.5.

3K 182 46
                                    

          
      Kütüphaneden çıkmıştım. Uzun koridorlarda yürüyordum Elina ve Alice 'yi arıyordum. Büyük bir olasılıkla sorguya çekilecektim. Biraz daha yürüdükten sonra koridorun başında Abraxas 'ı gördüm. Ikimizde ortada buluştuk. Yüzünde muzip bir gülümseme vardı.

-Elina 'lar seni arıyor. Fena sorguya çekileceksin, haberlerin olsun.

-Tahmin ediyordum zaten, çok sinirli mi ??

-E yani. Elina 'yı az buçuk tanıyorsun. Sence ??

-Anlaşıldı.

Derin bir nefes verdim. O sırada yanımıza Aaron geldi. Abraxas ile selamlaştı ve halime bakarak sırıttı. Ikisi de gerçekten iyi insanlardı. Konuşarak bahçeye çıktık. Bütün gece nerede olduğumu ve sabahta neler yaptığımı sordular. Bende kütüphanede kilitli kaldığımı anlattım. Onlara güvensem de Tom ile olan kısmı es geçmiştim. Sonuçta onunla bir anlaşma yapmıştık. Hafızamın gidip olduğundan sadece Dumbledor, Dippet, Elina, Alice ve Tom haberdardı. Başkasının haberdar olmasında istemiyordum gerkedr yoktu zaten. Biraz daha yürüdükten sonra karşıdan sinirli bir şekilde gelen iki mükemmel arkadaşım gözüktü. Abraxas ve Aaron gülümsemeye başlamışlardı. Hadi bakalım. Alice 'ler geldiğinde derin bir nefes aldım.

-Hazırım.

-Sen neredesin ?! Bütün gece ortada yoktun ! ELİNA VE BEN NE KADAR ENDİŞELENDİK HABERİN VAR MI ?!?!!

En sonunda sesi iyice yükselmişti. Etraftaki diğer kişiler bize bakmaya başlamışlardı. Elina etrafa baktı ve bağırdı:

-SİZ NEYE BAKIYORSUNUZ ?! DEFOLUN !!

Herkes ufaktan uzaklaşmaya başlamıştı. Ben olsam bende uzaklaşırdım. Elina gri, mavi gözlerini bana dikti.

-Birisi ile miydin ?

-Ne ?!

-Yanında birisi var mıydı ?! Dün gece veya bu sabah !?

Aha şimdi ayvayı yemiştim.

-Ben...

Bir anda üzerimde soğuk bakışlar hissettim ve etrafima bakmaya başladım. Ve doğruydu, Tom bir köşede kitap okuyor gibi görünüyordu fakat bana baktığını anlayabiliyordum. Ve doğruydu şu an yeşillerime bakıyordu, bende onun yeşillerine... Bu bir uyarı amaçlıydı, beni uyarıyordu. Tom ile olan kısmı atlamam gerekiyordu...

-Sen ne Hena ?

Aramızdaki bakışmayı kesmiştim. Şimdi ise Elina ve Alice 'e bakıyordum. Ne düşündüklerini bile bilmiyordum. Yüzlerinden az endişe, az merak, çokça da öfke akıyordu.

-Ben... Ben kütüphanede kilitli kaldım!

-Ne ? Nasıl yani ?

-Dün akşam kütüphaneye gitmiştim, çok fazla kaldım herhalde, görevli de beni görmemiş. Üzerime kilitlemiş, asamı daha alamadım o yüzden de bütün geceyi içeride geçirdim.

Ikisi de biraz daha yumuşamış görünüyordu. Alice aklına gelen bir şey ile bana yine döndü.

-Madem kilitli kaldın, nasıl kurtuldun ? Bu gün pazar ?

Tam da akıllanacak yeri bulmuştu. Hafiften Tom 'a baktığımda bu işten keyif aldığını görebiliyordum. Tabii o orada rahat fakat ben burada diken üstündeydim. O sırada hemen bir yalan uydurdum.

-İksir dersine geç kalıyorum. Hadi sonra görüşürüz uzun uzun.

Ve hafiften koşmaya başladım. Arkamdan ikiside bağırıyordu fakat nafile okula girmiştim bile. Hemen zindanlara yürüdüm. Kendimi sınıfa attım.

  Ders çıkışı Dumbledor ile konuşmam gerektiğini düşündüm. Artık benimde bir asaya ihtiyacım vardı yoksa tamamen savunmasız gibi bir şeydim.

-Derse geç kalmadın sanırım.

Arkamı döndüğümde Tom 'u gördüm. Elinde bir kitap vardı ve onu okuyordu.

-Senin o çaresizce çırpınışların gerçekten de çok eğlenceliydi.

-Bundan zevk aldın galiba.

Yeşillerimi yeşillerine diktim. Yüzüne alaycı bir ifade yerleştirdi.

-Tahmin edemeyeceğin kadar.

Bunu söylerken hala kitaptaki satırları inceliyordu gözleri.

-Başkalarının çaresizliği ve acı çekmesi seni mutlu ediyor...

Bu sefer başını kitaptan kaldırdı. Hatta kitabı kapattı ve masanın üzerine koydu. Giderek yanıma yaklaştı, aramızda üç adımlık bir mesafe kalmıştı. Pekala bu kadar yakınlık biraz fazla.

Ama gözlerimizi bir an olsun ayırmadım, ikimizde birbirimize bakıyorduk. Ben çaresizce cevap arıyordum onun gözlerinde... Yüzüne az öncekine göre biraz daha ciddi fakat yinede alaycı bir ifade yerleştirdi.

-Bravo. Beni bu zamana kadar bu kadar tanıyan olmamıştı. Tebrikler.

-Senden korkmuyorum Tom...

Ellerini arkada birleştirdi ve bir adım attı.

-Korkmuyorsun öyle mi.

-Evet... Korkmuyorum.

Başını öne eğdi ve sırıttı sonra tekrar bir adım daha attı. Aramızda sadece bir adımlık mesafe kalmıştı. Bu beni tedirgin etse bile kendimi toparladım.

-Dikkat ol Hela. Hata yapıyorsun. Benden korkucaksın. Yoksa...

-Yoksa ne ?

Ve aramızdaki o tek adımlık mesafeyi de kapattı.

-Yoksa senin benden korkmanı sağlarım. Ve Hela... Bu hiç hoşuna gitmez....

Bir şey diyemiyordum. Nasıl diyebilirdim ki ?? Gözlerinin içine baktım... İçime işleyen o yemyeşil gözlere baktım... Tuhaf olsa bile huzur doluyordu içime Tom 'un gözlerine baktıkça...

  O sırada ayak sesleri duyuldu. Tom ile biraz daha bakıştık sanki bir şeylerin cevabını arıyordu ve bunu gözlerime bakarak yapıyordu...

  Ve sonra... Sonra bütün büyü bozuldu... Ikimizde yerlerimize oturduk....






              

 Avada KedavraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin