırı gerçekleştiririm ki iflas edersiniz. İkincisi araştırmalarım için bir miktar meteor parçası ve meteorla ilgili bulduğunuz tüm verileri istiyorum. Üçüncü ve son olarak tanımadığım, kişilerle iş yapmam, o yüzden herkes bana gerçek kimliği dahil her şeyi anlatacak."
Kısa bir sessizlikten ve birbirlerine Bu ne istiyor böyle lan? diye bakıştıktan sonra Dragon
"İstekleriniz kabul edildi Bay Hunter!" dedi.
Diana ve Helios bir Dragon'a, bir de bana şaşkın şaşkın baktılar.
"Aslına bakarsanız bu kadar kolay olacağını düşünmemiştim." dedim.
"Ne yani, ben WSSU'ya katıldıktan bir hafta sonra Asena'nın gerçek kimliğini öğreniyorum ama o daha WSSU'ya katılmadan hepimizin gerçek kimliğini öğrenecek, öyle mi?" dedi Helios.
"Görünüşe göre öyle."
"Helios'a katılıyorum ve oylama istiyorum." diye araya karıştı Diana.
"Reddedildi. WSSU'un geleceği tehlikede ve sizin kimlikleriniz pahasına bunu göz ardı etmenize izin veremem. Kararım kesin ve değişmeyecektir. O yüzden herkes konuşmaya başlasın." dedi Dragon sesini yükselterek.
Yürü be Dragon! Sayesinde bir sürü bilgi edindim. Dragon'un asıl adı Alex Legendary'ymiş ve Helios'un ustasıymış. Helios'ın adı Martin Master'mış ve daha on yedi yaşında bir çocukmuş. Asena'nın adı Diana King ve Asena'nın güçleri genetikmiş. Zırh ise WSSU'nun bir hediyesiymiş. Ukozyum -meteora bu adı takmışlardı.-, demir, nikel ve krom karışımıymış zırh. Benim katanalarım daha fazla ukozyum içeriyor, çünkü tamamı ukozyum. Ablam ise WSSU'da müdür yardımcısıymış -Dragon ile birlikte-. Dragon bana ukozyumdan küçük bir parça ve keşfettikleri tüm bilgileri içeren iki sayfalık bir dosya getirdi.
"Son bir şey daha öğrenmek istiyorum. WSSU'nun şu anda bulunduğumuz üssü nerede?" diye sordum.
Dragon cevapladı:
"Güney Amerika'daki ana üsteyiz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
2049 NINJA: Katana [TAMAMLANDI]
FantasyPeter Hunter adında bir yetim ona mutluluk veren ve hayatına anlam katan tek şey olan sevgilisinin ölümünden sonra masumları korumak için Ninja olur. Ama o bir kahraman değildir, o halkın gözünde bir suçludur... .......... Adam çığlık atmaya başlayı...