Arkadaşlar hikaye karakterlerin çocukluk yıllarından itibaren başlayacak ...ilk önce aileleri tanıyalım istedim
Yıl 1993....
Elinde tuttuğu gebelik testine bakıp gözlerini bir kaç defa kırpıştırdı genç kadın. Testin küçük ekranında yan yana iki kırmızı çizgi belirmişti. Bu, testin sonucu pozitif demekti. Yani hamileydi. Nasıl olabilirdi böyle bir şey, aklı almıyordu. Halbuki böyle bir sürprizle karşılaşmamak için her türlü önlemi alıyorlardı. Oğlu henüz çok küçüktü ve o bu kadar küçükken ikinci bir bebeğin sorumluluğuna hazır olup olmadığını bilemiyordu. Üstelik kocası, ya bu bebeği istemezse o zaman ne yapardı. Omuzlarına huzursuz edici bir ağırlığın çöktüğünü hissetti. " Ahh! Ne yapacağım ben şimdi " diye kendi kendine karamsar bir şekilde söylenirken koridordan en yakın arkadaşı Ravza'nın sesi duyuldu. Genç kadın adeta evi başlarına yıkacakmış gibi bağırıyordu. Üstelik böyle bağırmaya devam ederse henüz yeni uyutmuş olduğu biricik oğlu Yusuf uyanacaktı. Bu anlamsız gürültüyü sonlandırmak için hızla odasından çıktı. Koridora adım attığı an bir çift kol boynuna dolandı. Ve kolların sahibi çığlık çığlığa " hamileyim! " diye bağırdı. Damla onu kendinden biraz uzaklaştırıp ellerini avuçladı ve "çok sevindim canım, ama lütfen heyecanını biraz daha sakin yaşamaya çalış yoksa Yusuf 'u uyandıracaksın" dedi. Ravza mahcup bir şekilde elini ağzına kapatıp özür diledi. O kadar mutlu olmuştu ki bir an, evde küçük bir çocuğun olduğunu unutuvermişti. Tam 2 yıldır bu günü bekliyorlardı. Damla ve Ömer ile aynı tarihlerde evlenmişlerdi ve onların şimdilerde bir buçuk yaşında olan dünya tatlısı bir oğulları vardı. Ancak Ravza çok istemesine rağmen iki yıldır çocuk sahibi olamıyorlardı. O yüzdendi bu dizginlenemez heyecanı.
Birden gözüne Damla 'nın elindeki gebelik testi takıldı. " Eee, sen yaptın mı? Sonuç ne ? " diye sordu aynı heyecanla. Damla utangaç bir ifadeyle gözlerini kaçırdı ve " pozitif " diye mırıldandı. Ravza duyduğu haberin üzerine bir sevinç nidası daha kopardı ve tekrar arkadaşının boynuna atladı.
" İnanamıyorum Damla, şimdi biz ikimiz aynı anda hamile mi kaldık. Yani tıpkı eskiden hayal ettiğimiz gibi..Sence de bu inanılmaz birşey değil mi? " Damla düşünceli bir sekilde " evet galiba öyle oldu " dedi, olduğu yerde heyecanla zıplayıp duran arkadaşına yandan bir bakış atarak. Büyük zorluklarla uyuttuğu oğlunun akıbeti için onu biraz sakinleştirse iyi olacaktı.
" Ravza, canım biraz daha sakin lütfen. Bak Yusuf uyuyor " dedi tekrar uyarıcı bir tonla. Ravza bu defa çok utandı.
" Afedersin tatlım heyecandan yine unuttum " dedi ve gülümsedi. Bu esnada Damla'nın durgun hali gözüne takıldı.
" Heyy" dedi omuzunu parmak uçlarıyla dürterek. " Neyin var senin, bu bizim en büyük hayalimizdi. Sevinmemiş gibisin " Damla, kapısı aralık duran odaya çevirdi bakışlarını.
" Şuna baksana Ravza" dedi huzursuz bir sesle. "Yusuf henüz çok küçük. Ben ne yaparım iki çocukla. Hem Ömer sevinir mi bilmiyorum. Oğlumuz biraz büyümeden ikimiz de böyle birşeyi düşünmüyorduk. Ya sevinmezse, istemezse bu bebeği" Son cümlesinin ardından eli henüz dümdüz olan karnına gitti . Ravza arkadaşına sıkı sıkı sarıldı.
" Saçmalama Damla, Ömer 'den bahsediyoruz. Eminim bu haber onu havalara uçuracak. O senin için dünyayı yakar kızım. Senin şu düşündüğüne bak. Hem öyle iki çocukla ne yaparım diye de dert etme. Dünyada bir sürü ikiz bebek annesi kadın var. Senin onlardan neyin eksik. Hem bak ben varım. Üçünü gül gibi büyütürüz evelAllah " dedi yumruğunu havaya kaldırıp sallayarak. Damla tedirgin bir gülümseme ile baktı arkadaşının yüzüne ve " Öyle mi diyorsun? " dedi emin olmayan bir sesle. Ravza her zaman ki o bilmiş ifadesini takındı yine " tabi öyle diyorum kızım, benim süt kardeşimi benden daha iyi mi bileceksin. Görürsün bak sevinçten çıldıracak " dedi ve sonra bir anda gözünde bir ışık parladı. Damla bu bakışı biliyordu. Yine birşeyler geçiyordu bu deli kadının aklından kesin. Ve tahmininde yanılmadığını yalnızca saniyeler içinde anladı. Ravza bir anda koluna sarılıp onu sürüklemeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖNLÜMÜN KIBLESİ
SpiritualitéBir insanın çocukluğu onun kaderi olabilir mi? Kaderleri ana rahmine düştükleri an bir yazılmış iki yürek... Aynı gün aynı saatlerde dünyaya ve birbirlerine merhaba diyen iki minicik kalp... Yıllar sonra birbirlerine yanacaklarını bilmeden henüz ço...