25.

3.9K 219 540
                                    

Bölüm şarkısı: Niall Horan - This Town (cover)

Eşyalarımızı yavaş yavaş toplarken ikimizin de içi buruktu. Evi bir hafta içerisinde eski çalıştığım yerde tanıdığım birisine yüklü bir miktarda satmıştım. Bu Zayn ile açacağımız şirketin lisansı için de, Harry ile kalacağımız kasabadaki evin masrafları için de yeterli bir miktardı.

"İlk önce onu evimden aldın, şimdiyse uzaklara götürüyorsun." dedi Niall üzgün bir şekilde.

"Sadece geçici bir süreliğine." dedim. Niall, Shawn, Liam ve Zayn eşyalarımızı taşımamız için yardıma gelmişlerdi.

"Hem sadece arabayla beş saatlik bir yer. Haftasonları yeniden görüşeceğiz." dedi Harry.

"Gerçekten oraya döneceğinize inanamıyorum." dedi Zayn.

"Ben de." dedi Harry. Endişeleri yüzünden okunuyordu ama bu sefer başarısız olmayacaktı. Ben ona inanıyordum.

"Herşey çok güzel olacak." dedim Harry'e bakarak.

"Bir yıl boyunca kasaba hayatı yaşayacaksınız, bunun nesi güzel." dedi Liam.

"Harry ile olacağım." dedim ve aşkla ona baktım.

"Siz çocukları görünce gözlerim yerinden çıkıyor." dedi Niall. Harry gülerek bize baktığında telefonu çaldı.

"Rahip Peters arıyor." dedi Harry heyecanla ve telefonu açtı.

"Bizi evlendirecek, yani Harry onu ikna ederse." dedim gülümseyerek. "O yüzden şimdiden gün alıyoruz."

"Rahiple konuştum, gay bir çifti evlendiremeyeceğini söyledi." dedi Harry üzgün bir şekilde yanıma gelip.

"Başkasıyla konuşuruz." dedim.

"Bu bizi reddeden yedinci rahip." dedi Harry.

"Sizi evlendirmek için gerizekalı bir rahibe ihtiyacınız yok." dedi Niall. "Tanrım, sana lafım yok."

"Niall haklı. Artık internetten aldığın belgeyle herhangi biri de evlendirebilir sizi." diyerek atladı Shawn.

"O kişi kim olacak ki?" dedi Harry.

"Ben." diyerek atladı Niall ve ona merakla baktık. "Bakın, sizi tanımayan birisinin mi evlendirmesini istersiniz yoksa benim gibi ilişkinizin her aşamasında yanınızda olan, destekleyen birinin mi?" 

Harry ile birbirimize baktık. Bu fikir ikimize de çok mantıklı gelmişti.

"Pekala." dedi Harry gülerek ve üçümüz de mutlulukla birbirimize sarıldık.

#

Eşyalarımızı nakliye arabasıyla gönderdikten sonra biz de bagajlarımızı arabaya koyup yola çıktık. Harry arabayı geceye kadar sürdükten sonra direksiyonu ben devraldım ve arka koltukta onun uyumasına izin verdim. Tüm gün yorulmuştu ve zorbalık gördüğü o kasabaya geri dönmenin stresi hala üzerindeydi. Arka koltukta huzurlu bir şekilde uyuyan Harry'e baktığımda gülümsedim. Onun hayatıma girmesiyle ne kadar farklı bir insan olduğumu düşündüm. Biz birbirimizi tam anlamıyla değiştirmiş, kendimize ait bir dünya kurmuştuk.

Sabah olduğunda, kasabaya bir saatlik mesafe kalmıştı. Tüm gece uyumamış, Starbucks'dan aldığım kahve uykumu açmıştı.

Sonunda annemle eskiden yaşadığımız eve geldiğimizde Harry'i uyandırmak için kornayı çaldım. Harry korkuyla uyandığında kıkırdamaya başladım.

"Çok kötüsün." dedi Harry uykulu bir şekilde.

"Üzgünüm." dedim gülmeye devam ederken.

"Bir daha seninle konuşmayacağım." dedi Harry arabadan indiğinde ve ben de arabadan çıkıp yanına geldiğimde ciddi olduğunu düşündüm.

STRIPPER.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin