STRIPPER.

4.

SMUT ALERT!

Rahatsız olacak olan okumasın (smuttan rahatsız olan bir Larrie var mı bilmiyorum ama YANİ SEX TAPE SIZDIRSIN DİYE LOUIS'E DUA EDEN FANDOMUZ AKSMSMSMSMSMS)

Harry'i görünce kalbimin hızla çarpmasına engel olamadım. Ona bakınca aklıma o gece geliyordu, aklıma o gece gelince de kalbim hızla çarpıyor ve mantığım devredışı oluyordu. Bana yaptığı dans, dokunuşu, öpüşü... O gece o kadar tutkuluydu ki o yanımıza gelir gelmez onu öpesim geldi ama bu isteğimi durdurmaya çalıştım ve konuşan Niall'a baktım.

"Selam Harry, sonunda geldin." dedi Niall.

"Anca hazırlandım." dedi Harry beni göz ucuyla süzüp önce Liam'a sarıldı. O Liam'a sarılınca birden onun sarıldığı kişinin ben olmasını diledim. Liam'a sarılmayı bıraktıktan sonra Zayn'e baktı. "Sen Zayn olmalısın."

"Sende şu muhteşem Harry!" dedi Zayn.

"Tanıştığıma memnun oldum." dedi Harry.

"Bu da Louis, Zayn'in arkadaşı." dedi Niall beni göstererek.

"Yeni evlenen, tebrik ederim bu arada." dedi Harry gözlerimin içine bakarak. Gözlerini daha önce hiç bu kadar derinden görmemiştim, çok güzellerdi!

"Teşekkür ederim." dedim gülümseyerek.

Zaman ilerledikçe gruptaki konuşma da ilerledi. Liam ve Zayn hem konuşmaya katılıyorlar hemde birbirleriyle öpüşüyorlardı. Her ne kadar Liam'ın mesleğinden ötürü ona önyargım olsa da şuanda ikisinin birbirlerinden gerçekten hoşlandıklarına ikna olmuştum ve gerçekten birbirleriyle yakıştırmaya başlamıştım. Liam ve Zayn, yiyişmelerini bir üst seviyeye taşımak üzere yanımızdan ayrılınca daha çok heyecanlanmıştım. Çünkü Niall, Harry ve ben kalmıştık.

"Ee Louis, balayındaymışsınız sizde. Zayn anlatmıştı?" dedi Niall.

"Evet, yeni geldik. Eleanor'un, yani eşimin buraya gelmeme izin verme nedeni de bu." dedim ve Harry'e baktım. Onu gücendirecek bir şey yapmak istemiyordum.

"Ondan izin mi aldın?" dedi Niall ve kahkaha atmaya başladı. Bu çocuğun gülmelerinden korkmaya başlamıştım, ben ne desem gülüyordu ve gülmesi o kadar uzun sürüyordu ki gülmekten gerçekten öleceğini düşünüyordum. Sonra birden gülmesini kesti ve devam etti. "Bu muhabbet benim karnımı acıktırdı, müsadenizle ben açık büfedeki yemeklerden yiyeceğim." deyip gittikten sonra Harry'e bakmak zorunda kaldım. Başbaşa kalmıştık!

"Harold..." dedim ve Harry bana baktı. "Şey... Senden bir ricada bulunabilir miyim?"

"Bekarlığa veda partinde seviştiğimizi kimseye söylemememi istiyorsun." dedi Harry. Diyeceğim şey tam olarak buydu. "Ben striptizciyim ve her erkek bekarlığa veda partisinde bir striptizciyle yatar, bu herkese oluyor, yani, evlenmeden önce karısını aldatan tek erkek değilsin ve sonuncusu da olmayacaksın."

"Yani?"

"Özel değilsin, Louis. Kimseye söylemeyeceğim." dedi Harry. Özel değilsin demesi kalbimi kırsa da, kimseye söylemeyecek olması içimi rahatlattı. "Şimdi ben senden bir ricada bulunsam?"

"Tabi?" dedim ve yanıma yaklaştı. Onun kokusunu içime çekerken, bana uzun uzun baktığını hissettim.

"Liam, benim en yakın arkadaşlarımdan. Belli ki sende Zayn ile arkadaşsın." dedi Harry ve devam etti. "Şimdi aralarında bir şeyler var, ciddi şeyler. Bence o geceki olaydan ötürü birbirimize mesafeli olmamalıyız. Onların hatrına?"

"Katılıyorum, onların hatrına dost olalım." dedim ve Harry'de bana katıldı.

#

Zayn ve Liam kendi hallerinde, Niall ise barda kendi halinde takılırken; ben ve Harry ise sohbet ediyorduk. Sevdiğimiz gruplardan yemeğe kadar her şeyi konuşmuştuk ve saatin kaç olduğunu bile bilmiyor, bunu umursamıyordum. Ortaya attığımız bir konu hakkında konuşuyor, sonra birden susuyor ve sonra birimiz başka bir konu açıyorduk ve düşüncelerimiz birebir aynıydı. Oturduğumuz koltuktan bir tek içkileri yenilemek için kalkmıştık, haliyle çakırkeyif olmaya başlamıştık.

"Liam ve Niall ile nasıl tanıştın?" diye sordum.

"Liam ile tahmin ediyorsundur." dedi Harry kısa keserek. "Niall ile ev arkadaşı arama ilanı verdiğimde tanıştık. Tabi, o buraya ilk taşındığında mesleğimi ondan gizledim."

"Liam ile neden aynı evde yaşamıyordun?"

"Çünkü o bazı konularda çok titiz ve tek başına yaşamayı seviyor. Bense birine ihtiyaç duyuyordum."

"O yüzden gazeteye ilan verdin ve Niall geldi."

"Evet." dedi Harry. "İlk başlarda ona mesleğimi söylemedim ama sonradan anladı. Tepkisi ne oldu biliyor musun?"

"Ne?"

"Ona ücretsiz striptizci ayarlayıp ayarlayamayacağımı sordu." dedi Harry ve onunla gülmeye başladık. Niall, tam da böyle bir insandı. "Siz Zayn ile nasıl arkadaş oldunuz?"

"Lisede, bir müzik kulübündeydik. O zaman arkadaş değiliz ve lisede yarışmaya katılacaktık. Sonra seçmelere katıldım. Bu arada okulun en popüler çocuğuydum." dedim ve Harry merakla dinlemeye devam etti. "Ben vardım ve bir tane daha çocuk vardı, en iddialı isim ikimizdik. Onun sesi güzelmiş ama bende popülerdim."

"Popülarite mi yetenek mi, hocalar ikilemde kalmıştır."

"Aynen öyle." dedim ve devam ettim. "Sonrasında başka birisi daha seçmelere girdi. Onun sesi hem güzeldi hemde futbol takımındaydı ve o kişi de Zayn."

"Sinir olmuşsundur."

"Ondan nefret ettim." dedim ve Harry gülerek dinlemeye devam etti. Birden konuşmayı kesip onu öpmek istesem de kendimi durdurdum ve hikayeyi anlatmaya devam ettim. "Sonrasında aynı grupta olmayı önerdi ama ben geri vokal olacaktım ve gitar çalacaktım. Bende havalı olacağını düşünüp kabul ettim ama gitar çalmayı hiç beceremedim."

"Ellerinden dolayıdır." dedi Harry. "Çok ince ve küçükler."

"Benim ellerim büyük ve kalın." dedim, birisinin bana ufakmışım gibi muamelede bulunmasından hoşlanmıyordum. Harry gülmeye başladı.

"Mesela..." dedi Harry ve kendi elini gösterdi ve diğer eliyle benim bileğimi tutup havaya kaldırdı. "Ölçelim."

"Tamam, göreceksin senin elin daha küçük çıkacak."

"Bakalım." dedi Harry kıkırdayarak. Avuç içlerini avuç içlerime yerleştirdi ve ölçtü, sonucun ne olduğu önemli değildi. Harry'nin gözlerine arzuyla baktığımda o da benim gözlerime bakıyordu. Tanrım, onunla sevişmek istiyordum. Hemde şuanda!

#

Harry'nin odasına girdiğimizde, Harry kapıyı kilitledikten sonra dudaklarıma yapıştı. Yarım saat önce arkadaşken şimdi birbirimizi deli gibi istememiz belki tuhaftı ama istiyorduk. Ayakta, tutkuyla dudaklarımız birbirimizi keşfe çıkarken üstümdeki tişörtü çıkarıp yere attım. Harry öpüşmemizi durdurup gözlerini üzerimde gezdirdiğinde pantolonumu çıkardığımda Harry gülmeye başladı. Sanki onun gülüşü benim son dayanağımmış ve o da yıkılmış gibi onu öpmeye devam ettim, tam iç çamaşırımı çıkaracakken Harry beni durdurdu.

"Onunla ben ilgileneceğim." dedi Harry ve beni yatağa götürdü. Onun yatağına. Yatağına uzandığımda ayaklarımdan başlayıp her yerime küçük ama tutkulu öpücükler kondurdu. Sıra dudaklarıma geldiğimde bacaklarımı araladı ve arasında oturdu. Önce gömleğini sonra pantolonunu çıkardığında, onu daha çok istemeye başlamıştım. Harry altında inlememi görünce daha fazla dayanamadı ve dudaklarımı öpmeye başladı. Ama bu öpücük sanki on gün yemek yememiş bir adamın yemek yemesi kadar iştahlıydı. Harry iç çamaşırımı çıkarınca bende onunkini çıkardım. İçime girsin istiyordum, onunla olmak istiyordum, benim olsun istiyordum, onun olmak istiyordum. "Hazır mısın?"

"Hiç olmadığım kadar." dedim ve Harry yavaşça içime girdi. Yavaşça içimde gitgel yapınca altında inlemeye başladım ve kulağına fısıldadım. "Daha hızlı. Sanki otobanda spor araba süren şoför gibi hızlı. Ben o arabayım." Harry gözlerime onaylar biçimde baktı ve daha hızlandı. İkimizde deli gibi inlerken, terlerimiz en sonunda birbiriyle buluşmuştu. Bir süre içimde gitgel yaptıktan sonra içimde boşaldı. İçimden çıkıp, yanıma yattığında kulağıma fısıldadı.

"Bugün yanımda kal."