17.

6.4K 285 1.2K
                                    

SORU: Yeni bir Larry hikayesi yazmaya başlamak istiyorum acaba yazsam okur musunuz?

Bölüm şarkısı: Sam Tsui&Christina Grimmie - Just A Dream (Multimedyada acı çekmeniz için bir Larry videosu bıraktım. Ayrıca Christina'yı, sesini ve kendisini çok özlüyorum, umarım huzur içinde uyuyordur.)

Sabah uyandığımda Louis'in kollarını bana dolarken bulduğumda gülümsedikten sonra onu dürterek uyandırmaya başladım. Dürterek uyanmayacağını anlayınca yanağına, alnına ve sonra da dudağına öpücükler kondurmaya başladım. Yaklaşık bir haftadır burada kalıyordu ve böyle uyandırılmayı alışkanlık haline getirmişti.

"Sevgilim, uyan. İşe geç kalacaksın." dedim yumuşak bir tonla. Louis gözlerini aralayıp bana baktığında gülümsedi. Tanrım, onu neden bu kadar güzel yarattın?

"Bugün hastayım sanırım, işe gitmesem mi?" dedi Louis ve sonra yalandan öksürdü. Elimi alnına koyup ateşini ölçtükten sonra ona bakıp güldüm.

"Gayet de sapasağlamsın, yalan söyleme." dedim. Bizde kaldığından beri işe gitmemek için bahaneler uyduruyordu. Bir gün dişinin ağrıdığını, bir gün boğazının ağrıdığını, başka bir gün ise grip olduğunu söylüyordu. İlk üç gün bu bahanelere inansam da sonraki günler evde, benimle kalmak için bahaneler uydurduğunu anlamıştım.

"Ne olur işe gitmesem?" dedi Louis ve kollarını boynuma sardı. "Ben seni işte çok özlüyorum."

"Louis, patronun seni sevebilir ama tembellik edip işe gitmemezlik yaparsan kovulursun." dedim.

"Ben de evimin hanımı olurum." dedi Louis ve güldüm. "Sana yemek hazırlarım, evi temizlerim, çamaşırlarımızı yıkarım."

"Beni bu vaatlerle kandıramazsın." dedim ve yataktan kalkıp onu da kaldırdıktan sonra devam ettim. "Sen duşa gir, ben kahvaltımızı hazırlıyorum."

"Sen de duşa gelsene." dedi Louis ve yüzüne fesat bir gülümseme yerleştirdi. Beni cezbetmeye, evde kalmak için ikna etmeye çalışıyordu ama onu duymamazlıktan gelip mutfağa gittim.

Louis'in oflamaları ve söylenmeleri eşliğinde ikimize birer tane, Niall'a ise iki tane tost yaptıktan sonra Louis masaya oturdu. Louis'e tostuyla çayını verince sustu.

Yaklaşık bir haftadır, o işe gitmeden önce ona kahvaltısını hazırlıyor ve onun iş çıkış saatinde de akşam yemeğini hazırlıyordum. Ona kendi ellerimle yemek hazırlamak o kadar çok hoşuma gidiyordu ki... Gerçi ona yaptığım ve onunla yaptığım her şey çok hoşuma gidiyordu. Ona tapıyordum!

"Her gün işe güzel kahvaltılarla gideceksem, dünyanın en mutlu adamı olurum." dedi Louis. Bana iltifatlar yağdırmayı hiç ihmal etmiyor, hazırladığım yemeklerin ne kadar lezzetli olduğundan bahsediyor ve işe gitmeden önce beni uzun uzun öpüyordu. Sanırım o da bana tapıyordu.

"Alt tarafı tost yaptım." dedim ve Louis'in dizinin üstüne oturup kendi tostumu yemeye başladım. 

"Bu tost değil, bu senin elinden çıkınca dünyanın en güzel büyüsüne dönüşüyor." dedi Louis ve ben de gülmeye başladım.

"Elim lezzetli sanırım." dedim ve Louis avcumun içini öptükten sonra dudaklarımızı birbirimizle buluşturduk. Ona küçük bir öpücük verdikten sonra Louis tostundan bir ısırık daha aldı.

"Dünyanın en şanslı adamıyım." dedi Louis ve o sırada Niall mutfağa geldi. 

"Harry, fazladan sandalyelerimiz var biliyorsun değil mi?" dedi Niall ve ona yaptığım tostları alıp nefessiz bir şekilde yemeye başladı.

STRIPPER.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin