"Her insanın kendisine sorduğu bir sorudur; Ben ne zaman tam anlamıyla mutlu olacağım?"
-"Annen ile konuşurken neler hissettin?"
-"Gerçekleri tam olarak öğrenmiş olmanın verdiği huzur vardı içimde. Ve o an bir yanım anne ve babama hak verirken, diğer yanım onlara hiç olmadığı kadar kızgındı."
-"Neden?"
-"Annemin yaşadıkları bir kadın için kolay değil ve karısını kaybetmek istemediği için çabalayan bir adama hak vermemek olmaz... Yine de sevildiğim halde sevgisiz büyümeme neden oldukları için kızgınım... Kafam çok karışık. Düzelmesini umarken her şey daha da karıştı ve ben bunun altından kalkabileceğimi sanmıyorum." diyen genç kızın sesindeki çaresizliğin içine gizlenmiş kararsızlık Özlem Hanımın kaşlarının çatılmasına neden oldu. Bir süre ne soracağını kafasında tartan Özlem Hanım, merak ettiği konuyu açığa çıkarmak istercesine
-"O günden sonra evde neler değişti?" diye sordu.
-"Her şey! Kurallar belirledik. Sabah kahvaltısı ve akşam yemeği saatlerinde herkes evde olacak. Bir sorun olduğunda herkes bir araya toplanacak ve çözümler aramaya başlayacağız ve şuan aklıma gelmeyen birkaç saçma kural daha."
-"Bu kurallar saçma değil, Deniz. Bir aile ortamında olması gereken kurallar. Birlik ve beraberliği simgelerler."
-"Birlik ve beraberlik için geç kaldık. Ortalama olarak yirmi yıl kadar. Bu basite indirilecek bir zaman değil." diyen genç kız sol bileğinde takılı olan saatine baktıktan sonra "Bugün randevumuz olduğunu unutmuştum ve günler öncesinden Demir ile plan yaptık. Bu sevgili olduğumuzdan beri baş başa takılacağımız ilk özel gün olacak ve ben daha fazla ertelemek istemiyorum. Eğer sorun olmazsa bugünlük bu kadar diyebilir miyiz?"
-"Tabi. Eğer bugünlük bu kadar yetti diyorsan bitirebiliriz."
-"Teşekkür ederim." dedikten sonra oturduğu koltuktan kalkan Deniz küçük bir baş selamıyla odadan dışarı çıktı ve koridordaki sandalyede oturmuş bir şekilde elindeki telefonla ilgilenen Demir'i görmesiyle dudaklarına yerleşen tebessüme engel olamayarak genç adama doğru ilerlemeye başladı.
Demir, kendisine doğru gelen adım sesleriyle başını telefonundan kaldırdığında parlayan mavilerle göz göze geldi ve yavaş bir şekilde oturduğu yerden kalktı.
-"İşin düşündüğümden erken bitti."
-"Anlatacaklarımı hızlı hızlı anlattım... Bugün randevum olduğunu unutmuşum. Özür dilerim."
-"Özür dileme!" Özellikle de burada olmanın nedeni benken.
-"Anlayışın için teşekkür ederim."
-"Psikolog sana yarıyor gerçekten. Yavru bir kedi gibisin." derken binanın çıkış kapısına doğru ilerleyen genç adam, kendisini takip eden adım seslerinin sahibinin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geniş Zamanda SEN - TAMAMLANDI
Чиклит"Bir kız düşünün... Henüz 17 yaşında. Bir kız düşünün... Olabileceğinden fazla olgun, fazla güçlü, fazla yıpranmış. Bir kız düşünün... Anne ve babası tarafından sevilmeyen, ilk aşkım dediği ağabeyi tarafından geride bırakılmış. Kendisinden sevgisini...