Selam arkadaşlar :) Bu benim ilk hikâyem. Yanımda olur ve oylarınızı esirgemezseniz gerçekten çok sevinirim. Bu arada ceydaaksoy'a gerçekten çok teşekkür ederim. Multimediada ise kapak fotoğrafımız var. İyi okumalar.
Heyecanla markete girdim ve cips reyonuna doğru ilerledim. Çok şanslıydım sadece bir tane cips kalmıştı. İçimden hunharca gülerek cipse doğru uzandım. Ancak işler pek de istediğim gibi gitmedi ve benden önce bir çift el cipsime doğru uzandı.
"O benim cipsim, senden önce ben gördüm." Dedim çirkefleşerek. Evet konu cips olunca gerçekten de her şeyi yapabilirdim. Sonuçta ben cipse tapan bir insandım. Ellerin sahibine dönünce elektrik çarpmış gibi ellerimi çektim. Bu üstüne düştüğüm çocuktu.
"Cidden beni takip mi ediyorsun? Yoksa tişörtümü çıkarmadığım için depresyona falan mı girdin?"
Ben mi?! Gerçekten de burnu bulutlarda uçuyordu. Egosuna cidden hayran kalmıştım. Ama bu yüz bende olsaydı ben daha fazla havalı olurdum, Allah bilir peşinde kaç kız vardı.
"Kendini fazla büyütüyorsun, daha sadece ikinci kez karşılaştık ancak egondan kesinlikle emin oldum." Dedim sesimi kızgın çıkarmaya çalışarak. O sırada onu baştan aşağı derin bir şekilde süzüyordum.
"Egomu yükselten sensin bebeğim beni öyle bir süzüyorsun ki, ben kızlara bile o kadar bakmıyorum."
Bebeğim mi? Ah, cidden onunla konuşulmuyordu. Yüzüm kızarmaya başlayınca görmemesi için başımı eğip, saçlarımla yüzümü kapatmaya çalıştım.
Olayı kısa keserek "Cipsimi ver bana." Diye hafifçe bağırdım.
Elindeki cipsi havaya kaldırarak, "Şu an cips benim elimde ve sen kalkmış senin olduğunu mu iddia ediyorsun?"
Onu takmayıp hemen elinde cipsi kaptığım gibi kasaya doğru yürüdüm.《¤¤¤¤》
Yine her zaman ki gibi marketimizin sokak arasındaki kaldırımda oturmuş cipsimi yiyordum. Genelde hep buralarda takılırdım, size kötü gelebilir ama buradayken gerçekten kendimi mutlu hissediyordum. Bunun sebeplerinden biri de tabiki elimdeki cipsti. Tabi almam bir olaylı olmuştu.
Ayrıca buranın da özel bir yeri de vardı bende. Ben burada tanışmıştım Ahu, Ada ve Göktuğ ile, ben burada cips kolik olmuştum, ben burada ilk babamla eğlenmiştim, burada ilk aşkı tanımıştım. Ah, evet o lanet olası ilk aşkım-
"Bakın burada kim varmış? Bayan Sapık."
Düşüncelerimin yarıda bırakılmasını sağlayan erkek sesiyle neredeyse içine düştüğüm cips paketi yere düştü. Ayrıca Bayan Sapık mı? Kafamı kaldırıp gelen kişiye cipsimi düşürdüğü için bağırmayı planlıyordum ki, gördüğüm yüz beni tekrar ve tekrar şoka uğratmayı başarmıştı. Bir günde iki kez, bu kadar da tesadüf olamazdı herhalde.
"Beni takip ediyorsun değil mi? Ayrıca Bayan sapık mı? Kim, ben mi?!"
Şuan gerçekten gözüme daha da yakışıklı gelmişti. Mavi gözleri, kumral saçları vardı ve alnına dökülüyordu. Üstünde beyaz, yazılı bir tişört vardı. Altına da açık mavi tonunda kot bir pantolon giymişti.
"Evet, seni takip ediyordum. Bu aralar çirkin, çilekli, sarışın, sapık kızlara zaafım var. Şimdide seni eve nasıl atarım diye düşünüyordum. "
İşte şimdi beni sinirlendirmeye başlamıştı. "Bunu bana Bay Yürüyen Ego mu söylüyor cidden?" Dedim alaya vurarak.
"Bay yürüyen Ego mu? Tamam, işte şimdi havamı yükselttin Küçük Cips Hırsızı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sokak Arası
AcakKan damarlarımda hızlı bir şekilde pompalanıyor, kalbim adeta elimde atıyordu. Defalarca kötü anlar yaşasakta kendimi ona çekilmekten alı koyamıyordum. Daha fazla yaklaştı. Daha, daha, daha fazla. "Cipsten daha mı değerli? Beni yakıştırdığın lakap d...