((15))

326 32 47
                                    

      Odayı alarm sesi doldururken Moonbyul gözlerini araldı. Hyejin'de uyanmıştı. Ama diğerleri hala derin bir uykunun kollarındaydı.

     Moonbyul sağ tarafındaki ağırlık ile sağa döndü. Yongsun koluna sarılmış, parmaklarını parmaklarının arasına geçirmişti. Gülümseyerek baktı pembe saçlı kıza. O kadar masum uyuyordu ki. Tekrardan melek olabileceğini düşündü.

     Gülümseyerek bakarken Wheein'in çığlığı ile oraya döndü. Hyejin kafasını tutuyordu. Hyerin uyanmış onlara bakıyordu. Junghwa ise hala uyuyordu.

     "Ne yapıyorsunuz? Bağırmasanıza."
     "Benim suçum değil Moonbyul. Hyejin dibime kadar girmiş. Gözlerimi bir açtım. Hyejin ile karşılaştım. Ödüm koptu."
     "Ödü kopmuşmuş. Kafa attın kızım. Kafam acıyor." Dedi. Hyejin kafasını tutarken Wheein gülmeye başladı. Hyerin de onlara katılınca Moonbyul kendini tutamamıştı.

     Yongsun uyanmış. Yanındaki kahkaha atan kıza bakıyordu. 'Çok güzel gülüyor.' Diye geçirdi içinden. Onun kahkasını duymak için her şeyini verebilirdi. Bunu defalarca düşünmüştü.

     Moonbyul aniden ona dönünce Yongsun kalakalmıştı. Çünkü gülerken kısılan gözleriyle çok güzel bakıyordu. Sıcak ve mutlu. Yongsun'da gülümsedi.

     Aniden gelen cesaretle daha da sokuldu Moonbyul'a. Sarılması ile Moonbyul'un kalbinin ritim değiştirmesi bir olmuştu. Yongsun elini Moonbyul'un göğsüne koydu. Ardından gülümsedi. Kalbi çok hızlıydı.

      Gülümseyerek kalktı yattığı yerden. Moonbyul'da gözlerini kırpıştırıp ayağa kalktı.

      "Hadi kızlar. Kalkın bakalım. Kahvaltılıklar hazır. Onlarıda alıp pikniğe gidiyoruz." Dedi Moonbyul. Hyejin ve Hyerin ayağa kalkıp bir güzel gerindi. Junghwa onca sese rağmen hala uyuyordu.

     Yongsun koşarak üstüne atladı. Junghwa üstüne atlanması ile havaya sıçramıştı. Hyerin onlara gülerken Hyejin Wheein'in bacağını çekiştiriyordu. Çünkü Wheein kalkmamak için yastığa sarılmıştı. Ama tabikide Hyejin galip geldi ve yataktan kalktılar.

     Hepsi kalkmıştı. Moonbyul odadakilere tekrar bakıp diğer odaya gitti. Burdakilerin hepsi hala uyuyordu. Chorong'un yatağına baktı boştu.

     Acaba uyandı mı diye düşünürken Eunji'nin yatağına baktı. İkiside oradaydı. Chorong'un kafası Eunji'nin göğsündeydi. Onlara bakıp gülümsedi. Sonra yerdeki ikiliye baktı.

     Mina düzgün yatıyordu. Ama Chaeyoung yatakta ters dönmüştü. Bunu nasıl başardığını düşünürken odaya Wheein girdi. İlk önce yerdeki ikilinin üstüne atladı.

     Mina korkarak uyanmıştı. Chaeyoung ise hissetmemişti bile. Wheein kafasına geçirdi. Bağırarak gözlerini açtı.

     "Kim lan o bana vuran."
     "Ne bağırıyorsun kızım. Ben vurdum. Ne yapıcaksın eonniene karşı mı geleceksin?"
     "Hayır eonnie de insan böyle mi uyandırılır." Dedi hala kafasını tutarken. Mina Chaeyoung'a sarılıp kafasını öptü. Wheein kusma sesi çıkarıp ayağa kalktı.

     Moonbyul 'acaba bu evde düzgün bir insan var mı?' diye düşünürken odaya Yongsun girdi. Ve 'evet var.' Dedi. Tam o sırada Yongsun Eunrong ikilisinin yanına gidip yorganlarını aldı.

     Uyanmadıklarında Chorong'u gıdıklamaya başladı. Eunji hareketliliğe uyanıp etrafına baktı. Chorong'u görünce gözleri büyüdü ve yataktan kalktı. Moonbyul'un yanından geçerken

SESSİZ AŞK ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin