29.BÖLÜM

574 43 3
                                    

"Tam mutlu oldum derken hayat aniden fısıldar; Daha yeni başlıyoruz..."

BİR HAFTA SONRA

-"Anlattıklarından yola çıkarsam harika bir doğum günü ve muhteşem bir hafta geçirmişsin diyebilirim sanırım."

-"Kesinlikle diyebilirsiniz. Tek kelimeyle harikaydı ve fazlasıyla umut vericiydi."

-"Demir ile ilgili konularda." diyen Özlem Hanım'ın cümlesini tamamlamasını başıyla onayladı genç kız.

-"Evet. Bana mavi bir gül hediye etti ve mavi güle kendince bir anlam koyduğunu söyledi."

-"Ne olduğunu sorsam fazla mı özele girmiş olurum."

-"Ben de bilmiyorum ki. Söyleyecekken havai fişekler patlamaya başladı. O konuda bir daha açılmadı."

-"Anlıyorum. Peki bu bir haftayı nasıl geçirdin?"

-"Voleybol maçı antremanı, üniversite sınavına hazırlık ve bulduğum her fırsatta kitap okuyarak geçirdim... Tabi bir de Demir ile geçirdiğim vakitler var. Her gün bize geliyor. Ağabeyim inat etmiş gibi aramıza oturuyor ve Demir evine gidene kadar da kalkmıyor."

-"Bu durum canını sıkıyor mu?"

-"Belki ama Demir ile okul çıkışlarında da karşılaşıyoruz. 'Öykü'yü almak için geliyorum .' diyor ama benimle sohbet ediyor. Geçen gün Öykü can sıkıntısından kornaya basarken Kemal Amca yanıma gelip 'Dedeniz sizi bekliyor, Deniz Hanım.' deyip beni arabaya sürükledi." derken dudaklarından kaçan kıkırtıya engel olamazken karşısında oturan Özlem Hanımın da kendisine katılması ile derin bir nefes aldı.

-"Şuanda en çok ne yapmak isterdin, Deniz?"

-"Bir dağın tepesine çıkıp bağırmak isterdim."

-"Ne diye?"

-" 'Hayat, sana rağmen mutluyum!' diye bağırırdım çünkü bu mutluluğu kendimi bildim bileli bekliyorum."

XXXXXXXXXXXX

Kapıdan dışarı adımını atar atmaz esen sert rüzgarın yüzüne vurması ile üşüyen genç kız, rüzgarın etkisiyle sulanan mavi gözleriyle Kemal amcayı ve arabayı aramaya başladı. Büyük bir hüsranla sonlanan arayışı ile cebindeki telefonu çıkarıp rehbere giren genç kız duyduğu yabancı ses ile bakışlarını hızlı bir şekilde sesin geldiği tarafa çevirdi.

-"Deniz." karşısında duran ve sanki yıllardır tanışıyorlarmış gibi kendisine sıcacık gülümseyen adama istemsizce kaşlarını çatarken

-"Tanışıyor muyuz?" diye sordu.

-"Hayır. Yani sen beni tanımıyorsun ama ben seni tanıyorum. Ben senin..." diyen genç adam, hızlı adımlarla yanlarına gelen ve gözlerindeki merak, şüphe ve kıskançlığı gizleme gereği duymadan tam karşısında duran, kendisinden birkaç yaş küçük olduğunu tahmin ettiği adam ile cümlesini yarıda kesti.

-"Deniz, her şey yolunda mı?" diyen Demir ile çatılan kaşları kaybolurken yüzüne yerleşen gülümseme ile

-"Evet, herşey yolunda. Bu beyfendi..."

Geniş Zamanda SEN - TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin