Merhaba . Sana bunu kapatıldığım yalnız ve soğuk odamdan yazıyorum . İsmimin , cismimin bir önemi yok . Onların da deyimiyle ben sadece bir deliyim . Hayalleri , düşünceleri , ailesi olmayan bir deli . Sadece nefes alıp vermekte olan bir yaratık .
Hayat mı? Hayattan kastınız ne? Yaşamak ne demek? Ben yaşıyor muyum? Aslında bir göz gezdirdim de , sorguladığım şeyler ... Sadece kendi düşüncelerimin bir köşesinde tıkılıp kalmak , sorguladığım düşmanım değil , benmişim . Peki ben ? Ben kimim ? Bu hayattaki anlamım ne ? Memnun muyum? Senden cevap istiyorum .
Düşünüyorum da bizim hayallerimiz ... Aslında ne kadar da monoton ve boş . Aynı pencereden baktığımız dünyada farklı renkleri görememek ... İnsanlığın sorunu aslında bu . En başa gidelim mi? "Doğuş"a.... Herşeyin başladığı ilk nokta . İnsan doğduğunda bir din konuluyor karşısına ve deniyor ki sen "bu"sun . İnkar seçeneği yok . Baban neyse , sen de o'sun . Peki benim gelecek düşüncelerim ? Sahiden bize telkin edilen din doğru ve diğer her din asılsız mı? Bu ne kadar da bencil ve küstahca bir düşünce . Ben sizin telkinlerinizi reddediyorum ! Ama nasıl ? Beni neden kendi tercihimle sevmediniz? Müslüman ailede doğan bir hristiyan olsam bu beni kafir mi kılar? Ya da, yahûdi ailesinde bir şaman ? Hayır ! Bu sadece beni özgür düşünceli kılar . Geç değil . Ön görülerinizi yıkmak için , asla geç değil . Ben boş sayfamı kendim karalayacağım . Sizler değil ! Beni müslüman ya da hristiyan olduğum için değil , beni sizden geldiğim için sevin , değerli ailem . Beni sen yarattığın için sev , Tanrım .....
İlk mektup : 15.temmuz.1999.14:00
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tanrıya mektuplar
No FicciónBir akılda kısıldıysan eğer kapana , gidebileceğin tek yer yine kendi düşüncelerindir