2.1

131 18 9
                                    

"Saçma sapan konuşmayın." dedim ve hızlıca oturdukları banka oturdum. İkisi de suratıma değil yere bakıyordu.

"Yüzüme bakın!"

Bakmadılar.

"Kime diyorum?!" derken Oğuz baktı.

"Söyle."

"Yavuz yüzünden mi bu tripler?"

"Oğlum bu çocuk sana saçma sapan mesajlar atıyor, se-" derken sözünü kestim.

"Hayır hayır. Bu Yavuz o Yavuz değil. Bu başka bir Yavuz. Beni dinlerseniz anlatacağım."

Mert de başını kaldırdı ve suratıma baktı.

"Anlat."

"Nerede tanıştınız?" dedi Oğuz.

"Yani, o çok da önemli değil.."

"Nerede tanıştınız?" dedi bu sefer Mert.

"Babamın arkadaşının oğlu. Beni seviyormuş, bize geldi tanıştık. Sonra arkadaş olduk." dedim gözlerimi kapatarak.

"Hmm, demek arkadaş..." dedi Mert.

"Evet."

"Bu terste bir işlik var..." dedi Oğuz.

"Ne tersliği?" dedim gözlerimi ona dikerek.

"Şimdi iki kişi birbirini seviyorsa, onların ilişkileri arkadaşlık değil de sevgili-"

"Saçmalama, Oğuz! Ben onu seviyorum demedim."

"Gerçekten sevmesen şuanda 'onu seviyorum demedim' demek yerine, 'onu sevmiyorum' derdin." dedi Mert ve gözlerime dik dik baktı.

"Of!" dedim ve oturduğum yerden kalkıp hızla okula girdim. Tuvalete girdim ve kapıyı kapatıp sessizce ağladım. Zil çaldığında elimi yüzümü yıkadım ve sınıfa gittim. Ağladığımda çok kızarıyordum ve her ne kadar 'ağlamadım' desem de yalan söylediğimi anlıyorlardı. Sırama oturdum ve kafamı sıraya gömdüm.

"İyi misin?" dedi Sıla omzuma dokunarak.

Burnumu çektim. "Hıhı."

"Anladım, ne oldu söyle bakalım."

"Konuşmak istemiyorum." kafam hala sıraya gömülüydü.

"Tamam, istediğin zaman benimle konuşabilirsin." dedi ve kalktı.

°°°

"Abla, bana yardım eder misin?" dedi Alperen.

"Hangi konuda?"

"Matematik ödevim var da..."

"Getir bakalım."

"Bak işte, bu soruyu yapamadım." dedi parmağıyla soruyu işaret ederek.

"Kesirler mi? Bunun nesini yapamadın? Bak üst tarafı pay, alt tarafı payda."

"Hadi canım, bak bunu öğrendiğim iyi oldu."

"Bak bir de dalga geçiyor!" Gülmeye başladı.

"Tamam tamam, soruyu çöz hadi."

"Hmm, bir düşüneyim.. Soru yanlış."

"Hıhı, kesin öyledir." kıkırdayarak yanımdan kalktı ve odasına geçti. İnek Alperen.

O sırada mutfaktan annem geldi ve koltuğa oturdu.

"Al kız." dedi ve bıçağa saplı elmayı uzattı. "Kurudun kaldın."

"Çok çalışmaktan anneciğim."

"Olmaz ama böyle. Vicdanım el vermiyor senin çok çalışmana. Okuma evladım sen, para bol zaten."

Gülmeye başladık. O esnada kapı çaldı. "Ben bakarım!" dedi inek.

"Anne, Yavuz abi geldi!"

Gözlerim yuvalarından fırladı. Odaya koşarken tahmin edin ne oldu?

Çarpıştık.

O esnada ben çarpılmış bir şekilde yerde yatarken o dimdik ayakta duruyordu. Yavaşça kulağıma eğildi. "Bakıyorum da yine çok güzelsin."

Hadi "üç" deyince gülüyoruz.

"Dalga geçmeyi kesip de beni kaldırma eyleminde mi bulunsan?"

"Mantıklı." dedi ve kolumdan tuttu.
O sırada annem geldi.

"Ne yapıyorsunuz bakalım burada?"

"Hiç anne ne yapalım işte. Halının desenini konuşuyorduk."

"Komik." dedi ters ters bakarak. "Geç çocuğum elma keseyim sana."

...

"Teşekkür ederim." dedi elmadan bir ısırık alarak.

"Hayırdır bir şey mi oldu?" dedim Yavuz'a.

"Olmadı." dedi ve yine elmadan bir ısırık aldı.

"Ee, okul nasıl çocuğum?"

"İyi, belki Nil söylememiştir ben de onun okuluna geçtim."

"Aa öyle mi? Söylemedi Nil." dedi ve tek kaşını kaldırdı. Dakikalarca bakıştık. Anne ne yapıyorsun?

Aradan bir on beş dakika geçtikten sonra annem mutfağa geçti. O esnada Yavuz bana döndü.

"Mert ve Oğuz'la tanıştım. Çok iyi çocuklar."

"Öyle mi, ne ara tanıştınız görmedim ben."

"Dün sahildeki parka gittim, onlarda oradaydı. O gün oturduğumuz yerde."

"Sonra ne oldu?" dedim gözlerimi belerterek.

"Oturduk sohbet ettik."

"Ne konuştunuz?"

"Seni."

Şaşırmadım.

°°°








MERHABALARR..❣️
NASIL GİDİYOR?
MERT, OĞUZ VE YAVUZ NİL HAKKINDA NE KONUŞMUŞ OLABİLİR?
YAKINDA YENİ BÖLÜMLE KARŞINIZDA OLACAĞIM..❣️

NİLYA | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin