((25))

259 29 23
                                    

< 1 ay sonra >

     Sabah alarmın çalması ile gözlerini açtı. Yanında uyuyan dünyalar güzeli sevgilisine bakıp yavaşça yanağını öptü. Bugün geçirdikleri son geceydi. Yarından itibaren farklı okullarda farklı  yerlerde olacaklardı.

     Yavaşça yataktan kalkıp aşağıya indi. Kahvaltı hazırlamaya başladı. Aklına arkadaşı gelince onu aradı.

     "Efendim Wheein."
     "Sana da günaydın Moonbyul "
     "Günaydın."
     "Diyorum ki. Bugün son günümüz biliyorsun. Kahvaltıya bize gelsene. Zaman geçirelim. "
      "Tamam. Geliyorum. "
      "Tamam. Görüşürüz."
      "Görüşürüz. "

     Wheein telefonu kapatıp yukarıya koştu. Hyejin'i zorla  uyandırıp aşağıya indi ve kaldığı yerden kahvaltıyı hazırlamaya devam etti.

      Malzemeleri masaya yerleştirirken kapı çaldı. Merdivenlerden inen Hyejin kapıyı açıp mutfağa geldi. Ardından Moonbyul.

     Hep beraber masaya oturup kahvaltı etmeye başladılar.

      "Ee kızlar  nerede kalacaksınız."
      "Ben yurtta kalıcam Wheein'ede ailesi ev tutmuş. Sen nerede kalacaksın."
       "Bende yurtta kalıcam."
       "Hayır anlamadığım şey. Evin üniversiteye o kadar da uzak değil."
        "Evet , değil. Ama her gün o yolu gidip gelemem. Hem yurtta daha iyi çalışırım. "
        "Sen öyle diyorsan." Hyejin'in son cümlesinden sonra uzun bir sessizlik oluştu. 

       Sessizliğin konusu belliydi. Birbirlerinden ayrılacaklardı ve kimse bunu istemiyordu. Hyejin aniden ayağa kalkıp Wheein'e sarıldı.

        "Seni bırakmak istemiyorum. Gitmeyelim."
        "Hyejin ne gitmemesi. Ne kadar çalıştık haberin yok mu senin."
        "Anladım sen beni istemiyorsun. "
        "Hyejin saçmalama. Tabiki de seni seviyorum. Ve seni bırakmak istemiyorum. Ama bunları konuştuk. Biliyorsun."

       Hyejin yerine oturup kollarını birleştirdi. Dolu gözleriyle burnunu çekmeye başladı. 1 dakika olmadan bu sefer Moonbyul'un üstüne atladı.

       "Moonbyul. Bırakma beni."
       "Teknik olarak giden sensin. Yani beni sen bırakıyorsun."
       "O zaman gitmiyorum."
       "Hyejin bırak saçmalamayı da otur yerine."

       Hyejin tekrar yerine oturup aynı pozisyona girdi. Moonbyul ayağa kalkıp

      "Ben artık gideyim. Annemle de vedalaşıp eşyalarımı yurda  götürücem." Dedi. Ayağa kalkan Wheein'e ve Hyejin'e sarılıp kapıya doğru yürüdü.

      "Sizde uçağınızı kaçırmayın." El sallayıp evine gitti. Eve girip annesine sarıldı. Son kez vedalaştı. Eşyalarını taksiye yükleyip yurda doğru  yola çıktı.

      Çok heyecanlıydı. İlk defa Hyejin'siz bir ortama girecekti. Genelde daha doğrusu her zaman Hyejin ilk adımı atar ve konuşurdu. Edindiği tüm arkadaşları Hyejin sayesindeydi.

SESSİZ AŞK ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin