STRIPPER.

9.

Ziam one shot smut yazdım, adı Jelibon. Bakarsanız çok sevindirik olurum ^^

Yatakta Eleanor bana sarılarak uyurken tek düşünebildiğim Harry'di. Bu kulağa biraz tuhaf gelebilir ama aşkın ne zaman geleceği belli olmuyordu. Harry'den önce aşkın varolduğuna bile inanmazdım, geçici bir hevesten ibaret olduğunu sandığım bir duyguydu ama o bu teorimi çürütmüş, ayaklar altına almıştı. 

Hayatta birçok şeyi miladınız olarak düşünebilirsiniz, ben annemin ölümünden sonra hayatımın asla eskisi gibi olamayacağını anlamıştım. Eleanor ile evlendikten ve Harry ile tanıştıktan sonra hayatımın ikinci miladını yaşamıştım. Hiç inanmadığım bir duygunun içine yakalanmıştım, aşık olmuştum hemde evli olduğum halde başka birisine, Harry'e. Ama bundan gram pişmanlık yada üzüntü hissetmiyordum. Onun yanındayken kontrolümün dışında hareket ediyordum. Dediği her şeye fazla gülüyor, üzülüyor veya aşırı tepki gösteriyordum. Bana dokunurken kendimden geçiyor, bir bakışı bile gözlerimin içinin gülmesine sebep verebiliyordu. Çok garip bir duyguydu bu ama bu duygular benimdi ve ben bundan hoşlanmıştım.

Sabah olduğunda Eleanor ile masada sessizce kahvaltı yapıyorduk. Ona karşı olan bu soğukluğumu iki gün önceki tartışmamızdan dolayı olduğunu sanıyordu ve bunu telafi etmek için elinden geleni yapıyordu. Ona acımaya başlamıştım, hangi kadın kocasının bir erkeğe aşık olmasını isterdi ki? Ama bunu değiştirmek benim elimdeydi, ondan boşanmalıydım. Bunu ona nasıl söylemeli, nasıl yapmalıydım bilmiyorum ama yapmalıydım. Tam ağzımı açıp, konuyu açacakken Eleanor sözümü kesti.

"Bu akşam Zayn'i akşam yemeğine çağırmalıyız, Liam ile birlikte." dedi Eleanor.

"Ondan hoşlanmak zorunda değilsin, sadece saygılı olsan yeterli." 

"Louis, bu konuyu konuştuk çok pişmanım."

"Biliyorum, sıkıntı yok. Ben sadece..." dedim ve tam devam edecekken bunun kahvaltı masasında konuşulmayacak bir şey olduğunu anladım. Her şeyden önce duygularımı Harry'e açmalıydım ve ona Eleanor ile boşanacağımı söylemeliydim. "İşe gitmem gerek."

"Sen sadece?" dedi Eleanor merakla.

"Önemli değil." dedim ve montumu giyip çıktım.

#

İşteyken Harry ile yapacak olan konuşmamı prova etmeye başlamıştım. Ona açılacaktım ama onun beni sevip sevmediğini yada isteyip istemediğini bilmiyordum. Benimle yakından ilgilenmesi bana aşık olduğunu göstermezdi üstelik geçen akşam beni reddetmişti. 

"Buldum." dedim kendi kendime ofisimde. Yapacağım şey açıktı, ondan o akşam için özür dileyecektim ve bunun için iş yerine gitmeliydim. 

Eve geldiğimde Eleanor ikimiz için romantik bir akşam yemeği hazırlamıştı. Hala benim gönlümü almak istediği için sevdiğim yemekleri yapmıştı. Eleanor ile masaya geçtiğimizde kafamda Harry'e kuracağım cümleleri tasarlıyordum.

"İş nasıl geçti hayatım? Projeni beğendiler mi?" dedi Eleanor.

"Ne projesi?" dedim dalgın bir şekilde.

"Hani şu günlerdir çalıştığın proje?" dedi Eleanor, ilgileniyor gibi görünse de hiç ilgilenmediği belli oluyordu.